Karabük Postası tarafından
15 Ekim, 2018 13:48 tarihinde yayınlandı
A+ A-
Okuma Süresi: 1dk
Yorum Sayısı: 0

Aybüke Erkekler taş çıkartıyor

13 Yaşından itibaren inşaatlarda babasına yardımcı olan Aybüke, mesleğin cinsiyeti olmaz dedirtti

Yenice ilçesine çalışmak için Devrek’ten gelen 18 yaşındaki Aybüke Dilşat Çataklı, inşaatta çalışarak babasına hem yardımcı oluyor hem de ailesine maddi anlamda katkıda bulunuyor.
Açık Öğretim Lisesi okuyan 18 yaşındaki Çataklı, Zonguldak’ın Devrek ilçesinden Yenice’ye babasıyla gelerek erkek işi olarak bilinen inşaatta klima balkonu yapımında çalışarak aile geçimine destek veriyor. Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı (KOSGEB) Girişimcilik Belgesi alan Çataklı, 13 yaşından itibaren inşaatlarda klima balkonu, kalorifer, kaynak yapımında çalışarak adeta mesleklerde cinsiyet ayrımı olmaz dedirtti.
“SADECE ERKEKLERİN YAPABİLECEĞİ İŞ DEĞİL”
Liseyi dışarıdan okuduğunu ve yaklaşık 5 yıldır inşaat işi ile ilgilendiğini belirten 18 yaşındaki Aybüke Dilşah Çataklı, “Burada iskele kuruyoruz, klima balkonu, kalorifer, kaynak hepsini yapıyorum . Zorlanmıyorum, ayrıca bu iş sadece erkeklerin yapabileceği iş değil, bayanlar da yapabilir. Ben yaparken hiç zorlanmıyorum. Evine ekmek getirmek isteyen her bayan yapabilir. İskele kurarken üzerimizde emniyet kemerimizin, emniyet ipimizin ve baretimizin olması gerekiyor. Güvenlik önemli” dedi.
İnşaatlarda çalışmak için KOSGEB girişimcilik belgesini aldığını da ifade eden Çataklı, “Arama Kurtarma ekibinde de bulunuyorum. Düğüm teknikleri, iniş, çıkış, yatay geçiş hattı gibi eğitimler aldık. Başta acemiler korkuyor ama alışıyoruz yani, zevkli oluyor” diye konuştu.
“KIZIMIN BANA MÜTHİŞ DESTEĞİ VAR”
“Kızım Aybüke’nin bana müthiş desteği var” diyen baba Celal Çataklı, şunları söyledi:
“İnşaatta demir doğrama, elektrik, sıhhi tesisat yapımında bana destekleri var. Tabi biz iş güvenliği açısından sertifikalı olduğumuzdan dolayı güvenlik çerçevesinde yapıyoruz. İskelede çalışırken kesinlikle emniyetimiz olacak. İlk önce emniyet. Kızım bunların hepsini öğrendi, hayatı idare etmeyi öğrendi. Kızlarımı yetiştiriyorum, yetiştirmeye çalışıyorum. Bir erkek çocuğunu istediğiniz gibi kumanda edebilirsiniz. Kız çocuğu bir babanın zaafıdır, bu da benim zaafım.”

blank
blank
İlyas Erbay tarafından
12 Ocak, 2025 14:05 tarihinde yayınlandı
A+ A-
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

BU GİDİŞİN SONU HİÇ HAYRA ALAMET DEĞİL!

Gelir eşitsizliğinde dünyadaki tüm ülkeler arasında; 7 inci sıradayız (şimdilik)
Birleşmiş Milletler’in kayıtlarına göre dünya üzerinde toplam 206 ülke var.
Gelir eşitsizliğinde lider ülke Peru. Bu şekilde devam edersek, bir kaç yıla liderliği Peru’dan alırız.
Zenginin daha zengin, yoksulun daha yoksul olduğu bir ülke haline geldik. Zenginle fakir arasındaki bu makas gün geçtikçe hızla açılıyor.

Nedir gelir adaletsizliği yada eşitsizliği?
Buna gelir dağılımı adaletsizliği de diyoruz, bu durum; oransal olarak az sayıda insanın, gereğinden fazla tüketim imkanına sahip olmasına, oransal olarak çok sayıda insanın da, temel ihtiyaçlarını dahi karşılama olanağından yoksun kalmasına neden oluyor.

Gelir Adaletsizliği; sosyal Adaletsizliğin yaygınlaşmasına, toplumsal huzurun bozulmasına yol açıyor.
Son 22 yılda, gerçekleşen ücret farklılıkları, gelir adaletsizliğinin nasıl derinleştiğini ve bunun toplumsal sorunlara nasıl yol açtığını özetliyor. Gelir adaletsizliği sadece ekonomik bir sorun olmakla kalmıyor, aynı zamanda sosyal ve siyasi sonuçları olan büyük bir adaletsizliği karşımıza çıkarıyor. Gelir dağılımındaki bu adaletsizlik eğilimi, toplumun farklı kesimlerinin birbirinden kopmasına, sosyal tabakalar arasındaki uçurumun derinleşmesine ve ekonomik kaymaların hızlanmasına neden oluyor. Yaşamsal, temel ihtiyaçlarını bile karşılamakta zorlanan insanlar için; en büyük hayalleri olan konut sahibi olmak ise artık imkansız hale geldi.
2002 yılında Türkiye’de konut sahipliği oranı %73 seviyesindeyken, 2024 yılına gelindiğinde bu oran yaklaşık % 20 düşerek %55 lere geriledi.
Üstelik TOKİ nin ucuz konut projelerine rağmen!

Eşitsizlikler uzun vadede toplumsal ve ekonomik kalkınmayı tehdit eder, yoksullukla mücadeleyi sekteye uğratır, insanların kendilerini değersiz hissetmelerine yol açabilir. Bunun sonucu olarak suç oranında, hastalıklarda ve çevrenin tahrip edilmesinde artış yaşanabilir.

Türkiye’nin nüfusunun yüzde 10 ‘unun gelirden aldığı pay % 56.7 Bu oran bizi gelirin en adaletsiz dağıtıldığı ülkeler arasına taşıdı.
Küçük bir azınlığın serveti her geçen gün hızla büyüyor.
Türkiye gelir adaletsizliğinde; Angola, Peru, Mozambik gibi ülkelerle aynı ligde yer alıyor.
Gelir paylaşımında dünyanın en eşitsiz ülkeleri arasında gösterilen ABD, Rusya, Suudi Arabistan’dan bile daha kötü durumdayız.
Yunanistan’da ülkenin en zengin % 10’unun gelirden aldığı pay yüzde 35 Bu oran Almanya’da yüzde 37 Bizde ise, yüzde 60’a dayanmış durumda

Ne kadar övünseniz azdır. Tebrik ediyorum.
Bunu nasıl becerdiğiniz ayrı bir yazı konusu. O’nuda daha sonra yazarız.
Bir yurttaş olarak uyarıyorum. Bu işin sonu hiç hayra alamet değil.

Cevap Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.