blank
Avatarı
Ihlas Haber Ajansı tarafından
08 Mayıs, 2024 12:48 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 6dk
Yorum Sayısı: 0

AXA Türkiye CEO’su Yavuz Ölken: “Büyük afetlerden sonraki ilk 3-4 ay sigortalanma oranları yukarı çıkıyor, sonra da yenilenmiyor”

AXA Türkiye CEO’su Yavuz Ölken, yaşanan doğal afetler ve depremlerden sonraki ilk 3-4 ay sigortalanma oranlarının yukarı çıktığını belirterek, “Sonra onlar yenilenmez. Bizim en büyük konumuz o dur. Başımıza geldiğinde değil aslında gelecekmiş gibi mutlaka bireylerin, kurumların bütçelerini ayarlamaları ve risk yönetimine odaklanmalarını tavsiye ediyoruz” dedi.
AXA Türkiye, 2024 sürdürülebilir gelişim ve büyüme hedeflerini acenteleriyle paylaşmak üzere “Farklıyız, Fark Yaratmakta Kararlıyız” mottosuyla çıktığı etkinlik serisinin Karadeniz Bölgesi ayağının ilkini Samsun’da ikincisini Trabzon’da gerçekleştirdi. Trabzon ve çevre illerden gelen AXA Acenteleri’nin katılımıyla gerçekleşen toplantıda, bölgeye ilişkin önemli veriler paylaşıldı. Trabzon ve 25 ili içine alan bölgede 2023’de önemli bir büyüme yakalayan AXA Türkiye, yine aynı bölgede 2024 için ticari ve bireysel sigortalar dahil yüzde 80 büyüme hedefi koydu. Sunumunda AXA Türkiye’nin 2024 yılı için hedef ve stratejilerini paylaşan AXA Türkiye CEO’su Yavuz Ölken, 2023 yılının Türk Sigortacılığı için çok zor bir yıl olduğunu dile getirerek, “Kahramanmaraş depremleriyle başlayan bir yolculuk ve o yolculukta özellikle Haziran ayına kadar çok ciddi anlamda deprem bölgesinde çalışmak durumunda kaldık. Türk Sigortacılığı adına bugüne kadar karşılaşmadığımız kadar büyük bir hasar kümesiyle karşı karşıyaydık. AXA Türkiye olarak da yaklaşık dört ayda 6 bin 500’ün üzerinde sigorta hasar tazminatı ödeme görevimizi yerine getirdik. 10 milyarı aşan bir hasar ödemesi gerçekleştirdik. Tabii sadece depremle ilişkili değil doğal afetlerin aktif olduğu bir yıl. 2022-2023’e baktığımızda deprem dışında diğer doğal afetlerin, fırtınanın, sellerin, kasırgaların ve hatta Ege bölgesinde doğa olaylarının yol açtığı hasarlar önceki yılların 5 misli. Dolayısıyla hem AXA Türkiye olarak hem de Türk Sigortacıları olarak doğal afetlerin risklerinin arttığını gördüğümüz bunun maalesef pekiştiğini gördüğümüz bir yıldı. Bu manada da açıkçası sigortalılarımıza olan tazminat bütünlüklerimizi süratle kapattığımız bir dönemi yaşadık. AXA ailesi olarak bizim biraz daha farklı ödevlerimiz vardı. Türkiye’de AXA Grubu’nun varlığı 130 yılı aşkındır sürüyor ve burada yatırımlarına da devam etme kararı aldı. 2023 yılında bir satın alma gerçekleştirdik. Bu satın alma sayesinde pazar payımız yüzde 8.4’e çıktı. 35 milyarlık bir ciroya ulaştık. Bu satın alma tabii aynı zamanda farklı iş alanlarında; sağlık sigortacılığında, otomobil sigortacılığında, tarım sigortacılığında, kurumsal sigortacılıkta bize çok destek verdi. Acente sayımızı 4 binin üzerine taşıdığımız toplamda 6 bine ulaşan çok güçlü bir organizasyona dönüştük. Bölge teşkilatlanmamızı daha da güçlendirdik. 2023 yılında yine AXA Grubu’nun Türkiye’ye olan güvenini göstermesi açısından önemli bazı gelişmeler de oldu. Hem şirketimizin büyüme tutkusu hem finansal gücü hem sermaye yeterlilik oranının güçlü halde kalması için sene sonunda 4 milyarlık bir sermaye artışı gerçekleşti. Diğer bir açıdan bakarsak müşteri, acente ve çalışanlarımızın hayatını kolaylaştırmak, sadeleştirmek için inovasyon ve teknolojiye yatırım yaptığımız bir yıl oldu. Hasar maliyetleri için yapay zekayı, büyük veriyi kullanıyoruz. Sahte hasar tespitinde mutlaka yapay zekadan istifade ediyoruz. Sağlık sigortacılığında dijital sağlık ürününü ortaya koyduk. Acentelerimizin çok kolay hayatlarını sürdürebilmesi için bir dijital acente platformu geliştirdik. Onun üzerine yatırımlarımız sürüyor. 2023 açıkçası geride kaldı. Ülke olarak çok zorlu dünya olarak çok zorlu bir yılda damağımızda tat çok az kaldı. Ama sigortacı olarak biz AXA Türkiye olarak 2024-2026 yolculuğunu çok güçlü temeller kurduğumuz, geleceğe güvenle bakabildiğimiz bir yılı kapattık diyebilirim” dedi.

“Sahada olduğumuz müddetçe sigortalanma oranının yukarı çıkacağını düşünüyorum”
Karadeniz Bölgesi’nde bireysel emeklilik ve hayat sigortacılığı açısından çok güzel tohumların atıldığını gördüğünü kaydeden Ölken, “Karadeniz Bölgesi’nde bizim 25 ilimiz var. Kastamonu’dan Hakkari’ye büyük bir üçgen. Türkiye coğrafyasının yüzde 30’u. Çeşitli özellikleri var bu illerin ama şöyle baktığımızda Türkiye’deki ortalama sigortalılık oranlarının bir miktar altında. Ön plana çıkan sigortalar otomobil sigortaları, sağlık sigortaları, konut sigortaları yani bireysel farkındalık biraz daha yukarıda. Ama KOBİ ve ticari sigortacılığın biraz daha gelişim alanı olduğunu görüyoruz. Bireysel emeklilik ve hayat sigortacılığı açısından baktığınızda da çok güzel tohumların atıldığını görüyoruz. Özellikle tasarrufa yönelen halkın bireysel emeklilikten istifade etmek noktasında Karadeniz Bölgesi’nde yani Trabzon civarındaki tüm iller Doğu Anadolu’da da illerimiz var Samsun’un batısında da illerimiz var. Tüm bu illere baktığımızda adım adım geldiğini görüyoruz. Açıkçası farkındalığı arttırmak için bizim görevimiz çok. AXA Türkiye olarak, çok güçlü bir bölge teşkilatlanmamız var. Samsun’da Trabzon’da, Erzurum’da, Van’da temsilciliğimiz var. Mutlak suretle acente ve sigortaların yanında olup gelişen riskler bunları nasıl sigortayla önleyebiliriz bunları öğretmeye, anlatmaya çalışıyoruz. Sahada olduğumuz müddetçe de ben sigortalanma oranının yukarı çıkacağını düşünüyorum. Zorunlu deprem sigortası konut ikilisini, trafik kasko ikilisini, sağlık konut ikilisini, ticari paket sigortalarıyla, KOBİ sağlık ürünlerinin bir arada hızlı gelişebileceği bir ortam var. Yeni nesil ürünlere de çok ilgi duyuyor bu coğrafya. Dijital sağlık sigortamızı çıkardık. Açıkçası uzaktan muayene, reçete yazılması gibi çok önemli tam teşekküllü bir sağlık sigortası hizmetini uzaktan yapay zekayla veya doktor görüşmeleriyle sağlıyoruz. Bu anlamda bu bölgede satışlarımız arttı. Geleceğe de umutla baktığımız bir bölge. O yüzden de daha fazla burada olmaya gayret ediyoruz” şeklinde konuştu.

“Pazar payı olarak sektörün yüzde 8,5 tarafını temsil ediyoruz”
AXA Türkiye’nin 130 yılı aşkındır faaliyet gösterdiğini vurgulayan Ölken, “Pazar payı olarak sektörün yüzde 8,5 tarafını temsil ediyoruz. Çok güçlü bir sermaye yapımız var. Çok güçlü bir teknoloji yapımız var. 9 bölge teşkilatımızda birer genel müdürlük hüviyetinde teşkilatlandırdığımızı, organize ettiğimiz bölge yapılanmamız var. Satış teşkilatımız da bu bölgelerde ama teknik hasar, tahsilat gibi diğer unsurlarda bölgelerde çalışıyor. İnovasyon ve teknolojisine çok yatırım yapan bir grubuz ve en önemli özelliğimiz de şirketimizin değerleri arasında müşteri var. Müşterisini ve acentesini çok yakın dinleyen, anlamak için dinleyen, müşterinin acı noktalarında veya ihtiyaç olduğu anda çözüm ortağına dönüşüm sloganıyla hep yanında olan bir grubuz ve hedefimiz sürdürülebilir olmak. Sürdürülebilirlik sigortacılık da çok önemli. Bir günlük iş yapmıyoruz. Bugün yaptığımız poliçenin sorumluluğunu bir yıl taşımakla beraber müşteriyle yaptığınız sözleşmenin çok uzun yıllar beraber yürüdüğünü unutmayalım. Bu manada da kalıcı olmak adına önce finansal tarafımızı çok güçlü kılıyoruz. Acente teşkilatımıza ve teknolojiye yatırım yapmaya dolayısıyla müşterinin ihtiyaçlarını çözmeye devam edeceğiz” diye konuştu.

“Sigortacılıkta elektrik, hibrit ve rüzgar enerjileri sektörleri 2024-2026 yolculuğunda mutlaka girişim alanları olacak”
Türkiye’de yaklaşık 5,5 milyon civarında sağlık sigortalısının olduğuna dikkat çeken Ölken, “Türkiye’de otomobil sigortacılığında yani kasko sigortacılığında daha halen sigortalanma oranı yüzde 30. Zorunlu deprem sigortasında yüzde 50-55. Konut sigortalarında yüzde 30-35. KOBİ yüzde 25-30. Yani nereden bakarsanız bireysel yatırımın da ticari yatırımın da sadece üçte biri sigortalı. Bireysel emeklilik tarafına göz atarsak bugün 15-16 milyon sözleşme var sektörde ama bunların gelişmesi imkanı var. Sağlık sigortacılığında büyük potansiyel var. Tabii ki ülkede sağlık hizmetleri çok gelişerek ve genişleyerek verilmeye devam ediyor ama tamamlayıcı sağlık, özel sağlık gibi iki ürünümüzle bütün sigorta sektöründe ciddi fırsat olduğunu düşünüyoruz. Yani şöyle ki Türkiye’de yaklaşık 5,5 milyon civarında sağlık sigortalısı var. Bunun yarısı bireysel yarısı da kurumların satın aldığı poliçeler. Bu manada önemli fırsat alanları var. Tabii sonraki yıllar için yeşil dönüşümle beraber yeşil prim diyeceğimiz, elektrikli araçlar, hibrit araçlar, güneş enerjisi, rüzgar enerjisi ve değişen risklere karşı kurguladığımız siber sigortalar, parametrik sigortalar bu 2024-2026 yolculuğunda girişim alanları olacak mutlaka” ifadelerini kullandı.

“Doğal afetler, depremlerden sonraki ilk 3-4 ay sigortalanma oranları yukarı çıkar”
Çok güçlü bir sigorta birliğinin olduğunu belirten Ölken, “Yani Türkiye Sigorta Birliği çatısında barındırdığı hayat, hayat dışı şirketleriyle beraber güçlü bir yönetim politikasına sahip ve sigortacılığın gelişmesi adına bu bir sosyal sorumluluk bir taraftan da hem sigorta emeklilik düzenleme ve denetleme kurumuyla hem diğer tüm şirketler veya paydaşlarla eylem planlarıyla ve stratejik planlarıyla çalışıyoruz. Diğer taraftan acentelerimizin eğitimi çok önemli. Çünkü sigortacılığı, sigortayı müşteriye anlatacak en önemli isim acenteler. Öncelikle burada AXA olarak bizim yatırımımız var. Sektörde de birçok şirkette bizim arkamızdan yatırımların geldiğini görmekten mutlu oluyoruz. Gelecek fakültesini biz kurmuş durumdayız. AXA Acentem kampüsü kurmuş durumdayız. Hem online hem fiziksel yıl içinde çok ciddi sayıda eğitim veriyoruz. Acenteler geliştikçe ben tabana yayılmanın daha kolay olacağını düşünüyorum. Aynı zamanda özellikle şu anda eksik olan kanuni düzenlemelere ihtiyaçlarımız var. Bu konuda sigorta şirketleri birliği çatısında çalışıyoruz. Hem sigortacılık çatı kanununun oluşması hem de eğitim sistemimizin içinde sigorta konusunun bir başlık olarak girmesi bence sigortalanma açısından farkındalık açısından önemli olacak. Maalesef şöyle bir bilgi de vermek isterim. Büyük yaşanan doğal afetler, depremlerden sonraki ilk 3-4 ay sigortalanma oranları yukarı çıkar. Sonra onlar yenilenmez. Bizim en büyük konumuz o dur. Başımıza geldiğinde değil aslında gelecekmiş gibi mutlaka bireylerin, kurumların bütçelerini ayarlamaları ve risk yönetimine odaklanmalarını tavsiye ediyoruz” dedi.

Bizi sosyal medyadan takip edin
blank
Avatarı
Ihlas Haber Ajansı tarafından
31 Temmuz, 2025 12:45 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 3dk
Yorum Sayısı: 0

Tesadüfen tanıştığı taekwondoda Avrupa şampiyonu oldu, şimdi hedefi olimpiyatlar

Meskenlerinin yanına açılan spor salonunda tesadüfen tanıştığı taekwondoda Avrupa şampiyonu olan 17 yaşındaki Evra Alıcı, Gençler Avrupa Şampiyonası ve Ümitler Avrupa Şampiyonası için hazırlıklarını sürdürüyor. Alıcı, en büyük gayesinin Olimpiyatlara katılmak olduğunu söyledi.
İzmir’de ikamet ettiği sırada meskenlerinin yakınına açılan spor salonunda tesadüfen taekwondo sporuyla tanışan 17 yaşındaki Evra Alıcı, 5 yıl evvel ailesiyle taşındığı Kastamonu’da çalışmalarını sürdürerek Balkan ve Avrupa Kulüpler Şampiyonası’nda şampiyon oldu. Evra Alıcı, bu yılın sonunda yapılacak olan Gençler Avrupa Şampiyonası ve Ümitler Avrupa Şampiyonasında birincilik kürsüsüne çıkmak için çalışmalarını aralıksız sürdürüyor.
Alıcı, bu şampiyonalarda elde edeceği başarılarla 2032 yılında yapılacak olan Olimpiyatlar için de kota alarak Türk bayrağını göndere çekmeyi hedeflediğini söyledi.

"Bu spora başlamak isteyen birçok şahsa okulumda örnek oldum"
Aldığı başarılarla gururlandığını söz eden Alıcı, "Kastamonu’ya geldiğimde bırakmak yerine araştırıp en uygun antrenörü bulup İsmail Hoca ile devam ettim. Ben bu sporla tesadüfen karşılaştım. İzmir’de konutumuzun yakınında açılan bir spor salonu vardı. Meskende oturmaktan fazla bir sporla uğraşmak istedim. Birkaç spor denedim fakat kendime en uygun olanın taekwondo olduğunu gördüm. Baht yapıtı oldu fakat çok hayatımı değiştirdi ve en hoş tesadüflerinden biri oldu. Meskende oturan bir öğrenci olmaktan çok başarılarımı tüm Türkiye duydu. Kendimi, ailemi ve Türkiye’yi temsil ettim ve bu da beni gururlandırdı. Dereceleri yaptıkça daha fazlasını istedim. Zira onu yapabiliyorsam bir üstü de yaparım diye düşündüm ve her vakit her gittiğim maçta da birinci olacağım başıyla gittim. Hiçbir biçimde yenilmek aklımın ucundan geçmedi. Türkiye Şampiyonasında birinci oldum. Sonra Balkan, sonra Avrupa Kulüpler Şampiyonası’nda şampiyon odum. Önümde birkaç maç daha var, onlarda da birinci olmaya devam ettireceğim. Bunun için çalışmalara da devam ediyoruz. Tartı, esneme üzere idmanlarımız oluyor. Ben birinci epeyce da kendime olan inancım güvenim daha da çok arttı. Zira yapabileceğime daha da çok inandım ve bu spora başlamak isteyen birçok şahsa de okulumda örnek oldum" dedi.

"Yenildiğim maçlar da oldu fakat asla pes etmedim"
Yenildikten sonra hiçbir vakit pes etmediğini söyleyen Evra Alıcı, "5 tane Türkiye madalyam var. Memleketler arası arenada da Balkan şampiyonası ve Estonya’ya gittiğim Avrupa Kulüpler Şampiyonasında birinciliğim var. Daha da üstlere çıkmak, en uygun dereceleri yapmak, dünya şampiyonasında bayrağımızı göndere çektirmek, kürsüye çıkıp dalgalandırmak istiyorum. Önümde Gençler Avrupa Şampiyonası var. Ümitlerde de kota aldığım için Ümitler Avrupa Şampiyonası da var. Onlarda da elimden geleni yapacağım. Amacım natürel ki de birinci olmak, olacağıma da inanıyorum. Zira idmanlarımıza devam ediyoruz, olmamam için bir neden yok. Bir sebep yok, yapacağıma inanıyorum" diye konuştu.

"Başarının her türlüsünü yaşadık"
Altyapıdan yetişen küçük yaştaki atletlerinde olduğunu belirten Taekwondo Ulusal Antrenörü İsmail Arıkan ise, "2006 yılından itibaren bu vakte kadarki süreçte 60’ın üzerine ulusal atlet çıkarttık. Bunların içerisinde dünya şampiyonasına giden, Avrupa şampiyonasına giden atletlerimiz mevcut. Muvaffakiyetin her türlüsünü yaşadık. Çok meşakkatli bir yol. Perdenin bir art tarafı vardır. Orası da o muvaffakiyete kadar olan süreçte yaşamış olduğumuz ıstıraplar, sorunlar, sakatlıklardır. Lakin her ne olursa olsun hiçbir biçimde azmi bırakmadan, yılmadan gece gündüz çalışarak bu başarıyı elde etmeye uğraşıyoruz. Başardıkça daha üst bir muvaffakiyete koşmak için daha çok hırslanıyoruz. Daha çok gayret gösteriyoruz. Spor yapmak, şampiyon sportmen çıkarmak değil, her şeyden evvel disiplinli, ahlaklı, topluma yararlı bir sportmen yetiştirmek. Atletlerimizin dışarıdaki arkadaş etrafı, bulunduğu ortamlar üzere yerleri de bizler takip ediyoruz" formunda konuştu.

"Yenildik ancak hiçbir vakit geri adım atmadık, daha kuvvetli kalktık"
Evra Alıcı’nın disiplinli bir halde çalıştığını kaydeden Arıkan, "Buraya geldiklerini hatta tesadüftür ki benim ismimle gelmişler. Ailesiyle bir arada geldiğinde konut uzak olduğu için onlara açıkçası öbür salona gitmeleri konusunda telkinde bulundum lakin ısrarla bana gelmeyi istedi. Bunun sebebi de çalışmalarımızdaki disiplin. Kendisiyle uzun bir müddet çalıştık. Birçok şampiyonaya gittik, geldik, başarısız olduk. Birkaç çeşit geçti, sakatlıklar yaşadı. Lakin hiçbir vakit düştük ancak daha kuvvetli kalktık, yenildik ancak hiçbir vakit geri adım atmadık. Daha çok çalıştık. Gelinen son noktada 2024 yılında Gençler Türkiye Şampiyonası’nda Türkiye ikincisi oldu. Ardından Aralık ayında Bulgaristan’da yapılan maçta Balkan şampiyonu oldu. Ocak 2025 yılında Gençler Türkiye Şampiyonu, şubat ayında Antalya’da düzenlenen 12. Milletlerarası Türkiye Açık Taekwondo Turnuvası’nda şampiyon oldu ve gerisinden Estonya’da yapılan Avrupa Kulüpler Şampiyonası’nda da kızımız şampiyon oldu. Ülkemize altın madalya kazandırdı ve bu başarısı Türkiye’de 23 atletin katıldığı ulusal ekiplerde yarışan atletlerden yalnızca iki kişi altın madalya kazandı. Onun bir tanesi de bize nasip oldu. Bu da tabi bizim için başka bir gurur verici. Yapılan bu 3 büyük tertiple Gençler, Açık Hava Turnuvası ve Estonya’da Türkiye’de birinci şampiyonluğu alan kızımızla 3 maçta üst üste şampiyon olan tek kişi olarak bir birinci imza attık. Bu muvaffakiyet Kastamonu taekwondo tarihinde de bir ilktir" tabirlerini kullandı.
Bu yıl kasım ayında yapılacak Gençler Avrupa Şampiyonası ile çabucak akabinde Ümitler Avrupa Şampiyonasına gitme hakkı kazandıklarını söyleyen Arıkan, "Şu an çalışmalara aralıksız devam ediyoruz. Bir muvaffakiyet yakaladık lakin bu bizim için kâfi değil. Daha büyük muvaffakiyetler elde etmemiz lazım. Bunun için uğraşıyoruz, uğraş ediyoruz. Bundan sonraki şampiyonalarda inşallah şampiyon olarak 2032 yılındaki Olimpiyatlara gitmek istiyoruz" dedi.

Bizi sosyal medyadan takip edin