blank
Ihlas Haber Ajansı tarafından
11 Ağustos, 2024 12:52 tarihinde yayınlandı
A+ A-

Anzer ballarının referansı alındı

Rize’nin coğrafi işaretli ürünü olan Anzer balında hakiki olup olmadığı artık yayladaki çiçeklerin listesi ile değil referanslı kovan ile belirlenecek.
Bu yıla kadar Anzerli arıcılar ballarının sağımını gerçekleştirdikten sonra kooperatifleri ve Rize İl Tarım ve Orman Müdürlüğü aracılığı ile tahlil edilmesi için Hacettepe Üniversitesi Arı ve Arı Ürünleri Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürlüğü’ne gönderiyordu. Burada laboratuvar ortamında incelenen ballar Anzer’deki çiçek çeşitliliği bakımından inceleniyor ve çıkan rapora göre, Anzer balı olup olmadığına karar veriliyordu. Uygun ballar Rize Tarım ve Orman İl Müdürlüğü tarafından üzerine coğrafi işaret bandrolü vuruluyor, diğer ballar ise işlemsiz sahibine teslim ediliyordu. Bu yıl ise Hacettepe Üniversitesi Arı ve Arı Ürünleri Uygulama ve Araştırma Merkezi ile Rize İl Tarım ve Orman Müdürlüğü arasında bir protokol yapıldı. Protokole göre Hacettepe Üniversitesi Anzer’deki bal üretiminin yoğun olduğu 10 bölgeye kendi kovanlarını 1 ay sonra açmak için kurarak mühürledi. Kendi kovanlarındaki referans ballar sayesinde coğrafi işaretli Anzer balının olup olmadığı tahlil edilecek.
Referans balların sağımı yapıldı
27 Haziran tarihinde Hacettepe Üniversitesi Arı ve Arı Ürünleri Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Aslı Özkırım, arıcılığın yoğun olduğu 10 bölgeye giderek referans balların alınacağı kovanları mühürledi. Mühürlenen kovanlar bal sağım döneminde açılmak üzere kendi başına bırakıldı. Bal sağım döneminin gelmesi üzerine Prof. Dr. Aslı Özkırım, Anzer yaylasında bulunan mühürlü kovanların yanına giderek mühürlerini tek tek açtırıldı. Açılan kovanlardan alınan peteklerin sağımı yapıldı. Yapılan sağımlar kavanozlara koyulmasının ardından Hacettepe Üniversite’ne götürülmek üzere tekrardan mühürlendi. Üniversitede yapılacak olan çalışmaların neticesinde referans ballar ile Anzerli arıcıların balları tahlil edilecek.
“Ortalama kovan başı 2 kilo civarında rekolte var”
Mühürlü kovanlar sayesinde diğer kovanlarda da ortalama bal miktarının belirlendiğini ifade eden Hacettepe Üniversitesi Arı ve Arı Ürünleri Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Aslı Özkırım, “Hem Aşağı Anzer hem de Yukarı Anzer’de arıcılığın yoğun yapıldığı 10 mevkii belirledik. Bu 10 mevkide Hacettepe Üniversite’nin de bir kovanı oldu. Bu kovanları mühürledik. Arıcıların bütün kovanlarını mühürlemedik. Ben bir kez mühürleyip gittim. Şimdi bal sağımına geldim. Mühürlemekte şu oluyor. O kovan Hacettepe üniversitesine ait o kovan açılamaz. Mühürleme Tarım ve Orman Bakanlığımıza ait olduğu için Rize İl Tarım ve Orman İl müdürlüğü ile imzaladığımız protokol nedeniyle birlikte çalıştık. Bugünde bal sağımına geldik. Bu sene 10 bölgede kaç kovan olduğunu biliyoruz. Hacettepe de arıcılık yaptığı için ne kadar bal üretildiğini biliyoruz. Mevsime göre bal üretimi değişiyor. Arıcılarımızın yanında olmak amacıyla bizde arıcılık yaptık. Bu referans ballar ile bize gönderdikleri numuneleri her yıl olduğu gibi kendi referans ballarımız ile birlikte analiz edeceğiz. Bu analizler yaklaşık 1 ayı bulur. Bundan sonra her yıl Hacettepe üniversitesi Anzerli arıcılarla bu dağlarda arıcılık yapacak. Onlara sadece laboratuvarda değil dağlarda da yoldaş olacağız. Bal miktarı 10 bölgede rakıma ve mevsime göre değişkenlik gösteriyor. Ortalama kovan başı 2 kilo civarında rekolte var” ifadelerini kullandı.
“Her yıl Hacettepe’nin mühürlü kovanı olacak”
Her yıl Anzer’de Hacettepe’nin mühürlü kovanlarının olacağını belirten Özkırım, “Arılar ve ayılar iklim değişimin en önemli göstergesi olan canlılardır. İkisi de çok etkilenir. Genelde coğrafi işaret çalışmalarında bir yerin balını tanımlarken 5 yıl üst üste flora ve referans bal çalışması yapılır. 5 yılın ortalaması alınır. O beş yılın ortalaması alınır ve daha sonraki yıllar hep o ortalama kullanılır. Bizim geliştirdiğimiz bu yöntem tamamen iklim değişikliğine bağlı. Her yıl Hacettepe’nin mühürlü kovanı olacak. Çünkü her yıl çiçek aynı ama arının ziyaret ettiği çiçek farklılaşıyor. Çünkü nem değişiyor. Sıcaklık değişiyor. İklim değişiyor. Bu da rekolteyi etkiliyor” şeklinde konuştu.
“Anzer balının kalitesinden ve geleceğini ipotek altına almış oluyor”
Anzer Balının yapılan çalışmalarla geleceğe de aktarılmış olacağını söyleyen Anzer Ballıköy muhtarı Remzi Güzel, “Kıymetli hocamız köyümüze gelerek 10 ayrı bölgeye şahit kovan koyarak bu çalışmayı başlatmıştır. Burada amacımız coğrafi işaretli balımızı iler ki yıllara daha iyi taşıyarak Anzer balının kalitesinden ve geleceğini ipotek altına almış oluyor” dedi.
“Balımızın sahtesi çok”
Anzer balının Türkiye’de sahtesinin çok olduğunu yapılan çalışmalarla bu sahte balların önüne geçileceğini dile getiren Anzer Çiçekliköy muhtarı Aslan Arıcan, “Bizim Anzer balımız basit bir bal değil. Daha fazla bir şey yapmamız gerekiyor. Balımızın sahtesi çok. Türkiye’de sahtesi çok fazla. Bu sahteliği önlemek adına bu çalışmalar yapılıyor. Bu uygulamalar çok güzel oluyor” dile getirdi.

Safranbolu’da “Korumanın Öyküsü” Paneli Düzenlendi
blank
Haber Merkezi tarafından
17 Aralık, 2024 21:33 tarihinde yayınlandı
A+ A-

Safranbolu’da “Korumanın Öyküsü” Paneli Düzenlendi

Safranbolu'nun UNESCO Dünya Miras Listesi'ne kabul edilişinin 30. yılı kapsamında düzenlenen 5 günlük etkinlikler, Safranbolu'nun UNESCO'ya dahil edildiği 17 Aralık 1994 tarihinin yıldönümünde şehrin tarihine damga vuran isimlerin katıldığı "Korumanın Öyküsü" paneliyle devam etti. Panelde, kentin UNESCO sürecindeki önemli anılar ve mirasın korunması adına yapılan çalışmalar paylaşıldı.

Başkent Üniversitesi Öğretim Görevlisi Dilek Alp'in moderatörlüğünde gerçekleşen panelde, Safranbolu Eski Kaymakamı Yavuz Erkmen, Safranbolu Belediyesi eski başkanları Kızıltan Ulukavak ve Mustafa Eren, Ankara Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Tabiat Varlıkları Daire Başkanı Bekir Ödemiş, UNESCO Türkiye Milli Komisyonu Üyesi Prof. Dr. Özlem Karakul, KBÜ Başak Cengiz Mimarlık Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Aysun Öztekin ve Mimar Prof. Dr. Reha Günay konuşmacı olarak yer aldı. Düzenlenen panele Çaycuma Belediye Başkanı Bülent Kantarcı, Amasra Belediye Başkanı Recai Çakır, Kurucaşile Belediye Başkanı Uğur Güneş, Safranbolu Belediyesi eski Başkanı Nihat Cebeci, İl Kültür ve Turizm Müdürü İbrahim Şahin, tarihçiler, akademisyenler, siyasi parti temsilcileri, dernek, oda, stk temsilcileri ve vatandaşlar katıldı.

Büyük ilgi gören söyleşide, Safranbolu’nun dünya mirasına kazandırılmasının ardındaki emek, tarihi ve kültürel değerlerin korunması için atılan adımlar ve kentin uluslararası alandaki önemi detaylarıyla anlatıldı. Başkan Elif Köse, etkinlikle ilgili yaptığı konuşmada, "Bu mirası bize kazandıran isimlerle bir arada olmak ve onların değerli hatıralarını dinlemek bizler için büyük bir gurur," dedi.

Panel, Safranbolu'nun 30 yıllık UNESCO yolculuğuna dair derin bir farkındalık yaratırken, geçmişten geleceğe uzanan bir kültürel köprü kurmayı başardı. Programın ardından Ankara Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Tabiat Varlıkları Daire Başkanı Bekir Ödemiş'in 'zamana atılan imza' isimli kitabının imza günü yapıldı.

blank
blank
blank
blank
blank
blank
blank

Görüş Bildir

blank

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.