Karabük Haber Postası Karabük Haber Postası
09 Eylül, 2024 19:12
blank
İhlas Haber A.

AK Partili Yılmaz, Tüzük Kurultayı üzerinden CHP’ye yüklendi

AK Partili Yılmaz, Tüzük Kurultayı üzerinden CHP’ye yüklendi
A+ A-

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Yusuf Ziya Yılmaz, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın Tüzük Kurulu’nda gösterdiği tepki üzerinden CHP’ye yüklendi. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Yusuf Ziya Yılmaz bir dizi ziyaretler için Karabük’e geldi. AK Parti teşkilatı ile İl Başkanlığı’nda görüşen Yılmaz gazetecilere açıklamalarda bulundu. 31 Mart seçimlerinden sonra bütün illeri dolaştığını belirten Yılmaz, Bütün illerimizdeki belediye başkanlarımız, ilçe başkanlarımız, il başkanlarımız, daha doğrusu ana kademenin değerli unsurları, meclis üyelerimizle birlikte 31 Mart seçimleri sonuçları üzerinde değerlendirmeler yapıyoruz. Teşkilatlarımızın bu seçim mücadelelerinde verdikleri gayret, gösterdikleri gayret ve verdikleri mücadeleden ötürü kendilerini tebrik ederim. Başarılı olduğumuz yerlerde arkadaşlarımıza eline sağlık diyelim. Tebrik edelim. Başarısız olduğumuz yerlerde de kardeşlerimize bunun yeni birtakım başarıların ön adımı olabileceğini, eksiklerimizi görüp bu eksikliklerimiz üzerine yeni stratejiler, yeni gelecekler, yeni gelecek planlamaları yaparız diye düşünerek onlara da geçmiş olsun. Bundan sonra daha gayretli olmak üzere onlara da yapılması gereken motivasyonu yaparak illerimizi dolaşıyorum” dedi. “Yaklaşık 50’nin üzerinde ilimizi gezdim” diyen Yılmaz, “Bugün güzel Karabük'ümüzde ve özellikle ülkemizin sanayileşme mücadelesinin ilk adımının atıldığı demir çelik deyince akla gelen bu güzide şehrimiz Karabük'te olmaktan son derece mutluyum. Bizler bir seçim bittikten sonra seçimi kazanmışlığın rehavetini, seçimi kazanmışlığın ekabirliğini asla yapmayan bir siyasi hareketiz. Hatta seçimde sandığın ifade ettiğini en iyi okuyan, sandık ne dedi? Sonuçta sandıktaki oyları ortaya koyduğunuzda o oyların kompozisyonunun dili olsa da konuşsa, konuştuğunda ne diyeceğini bir tercüme ederiz. Onu tarif ederiz, tanımlarız. O tarif ve tanım, eğer milletimizin bazı uyarılarını içeriyorsa, milletimizin bazı dikkatimizi çekmek istediği bazı kriterler içeriyorsa, o kriterleri en iyi okuyan, orada eleştiri varsa onu öpüp başımızın üstüne koyan, orada övgü varsa onu da hiçbir zaman kibir ve daha sonrası için enayiyete dönüştürmeyen bir anlamda milletimizin isteklerini geleceğimizin perspektifi olarak kabul eden bir siyasi hareket olarak hiçbir zaman durmadan dolu dizgin koşuyoruz” ifadelerini kullandı. “Biz milletin dertleriyle hemhaliz” Seçimlerin aslında milletin önüne çıkılan bir imtihan olduğundan bahseden Yılmaz, “Bu imtihanda her zaman başarılı olacağız diye bir şey yok. Zaman zaman milletimiz bizim performansımızı eksik görebilir. Daha çok gayret etmek üzere bize bir talimat verir. Biz milletimizin emrindeyiz. Yani siyaseti, milletin istekleri ve milletin talimatları, milletin emri doğrultusunda dizayn eden bir siyasi hareket olarak hep bu bakış açısı içerisinde olduk. Biz milletin dertleriyle hemhaliz” diye konuştu. “Türkiye’yi yönetmek gibi performans, kabiliyet içinde olmadıklarını görmemiz için daha ne lazım” AK Parti’nin kendi dertlerini milletin derdinin önüne koymadığını aktaran Yılmaz, Tüzük Kurultayı üzerinden CHP’ye yüklendi. Yılmaz, şunları söyledi: “Biz kendi dertlerimizi, milletin derdinin önüne hiç koymayız. Siyasi muhaliflerimiz farkında mısınız? Daha şimdiden bile. Yani hep kendi dertleriyle uğraşıyorlar. İşte tüzük kurultayları yapıyorlar. Tüzük kurultaylarında kim kime konuşma verecek? Kim kaç dakika konuştu? Milletin gözünün önünde medyanın önünde tartışıyorlar. Bunların ülkenin sorunlarını çözmek, ülkemizin içinde bulunduğu bu coğrafyanın uluslararası ölçekteki etrafımızda ateş çemberi diyebileceğimiz hassasiyetlerin olduğu bir dönemde bir özellikle etrafımızdaki bütün siyasete yön veren bir duruş taşıyan pırıl pırıl Türkiye Cumhuriyeti'ni yönetmek gibi bir performans, bir kabiliyet içinde olmadıklarını görmemiz için daha başka ne lazım. Sağ olsunlar bunu çok güzel gösteriyorlar. Bizse işimizle meşgulüz. Ülkemizin geleceğini, insanımızın geleceğinin derdine düşmüşüz. Gecemizi gündüzümüze katarak bu koşturmanın içindeyiz.”

Görüş Bildir

blank

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

06 Kasım, 2024 16:00
blank
İhlas Haber A.

Romanya ve Ukrayna’dan gelen kimyasal atıklar Karadeniz ve Marmara’yı etkiliyor

A+ A-

Jeoloji Mühendisleri Odası Trabzon Şube Başkanı Semi Hamzaçebi, Romanya ve Ukrayna gibi ülkelerden gelen kimyasal atıkların özellikle fosfor ve azot gibi besin maddelerinin birikmesine neden olarak deniz suyu kalitesini düşürdüğünü belirterek, “Bu durum bölgedeki biyolojik çeşitliliğin azalmasına, oksijen seviyelerinin düşmesine ve ötropikasyon sonucu alg patlamalarına yol açmaktadır. Bu durum özellikle Karadeniz’le ilintili olan Marmara Denizi için de önemli bir sorundur. Oluşan ölü bölgeler deniz yaşamını tehdit ederken, bölgenin ekonomisine dayanan balıkçılık ve turizm gibi sektörleri de olumsuz etkilemektedir” dedi.
Trabzon Kent İçi Biyolojik Atık Su Arıtma Tesisi Paneli düzenlendi. Hamamizade İhsanbey Kültür Merkezi’nde düzenlenen panele Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Metin Genç’in yanı sıra akademisyenler katıldı. TMMOB Çevre Mühendisleri Odası Trabzon Bölge Temsilciliği, TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası Trabzon Şubesi ile TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası Trabzon Şubesi iş birliğinde düzenlenen panelde Karadeniz’deki kirlilik durumu, atık su arıtma tesisi olan şehirler ile olmayan şehirlerin Karadeniz’e verdiği kirlilik oranının değerlendirmesi ele alındı.
Panelin açılış konuşmasını yapan Jeoloji Mühendisleri Odası Trabzon Şube Başkanı Semi Hamzaçebi, Karadeniz havzasının yoğun sanayi, tarım ve yerleşim faaliyetleri nedeniyle ciddi bir kirlilikle karşı karşıya kalan önemli ekosistemlerden biri olduğuna dikkat çekti. Romanya ve Ukrayna gibi ülkelerden gelen kimyasal atıkların deniz suyu kalitesini düşürdüğünü dile getiren Hamzaçebi, “Özellikle Tuna Nehri, batı ve kuzey Karadeniz kıyılarına ulaşan yoğun endüstriyel ve tarımsal kirleticiler için ana taşıyıcı olarak işlev görmektedir. Romanya ve Ukrayna gibi ülkelerden gelen kimyasal atıklar, özellikle fosfor ve azot gibi besin maddelerinin birikmesine neden olarak, deniz suyu kalitesini düşürmektedir. Bu durum bölgedeki biyolojik çeşitliliğin azalmasına, oksijen seviyelerinin düşmesine ve ötropikasyon sonucu alg patlamalarına yol açmaktadır. Bu durum özellikle Karadeniz’le ilintili olan Marmara Denizi için de önemli bir sorundur. Oluşan ölü bölgeler deniz yaşamını tehdit ederken, bölgenin ekonomisine dayanan balıkçılık ve turizm gibi sektörleri de olumsuz etkilemektedir. Tuna Nehri’nin olumsuz etkisinden Batı Karadeniz kadar etkilenmeyen Doğu Karadeniz Bölgesi’nde Samsun ve Ordu Büyükşehir Belediyeleri biyolojik arıtma tesislerine yatırım yaparak kıyı kirliliğiyle mücadele etmeye çalışmaktadır” diye konuştu.

“Trabzon Belediyesi 1970’li yıllarda derin deşarj hatlarıyla atık sularını Karadeniz’in derinliklerine bırakıyordu”
Trabzon gibi büyük bir şehrin ileri biyolojik arıtma teknolojilerine yönelmesinin su kalitesini iyileştirerek deniz canlılarının sağlığını koruma ve sahil şeridindeki çevre kalitesini arttırma açısından gerekli olduğunu vurgulayan Hamzaçebi, “Samsun, özellikle doğu illeri biyolojik arıtma tesisiyle bölgenin en büyük çevre yatırımlarından birine sahiptir. Bu tesis 105 bin metreküp kapasite ile Samsun ve çevresinde atık suları arıtarak denize deşarj sistemiyle Karadeniz’den uzak bir noktaya ulaştırmaktadır. Samsun’daki bu altyapı bölgenin sahil şeridini korumada büyük rol oynamayı ve çevre kirliliğini azaltarak sürdürülebilir bir turizm ve balıkçılık için sağlıklı koşullar oluşturmayı hedeflemektedir. Ordu’da da çevreyi korumaya yönelik benzer arıtma projeleri yürütülmektedir. Ordu Büyükşehir Belediyesi’nin atık su arıtma tesisi, Avrupa Birliği ve Türkiye Cumhuriyeti ortak lansmanıyla kurulan büyük bir projedir. İlk aşaması 2025’e kadar 213 bin kişiye hizmet edecek şekilde tasarlanmış olup, günlük 34 bin metreküp su akma kapasitesine sahiptir. Giresun Belediyesi’nin bir biyolojik atık su arıtma tesisi 2021 yılında Avrupa Birliği desteğiyle başlamış olup, 2024 yılı itibarıyla tamamlanması hedeflenmektedir. Proje şehrin atık su sorununu köklü bir şekilde çözmeyi amaçlamaktadır. Bu projeler bölgenin deniz ekosistemlerini ve sahillerini koruma amaçlı olarak tasarlanmıştır. Bölgenin en kalabalık yerleşim birimlerinden biri olan Trabzon, maalesef ki atık suların bertaraf edilmesiyle ilgili yeni tip projelere ilgiyi diğer şehirlere göre daha geç göstermiştir. Oysaki Trabzon Belediyesi 1970’li yıllarda derin deşarj hatlarıyla atık sularını Karadeniz’in derinliklerine bırakıyordu. Sahil yolunun geçilmesi sırasında bir kısmı hasar gören sistem hala bir şekilde kullanılmaya çalışılmaktadır. Trabzon Büyükşehir Belediyesi’nin hızla artan nüfusu ve artan atık su hacmi nedeniyle biyolojik arıtma tesisine olan ihtiyacı giderek artmaktadır. Bu durum mevcut durumda Trabzon’da atık suların yeterince arıtılmadan denize ulaştığı bölgelerde bulunmaktadır. Karadeniz’in ekolojik dengesini korumak için Trabzon gibi büyük bir şehrin ileri biyolojik arıtma teknolojilerine yönelmesi, su kalitesini iyileştirerek deniz canlılarının sağlığını koruma ve sahil şeridindeki çevre kalitesini arttırma açısından gereklidir. Bu yatırımların yapılması halk sağlığını korumanın yanı sıra bölgenin turizm ve balıkçılık sektörlerini de destekleyerek, ayrıca Avrupa Birliği çevre standartlarına uyum sağlanmasına katkı sağlayacaktır” şeklinde konuştu.

Başkan Genç: “Artık çevre risklerle dolu”
Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Metin Genç ise yaptığı konuşmada, atık su yönetiminin çok önemli olduğunu belirterek, “Özellikle geldiğimiz yüzyıl itibarıyla çevre yönetimi çok önemli. Bu tabiat bize emanet, korumalı ve aynı sorumlulukla devretmeliyiz. Bu çevre yönetimi anlayışı içerisinde en önemli konulardan bir tanesi de su yönetimi. Su insan için, hayat için, canlı için olmazsa olmaz. Aynı zamanda atık suyun da yönetimi çok çok önemli. Biz de bu manada Trabzon’umuzun geldiği nokta itibarıyla artık bu atık su işi için çalışıyoruz. Bunun hayati manada şehrimiz için de, Karadeniz’imiz için de çok önemli olduğunu biliyoruz. Bu sadece Trabzon’un konusu değildir. Karadeniz’i de ilgilendiren bir konu. Bütünüyle beraber ele almamız lazım. Birlikte bizler de seçim döneminde bu işin önemine binaen bu işi projelerimiz arasına aldık. Şehrimiz adına önem verdik. Bunun biyolojik arıtma dediğimiz sistemle olması gerekiyor. Samsun ve Ordu bunu yaptı. Trabzon’umuzun da bu konuda gecikmesizin adım atması gerektiği konusunda arkadaşlarımızla beraber hemfikir olduk. Çünkü artık çevre risklerle dolu” ifadelerini kullandı.

“Dirençli şehirler oluşturmalıyız”
Başkan Genç, riskleri en aza indirmek ve insanların hayatını kolaylaştırmak durumunda olduklarını kaydederek, “Yeni yüzyıldaki anlayış; dirençli şehirler oluşturmak. Dirençli şehirler oluşturmak için çevre konusunda hassasiyet göstermemiz lazım. Yapılaşma konusunda hassasiyet göstermemiz lazım. Biz her zaman bu şehri yönetirken şehrin dinamikleri ile fikir alışverişinde bulunduk. Bu oturumu önemli gördüğümüz bir konumuz olan raylı sistemle ilgili olarak da yaptık. Biz yaptık, biz belediye başkanıyız, bu doğrudur anlayışında asla olmadık, olmayacağız da. Bu şehirde hep beraber yaşıyoruz. Bu şehrin ciddi manada avantajları var. Üniversitelerimiz ve odalarımız var. Bu alanlarda tebarüz etmiş nitelikli isimlerimiz var. Bunun da şehir adına ve şehri yöneten bizler adına da çok büyük bir avantaj olduğunu düşünüyorum. Artık bu dönem bu adımları atmak istiyoruz. Bu durum şehrin ekonomisini de doğrudan ilgilendiriyor. Biz deniz şehriyiz ama denizden çok istifade eden bir şehir değiliz. Oysaki turizmde de büyük bir iddia ortaya koyuyoruz. Atık Su Biyolojik Arıtma Tesisi’nin fizibilite çalışmalarını yürütüyoruz. Bu dönem hayata geçirmek hedefimiz. İnşallah bu hedeflerimizi gerçekleştirmenin mutluluğunu, gururunu hep beraber sizlerle yaşarız. Bugüne kadar fikri ve bilimsel manadaki destekler nedeniyle teşekkür ediyorum. Bu işe ortak bir akılla vaziyet edelim ve şehrimizde yakışır bir şekilde atık su arıtma işini bu dönem hayata geçirelim. Benim hedefim bu” dedi.
Konuşmaların ardından Prof. Dr. Arzu Ersoy’un moderatörlüğünde Prof. Dr. Coşkun Erüz, Çevre Mühendisi Murat Mert Otuzaltı, Dr. Alper Evcen ve İnşaat Mühendisi Nevzat Kamiloğlu’nun konuşmacı olarak katıldığı panel düzenlendi.

blankNöbetçi Eczaneler

Tuğba Eczanesi
Tuğba Eczanesi
Adres

Hükümet Caddesi No:71/B Eflani / Karabük

Telefon

(370) 461-2427

Şifa Eczanesi
Şifa Eczanesi
Adres

Merkez Mahallesi İnönü Caddesi Sen Is Hanı No:1 Eskipazar / Karabük

Telefon

(370) 818-3500

Yeni Eczane
Yeni Eczane
Adres

Beşbinevler Mahallesi, Şahin Tepesi Betim 1 İş Merkezi No:10/C

Telefon

(370) 433-3444

Bulut Eczanesi
Bulut Eczanesi
Adres

Yeşil Mahalle Esentepe Taskent Caddesi No:78 Karabük

Telefon

(370) 415-5520

Işıkgül Eczanesi
Işıkgül Eczanesi
Adres

Yeni Mahalle, Sadri Artunç Caddesi 100 Dükkanlar, No:139/A Safranbolu / Karabük

Telefon

(370) 712-7833

Deniz Eczanesi
Deniz Eczanesi
Adres

Merkez Mahallesi, Bülent Ecevit Caddesi, No:6/A Yenice / Karabük

Telefon

(370) 766-3689