Karabük Haber Postası Karabük Haber Postası

Karabük’te Kıbrıs Barış Harekatı’nın 45. Yıldönümü

Gündem Yayın: 22.07.2019 14:54
Yazar:
Karabük’te Kıbrıs Barış Harekatı’nın 45. Yıldönümü

Karabük’te Türkiye Muharip Gaziler Derneği tarafından Kıbrıs Barış Harekatı’nın 45’inci yıl dönümü nedeniyle tören düzenlendi.
Kent Meydanında düzenlenen tören, Türkiye Muharip Gaziler Derneği Başkanı Sebahattin Çorbacı tarafından yapılan çelenk sunumu ile başladı. İstiklal Marşı ve Saygı Duruşunun ardından konuşan Çorbacı, 15 Temmuz 1974 yılında Rum terör örgütü EOKA’nın Makarios yönetimini devirerek Kıbrıs Cumhuriyetini sona erdirdiğini belirterek, “Bu darbenin amacı Yunanlıların Enosis hayali olan Ada’nın Yunanistan’a bağlanması, Kıbrıslı Türklerin adadaki varlıkların sona erdirmesi ve en önemlisi de Türkiye’yi Ege Denizi ile birlikte Akdeniz’den kuşatarak batı ve güneyden tecrit etmekti” dedi.
Londra ve Zürih antlaşmaları ile garantör devlet olan Türkiye’nin bu darbe karşısında barışı tesis etmek, soydaşların güvenliğini sağlamak için Türkiye’ye yönelik tehdidin ortadan kaldırılması için adaya müdahale ettiğini ifade eden Çorbacı, “Türk Silahlı Kuvvetleri 20 Temmuz 1974 yılında havadan atma, havadan indirme ve çıkarma harekatını başarıyla icra ederek, Kıbrıs’taki darbeyi bertaraf etmiş ve Kıbrıs Türklerini büyük bir katliamdan kurtarmıştır. Bu harekatta Kıbrıs Türk’ü ve onun kahraman mücahitleri canları pahasına savaşarak Mehmetçiğe her türlü desteği vermiştir. Böylece ada da barış ve istikrar sağlanmıştır” diye konuştu.
Mehmetçik ve Kıbrıs halkının bu topraklar için kan döktüğünü hatırlatan Çorbacı, “Kanla sulanan topraklar artık Kıbrıs Türk’ünün öz vatanıdır. Bu topraklardan ve bağımsızlıktan fedakarlık yapmak aska söz konusu olmamıştır. Kıbrıs’ta verilecek tavizlerin KKTC’nin sonunu getireceğine inanıyoruz. Kıbrıs Adası’nın etrafında geniş petrol ve doğalgaz yatakları bulunmaktadır. Küresel ve emperyalist güçler dikkatlerini bu bölgeye kaydırmıştır. Bu nedenle Kıbrıs Adası’nın önemi eskiye göre daha da artmıştır. Bu durum Türkiye Cumhuriyeti’nin 1974’te Kıbrıs’a müdahalesinin ne denli haklı olduğunu ve gerekli olduğunu da göstermektedir” ifadelerini kullandı.
Törene İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Mehmet Uzun, Muhtarlar Derneği Başkanı Mehmet Özen, Türkiye Muharip Gaziler Derneği Başkanı Sebahattin Çorbacı ve gaziler katıldı.

Paylaş:

Görüş Bildir

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

‘Obezite, psikolojiyi olumsuz etkiliyor’

Sağlık Yayın: 05.05.2024 00:48
İhlas Haber Ajansı
‘Obezite, psikolojiyi olumsuz etkiliyor’

Obez kişilerin psikolojik ve ruhsal huzur açısından risk altında olduklarını belirten Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Recep Aktimur, “Birçok hastamız bu dönemlerde kilo almakta ve yaşanılan sorunlar nedeniyle kilo verememektedir. Bu kişilerde ilerleyen dönemde obezite ve psikolojik sorunlar iç içe geçmekte ve birçok hastamızda iş ve sosyal yaşamda ciddi bozulmalar görülmektedir” dedi.

Liv Hospital Samsun Genel Cerrahi Kliniği’nden Prof. Dr. Recep Aktimur, obezitenin psikolojiyi olumsuz etkilediğine dikkat çekti. Kendi deneyimlerini aktaran Prof. Dr. Aktimur, “Bizim kendi deneyimlerimizde gördüğümüz, kişilerin psikolojik olarak kendilerini boşlukta hissettikleri zamanlarda kilo almaya eğilimli olduğudur. Birçok hastamız bu dönemlerde kilo almakta ve yaşanılan sorunlar nedeniyle kilo verememektedir. Bu kişilerde ilerleyen dönemde obezite ve psikolojik sorunlar iç içe geçmekte ve birçok hastamızda iş ve sosyal yaşamda ciddi bozulmalar görülmektedir” diye konuştu.

“Obez kişiler psikolojik ve ruhsal huzur açısından risk altında”

Obez kişilerin psikolojik ve ruhsal huzur açısından risk altında olduklarını dile getiren Prof. Dr. Aktimur, “Obez bireylerde sosyal izolasyon oluşur ve bu durum obezitenin geri dönüşümsüz hale gelmesine yol açar. Obez bireyler hem fiziksel olarak hem de çok yüksek oranda görülen depresyon nedeniyle günlük işlerini yapmakta zorlanırlar, çabuk yorulurlar, kişisel bakımlarını yapmak bile onlar için çok zorlaşır. Diğer yandan obeziteye bağlı gelişen kronik hastalıklar, bireyleri bir çıkmaza sürükler ve birçok insan bu kısır döngü içinde kendine güvenini kaybeder” şeklinde konuştu.

“Obezite ameliyatı olduktan sonra psikolojik durum”

Obezite ameliyatlarından sonra kilo verme sürecinin başladığını ve uzun süre devam ettiğini belirten Prof. Dr. Aktimur, şu bilgileri paylaştı:

“Ameliyat edilen hastaların çoğunda obezite nedeniyle gelişen depresyon bulunduğundan ameliyat sonrasında kilo verme sürecinde hızlıca depresyonun gerileyeceği düşünülse de, durum her zaman bu şekilde seyretmeyebilir. Bu dönemde kilo veriyor olmanın oluşturacağı pozitif etki, ameliyat sonrası dönemde aslında önceden bir nevi tedavi yerine geçen yemek yeme alışkanlıklarının değişmesi ile negatif yönde etkilenebilir. Bu yüzden ameliyat için uygulanacak prosedürün yemek yeme konforunu çok bozmayacak şekilde seçilmesi ve hastalara cerrahi tarafından geniş destek verilmesi çok önemlidir. Biz kendi hastalarımızda uyguladığımız ‘Hızlandırılmış iyileşme protokolleri’ ile hasta konforunu artırarak, ‘liberal beslenme önerileri’ ile hastalarımızın bu süreci daha rahat geçirmesini sağlayarak ve onlara her an kendilerini koruyan ve sarmalayan bir aile içinde olduklarını göstererek bu dönemi çok daha rahat atlatmaktayız. Bu yaklaşım ile hastalarımızda ameliyat sonrası dönemde çok daha az depresyon gözlemlemekte ve mutluluk düzeyinin arttığını deneyim etmekteyiz.”

“En iyi psikolojik destek, hastaların uzman hekime rahat ulaşabilmesidir”

Doktora ulaşmanın hasta tarafından önemine değinen Prof. Dr. Aktimur, “Biz kendi protokolümüzde uyguladığımız ve çok başarılı sonuçlar elde ettiğimiz şekilde en iyi psikolojik desteğin, hastaların kendilerini ameliyat eden cerraha çok rahat ulaşabilmeleri olduğunun farkındayız. Doktorları ile olan sıkı ve pozitif bağlantıyı önceden ameliyat ettiğimiz hastalarımızla aralarında kurduğumuz aktif sosyal portallarla desteklemekteyiz” ifadelerini kullandı.