Karabük Haber Postası Karabük Haber Postası

“Yanlış Varsa Müsamma Etmeyiz”

Gündem Yayın: 04.08.2014 15:07
Yazar:
“Yanlış Varsa Müsamma Etmeyiz”

Vali Alimoğlu’nda Huzurevi Açıklaması

Karabük Valisi Orhan Alimoğlu, Yücel Huzurevi ile ilgili ulusal medyada yansıyan haberlere ilişkin, “Kayda değer bir şey varsa, yanlış biri varsa musamma edilmeyeceğinden kimsenin şüphesi olmasın” dedi. 

Vali Alimoğlu, Ramazan ayında Huzurevinde iftarda bulunduğunu ve daha öncede birkaç kez daha ziyaret ettiğini belirterek, “Oradaki vatandaşlarla sohbet etmiştik. Ziyaretlerimde bana herhangi bir şikayet gelmedi. Birkaç gündür mahalli basında haberler görüyorum. Bunları arkadaşlarıma inceletiyorum. Kayda değer bir şey varsa, yanlış biri varsa musamma edilmeyeceğinden kimsenin şüphesi olmasın” dedi.
OSB’DE YER TAHSİSİ ÇALIŞMALARI
Organize Sanayi Bölgesi’ndeki çalışmalarla ilgili bilgelerde veren Vali Alimoğlu, “OSB’de trafo nakli meselesi vardı o tamamlandı. Kentteki büyük firmalarımızın yer tahsisi var onlar çalışmalarını yapıyorlar. Diğer yer tahsisleri ile ilgili çalışmalar var. OSB’de bir canlılık ve hareket var. Dışarıdan gelecek yeni firmaları da bekliyoruz. Tahsis edilecek yerimiz var. Son sürat bürokratik engellerini en aza indirerek hızlı bir şekilde yatırımcıya yardımcı olmaya çalışıyoruz. Vatandaş arazilerinin tahsisi ile ilgili olarak büyük bir kısmı çözdük. Hukuki meseleleri de hızlıca çözmenin gayreti içersindeyiz.OSB’ye gelen yer bakan ve keşif yapan var ancak yer tahisisi yapılmadan bir şey söylemenin anlamı yok. Filyos Liman projesi bölge açısından çok önemli ve büyük bir yatırım. Bu proje Karabük’ün sanayisini ve gelişimini büyük ölçüde etkileyecektir” ifadesinde bulundu.
Karabük için turizminde çok önemli bir iş olduğunu belirten Alimoğlu, “Özellikle Safranbolu bölgemizde yoğum bir turizm var. Ramazan bayramında bunu çok iyi gördük ve doluluk yüzde yüzlerdeydi. İlave gereken ne varsa turizm adına iyileştirmeleri yapıyoruz. Eskipazar ilçemizde bulunan Hadrianaupolis Antik kentinde kazı evi yapıyoruz. Orada ortaya çıkarılan eselerin üzerlerinin kapatılması konusunda çatıları tamamlanmak üzere ve en kısa sürede turizme açmayı hedefliyoruz. Turizme kazandırmak için çalışmalarımızı hızlandırdık” dedi.

Paylaş:

Görüş Bildir

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

Bu sütunlar 642 yıllık caminin sigortası

Kültür Sanat Yayın: 03.05.2024 20:24
İhlas Haber Ajansı
Bu sütunlar 642 yıllık caminin sigortası

Bolu’da 1382 yılında yapılan ve 2 yangın, 3 büyük deprem yaşayan Yıldırım Bayezid Camii’nin sigortası olarak adlandırılan denge sütunları ilk günkü gibi çalışıyor.

Bolu’da, Büyük Cami Mahallesi’nde bulunan ve 1382 yılında Osmanlı Padişahı Yıldırım Bayezid tarafından yaptırılan 642 yıllık tarihi Yıldırım Bayezid Camii, mihrabının her iki yanında bulunan denge sütunlarıyla görenleri hayrete düşürüyor. O yıllarda ahşap olan bu cami 1891 yılında yanmış ve 1899 yılında ise kubbeli olarak yeniden yapılmıştır. 1944 yıllarında hasar görürken orijinali yer yer bozularak onarıldı. Çiftminareli, tek kubbeli olan caminin iç mekanları Türk motifleri ile süslendi. 642 yıldır ayakta kalan Yıldırım Bayezid caminin en büyük özelliği mihrabın her iki tarafında dönen denge sütunları. Sütunlar caminin statik dengesini ve geçirdiği depremlerde herhangi bir hasar alıp almadığını gösteriyor. Yaşanan afet sonrasında eğer sütunlar dönmezse, caminin temelinde veya dengesinde bir bozukluk olduğu anlaşılıyor.

“Şu anda 650 yıllık bir yapının içerisindeyiz”

Her yıl binlerce yerli ve yabancı ziyaretçiye Bolu’yu tanıtan turist rehberi Levent Kahveci, “Şu anda 650 yıllık bir yapının içerisindeyiz. Yıldırım Bayezid Camii, Bolu’da bilinen ismiyle Büyük Cami’deyiz. Büyük Cami denmesinin sebebini açıklayayım. Osmanlı döneminde hüküm sürülen her yere ‘Cuma Camisi’ yapılırmış. Hanefi mezhebine göre ‘Cuma Camisi’ Cuma namazları en büyük camide ve hep beraber kılınmalıdır. Eğer en büyük cami dolmaz ise diğer camilerde kılınan namazlar geçersizdir. Bu yüzden Cuma namazının sonunda Zuhr-i âhir namazı da kılınır ki Cuma namazı kabul olmazsa o günkü öğle namazının yerine geçsin diye. O dönemde Cuma namazının ana amacı, yöneticiler namazı kıldırır, minbere çıkarak hutbeyi okurlar. Duyurulması gereken ne varsa halka duyururlar” ifadelerini kullandı.

“Buradaki sütunlar eğer hareket edebiliyorlarsa temelleri sağlam demektir”

Caminin çevresine yapılan hamamlar ve dükkanlara da değinen Kahveci, “Bu camiyi Yıldırım Bayezid, şehzadeliği döneminde yaptırmıştır. Bayezid, camiyi yakınında bulunan orta hamamla birlikte yaptırmıştır. Eskiden camiler külliye şeklinde yapılırdı. Yani caminin yanında mutlaka ya hanlar yapılır ya da dükkanlar yapılırdı. Oranın geliriyle cami kendini idame ettirirmiş. Bu cami 2. Abdülhamit döneminde bir tadilat geçirmiştir. Camiye birkaç ekleme de yapılmıştır. Bu caminin en güzel özelliklerinden bir tanesi mihrapta bulunan deprem sütunları. Anadolu’da birkaç camide daha bunların örneğini görmekteyiz. Buradaki sütunlar eğer hareket edebiliyorlarsa temelleri sağlam demektir” diye konuştu.

“Bu sütunlar, aslında camimizin sigortası”

Caminin mihrabında bulunan 2 sütunun, caminin sigortası olduğunu dile getiren Levent Kahveci, “Bu sütunlar, aslında camimizin sigortası olarak da adlandırılabilir. Temelinde herhangi bir kayma veya hasar oluştuğunda bu sütunlar dönmez hale gelir. Sütunlar dönmez hale geldiğinde de mimarlar anlarlar ki caminin temeli bakıma ihtiyacı vardır” dedi.