Karabük Haber Postası Karabük Haber Postası

Karabük,  ÇSG Bakanı Sarıeroğlu’nu Ağırladı

Gündem Yayın: 17.02.2018 14:43
Yazar:
Karabük,  ÇSG Bakanı Sarıeroğlu’nu Ağırladı

Sosyal Güvenlik İl Binası ile İŞKUR İl Binalarının resmi açılışı Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Jülide Sarıeroğlu tarafından yapıldı. Hizmet binalarının açılış töreninde konuşan Bakan Sarıoğlu; kadroya geçecek taşeronlarla ilgili yaptığı açıklamada bilgi kirliliğine dikkat çekerek “Hiçbir kriter koymadık. Direk tertemiz kadrolu işçi yapıyoruz” dedi. Bakan Sarıoğlu ayrıca yeni SGK İl Binasına Afrin Şehidi Ömer Bilal Akpınar’ın isminin verileceğini ifade etti.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Julide Sarıeroğlu, kamuda taşeronda çalışanların kadroya alınmasının devrim niteliğinde olduğunu söyleyerek, “Bu gerçekten bir çılgınlık ve devrim niteliğinde bir düzenlemedir. Birileri çok rahatsız oldu bu düzenlemeyi yaptığımızdan. Algılarla bilgi kirliliği yapıyorlar. Hiçbir kriter koymadık. Direk tertemiz kadrolu işçi yapıyoruz” dedi.
Karabük’te yapımı tamamlanan Sosyal Güvenlik Kurumu ve İŞKUR İl Müdürlükleri binalarını hizmete açmak üzere kente gelen Bakan Sarıeroğlu, TBMM eski Başkanı ve Karabük Milletvekili Mehmet Ali Şahin, Karabük Valisi Kemal Çeber ve diğer yetkililer tarafından karşılandı.
Sosyal Güvenlik Kurumu İl Müdürlüğüne gelişinde vatandaşında yoğun ilgi gösterdiği Bakan Sarıeroğlu’na maden kazalarında hayatını kaybeden işçilerin eşleri istihdam noktasında yardım istedi.
Bakan Julide Sarıeroğlu, “Soma’da büyük bir kaza yaşadık ve 301 işçi kardeşimiz hayatını kaybetmişti. İstihdam konusunda bir dizi sıkıntılar vardı. Ermenek ve Soma’daki ailelerin istihdam hakkı vardı ve kanunda bir tarih kısıtı vardı. Daha önce bir yönetmelik var, özellikle Zonguldak’ta yönetmelik gereği hayatını kaybeden işçilerin ailelerinden birer istihdam sağlanmış. Bu 2004 yılından önce olmuş. İstihdam hakkında 2003-2014 yılları arasında eksik kalan istihdam hakkını verelim istedik. Bu mecliste görüşülüyor” dedi.

“BİR ÇILGINLIK YAPTIK”
Açılışta da taşeronla ilgili konuşan Bakan Sarıeroğlu, AK Parti iktidarı olarak bir çılgınlık yaptıklarını söyleyerek, “Taşeron tanımı gereği geçmişten beri yapılan uygulama neyse bunu aynen uyguladığımızı merkezi bütçe ile düzenlenen kamu kurum kuruluşlarında taşeron tanımına giren hiçbir kardeşimizin kapsam dışında kalmadığını tamamının kadroya geçtiğini özellikle ifade ediyorum. Biz bir çılgınlık yaptık. Bugüne kadar AK Parti iktidarları ortasında ortaya koyduğumuz iddialar vardı, personel yönetimi ile ilgili olarak. Şuanda kamuda 100 bin kadrolu işçi sayımız var. Bizim yaptığımız düzenleme ile başvuru yapılmış incelemesi yapılmış kabul olmuş en son aldığım rakam 715 bini geçmiş durumda. Mevcutta 100 bin kişi kadrolu olduğu kamuya, 2 milyon 400 bin de memurumuz var. Bu gerçekten bir çılgınlık ve devrim niteliğinde bir düzenlemedir. Birileri çok rahatsız oldu bu düzenlemeyi yaptığımızdan. Algılarla bilgi kirliliği yapıyorlar. Hiçbir kriter koymadık. Direk tertemiz kadrolu işçi yapıyoruz. Devlet memurları kanunda kamuda çalışma kriteri neyse onu ele aldık” dedi.

Başlıksız 3 kopya 15

“İLK DEFA MAAŞ ÖDEMEYE BAŞLIYORUZ”
Boş işlerle uğraşacak zamanlarının olmadığını da kaydeden Bakan Sarıeroğlu, “Esnafımıza ‘bir senden bir benden’ diyeceğiz. İlk defa maaş ödemeye başlıyoruz istihdamda. Geçmişte hep vergi ve prim desteği veriyorduk. Esnafımız 18-25 yaş arası gencimizi işe aldığında bir ay maaşını vergisini, sigorta primi biz ödeyeceğiz. Bir ay esnafımızın ödeyeceği yeni modele geçeceğiz” diyerek yeni reform paketlerinden bahsetti.
“GENÇLERE ÖZEL SEKTÖRE İŞE GİRİN ÇAĞRISI”
Geleceğin mesleği olan bilişim konusunda gençlere de çağrıda bulunan Bakan Sarıeroğlu, “Afrin’de nasıl mücadele veriyoruz kendi İHA’mız, silahlarımız olmasaydı kendi mühimmat üretimini yapmıyor olsaydık başarı elde etmemiz mümkün değildi. Şuanda bu konuda seferberlik içinde olmamız gerekiyor. Kamuda çalışma gibi hedef belirlemiş genç kardeşlerimize de buradan sesleniyor; herkes kamuda çalışmak istiyor olabilir şuan Türkiye topyekun mücadele veriyor. Bizim tüm fabrika ve tüm işyerlerimizde genç kardeşlerimize iş gücüne, kadınlarımızın sinerjisine ihtiyacımız var. Mühendis, muhasebe ve insan kaynakların, işçi olarak her alanda çalışacak gençlerimizde iş gücüne ihtiyacımız var. Bir mesleksizlik bir de iş beğenmeye sorununu yıkabilirsek, Cumhurbaşkanımızın dediği yerli ve milli olmayla ilgili, bizim çok daha fazla yerli ve milli üretim alanlarımızı, özellikle savunma sanayimizin arttırmamız lazım. Bununda bir seferberlik olduğunu düşünüyorum. Kardeşlerimiz şehit oluyor gazi oluyor. Türkiye’de olanlar iş arayan kardeşlerimizin de bu seferberliği özel sektörde işe girme konusunda katkı ve destek sağladıklarını önemsediğimi belirtmek isterim” diye konuştu.
Sarıeroğlu, konuşmasının sonunda ülke genelinde kurum il müdürlüklerine isim verme uygulamalarının söz konusu olmadığını belirterek, “Ama şehidimizin vasiyeti hepimizin gönlüne işlenmiş durumda. Karabük Ömer Bilal Akpınar Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü olarak hizmet verecek” diyerek, binaya Afrin şehidinin adını verdiğini açıkladı.

Yapılan konuşmaların ardından Sosyal Güvenlik Kurumu İl binası ile Çalışma ve İş Kurumu İl binalarının açılış kurdeleleri kesildi.

Paylaş:

Görüş Bildir

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

‘Obezite, psikolojiyi olumsuz etkiliyor’

Sağlık Yayın: 05.05.2024 00:48
İhlas Haber Ajansı
‘Obezite, psikolojiyi olumsuz etkiliyor’

Obez kişilerin psikolojik ve ruhsal huzur açısından risk altında olduklarını belirten Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Recep Aktimur, “Birçok hastamız bu dönemlerde kilo almakta ve yaşanılan sorunlar nedeniyle kilo verememektedir. Bu kişilerde ilerleyen dönemde obezite ve psikolojik sorunlar iç içe geçmekte ve birçok hastamızda iş ve sosyal yaşamda ciddi bozulmalar görülmektedir” dedi.

Liv Hospital Samsun Genel Cerrahi Kliniği’nden Prof. Dr. Recep Aktimur, obezitenin psikolojiyi olumsuz etkilediğine dikkat çekti. Kendi deneyimlerini aktaran Prof. Dr. Aktimur, “Bizim kendi deneyimlerimizde gördüğümüz, kişilerin psikolojik olarak kendilerini boşlukta hissettikleri zamanlarda kilo almaya eğilimli olduğudur. Birçok hastamız bu dönemlerde kilo almakta ve yaşanılan sorunlar nedeniyle kilo verememektedir. Bu kişilerde ilerleyen dönemde obezite ve psikolojik sorunlar iç içe geçmekte ve birçok hastamızda iş ve sosyal yaşamda ciddi bozulmalar görülmektedir” diye konuştu.

“Obez kişiler psikolojik ve ruhsal huzur açısından risk altında”

Obez kişilerin psikolojik ve ruhsal huzur açısından risk altında olduklarını dile getiren Prof. Dr. Aktimur, “Obez bireylerde sosyal izolasyon oluşur ve bu durum obezitenin geri dönüşümsüz hale gelmesine yol açar. Obez bireyler hem fiziksel olarak hem de çok yüksek oranda görülen depresyon nedeniyle günlük işlerini yapmakta zorlanırlar, çabuk yorulurlar, kişisel bakımlarını yapmak bile onlar için çok zorlaşır. Diğer yandan obeziteye bağlı gelişen kronik hastalıklar, bireyleri bir çıkmaza sürükler ve birçok insan bu kısır döngü içinde kendine güvenini kaybeder” şeklinde konuştu.

“Obezite ameliyatı olduktan sonra psikolojik durum”

Obezite ameliyatlarından sonra kilo verme sürecinin başladığını ve uzun süre devam ettiğini belirten Prof. Dr. Aktimur, şu bilgileri paylaştı:

“Ameliyat edilen hastaların çoğunda obezite nedeniyle gelişen depresyon bulunduğundan ameliyat sonrasında kilo verme sürecinde hızlıca depresyonun gerileyeceği düşünülse de, durum her zaman bu şekilde seyretmeyebilir. Bu dönemde kilo veriyor olmanın oluşturacağı pozitif etki, ameliyat sonrası dönemde aslında önceden bir nevi tedavi yerine geçen yemek yeme alışkanlıklarının değişmesi ile negatif yönde etkilenebilir. Bu yüzden ameliyat için uygulanacak prosedürün yemek yeme konforunu çok bozmayacak şekilde seçilmesi ve hastalara cerrahi tarafından geniş destek verilmesi çok önemlidir. Biz kendi hastalarımızda uyguladığımız ‘Hızlandırılmış iyileşme protokolleri’ ile hasta konforunu artırarak, ‘liberal beslenme önerileri’ ile hastalarımızın bu süreci daha rahat geçirmesini sağlayarak ve onlara her an kendilerini koruyan ve sarmalayan bir aile içinde olduklarını göstererek bu dönemi çok daha rahat atlatmaktayız. Bu yaklaşım ile hastalarımızda ameliyat sonrası dönemde çok daha az depresyon gözlemlemekte ve mutluluk düzeyinin arttığını deneyim etmekteyiz.”

“En iyi psikolojik destek, hastaların uzman hekime rahat ulaşabilmesidir”

Doktora ulaşmanın hasta tarafından önemine değinen Prof. Dr. Aktimur, “Biz kendi protokolümüzde uyguladığımız ve çok başarılı sonuçlar elde ettiğimiz şekilde en iyi psikolojik desteğin, hastaların kendilerini ameliyat eden cerraha çok rahat ulaşabilmeleri olduğunun farkındayız. Doktorları ile olan sıkı ve pozitif bağlantıyı önceden ameliyat ettiğimiz hastalarımızla aralarında kurduğumuz aktif sosyal portallarla desteklemekteyiz” ifadelerini kullandı.