Karabük Haber Postası Karabük Haber Postası

“Altın Safran Belgesel Film Festivali” ödülleri sahiplerini buldu 

Safranbolu Yayın: 02.10.2017 14:26
Yazar:
“Altın Safran Belgesel Film Festivali” ödülleri sahiplerini buldu 

Safranbolu ilçesinde “kültürel miras ve korumacılık” temasıyla düzenlenen 18. Uluslararası Altın Safran Belgesel Film Festivali kapsamındaki yarışmada, “Üç eşik, doğum/düğün/ölüm” adlı belgesel birinciliği kazandı. Festivale kadın yönetmenler damga vurdu.
Safranbolu’da bu yıl 18.’si yapılan ve yarın son bulacak festivalin ikinci gününde profesyonel ve Amatör Belgesel film festivalinde dereceye girenlere ödülleri Karabük Üniversitesi Safranbolu Güzel Sanatlar Fakültesi Konferans Salonu’nda düzenlenen törende verildi. Törene, Karabük Vali Yardımcısı Osman Yenidoğan, Safranbolu Kaymakamı ve Belediye Başkan Vekili Fatih Ürkmezer, Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdürlüğü Daire Başkanı Enver Arslan, Yeşilçam sanatçıları, ödül alan yönetmen ve davetliler katıldı.
Törende kısa bir konuşma yapan Safranbolu Kaymakamı ve Belediye Başkan Vekili Fatih Ürkmezer, 18 yıldır ana teması “kültürel miras ve korumacılık” olan ve bunu belgesel aracılığı ile devam ettirilmesini sağlayan herkese teşekkür etti.
Yarışmada, profesyonel dalda Asuman Fırtına’nın yönettiği “Üç eşik, doğum/düğün/ölüm” isimli belgesel birinci, Elif Ertürk’ün yönettiği “Ağaçeriler” isimli belgesel ikinci ve Fikret Fırat’ın yönettiği “Kollarımdaki Yaşam” isimli belgesel üçüncü seçildi. Amatör Film kategorisinde ise Savaş Yavuz’un yönettiği “Koncolos” birinci, İbrahim Aybek’in yönettiği “Musahip” ikinci, Zeynep Altay’ın yönettiği “Kıllıt” isimli belgesel ise üçüncü oldu. Kazakistan’lı yapımcı, yönetmen Prof. Dr. Sergey Azimov’a Yaşam Boyu Onur Ödülü’nün verildiği törende, ayrıca, Süha Arın, Türk Dünyası Belediyeler Birliği ve TÜRKSOY özel ödülleri de sahiplerini buldu. Dereceye girenlere ödülleri, protokol üyeleri tarafından verildi.

Paylaş:

Görüş Bildir

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

Çöp Konteynerlerinde Üç Öğün Yaşam..!

Manşet Yayın: 05.05.2024 14:51
Çöp Konteynerlerinde Üç Öğün Yaşam..!

Karabük’te son günlerde çöplerin yanında çoluklu çocuklu kadın veya bazı erkeklerin bireysel olarak çöpleri karıştıran görüntüleri artmaya başlarken, yaşanan bu durum ekonominin geldiği boyutu gözler önüne seriyor.

Artan hayat pahalılığı, ekonomideki kötü gidişat, bir türlü düşmeyen enflasyon ve alım gücünün her geçen gün erimesi vatandaşların belini bükmeye devam ederken, Karabük’te son günlerde çöplerin yanında çoluklu çocuklu kadın veya bazı erkeklerin bireysel olarak çöpleri karıştırması ülkede yaşanan ekonomik krizi  bir kez daha ortaya çıkardı.

Çöp karıştıran kişi veya kişilerin her gün belirli saatlerde belli çöp konteynerlerinin çevresinde olduğu görülürken, Yerel yönetimler ve sivil toplum kuruluşlarının bu konuya  hassasiyetle yaklaşarak, çözüm bulması talep ediliyor.

Yaşanan bu durumun utanç verici olduğunu ifade eden bir çok kesim,  “Ortaya çıkan bu görüntüler insanın içini sızlatıyor. Ancak, ekonomideki  durum da ortada, insanlara neden çöp karıştırıyorsunuz diyemezsiniz. Çünkü, yaşanan ekonomik kriz nedeniyle insanların alım gücü her geçen gün düşüyor. Bugün aldığını yarın aynı fiyata alamıyorsun, gün aşırı etiket değişiyor ve ilgili merciler bunu sadece seyrediyor.  Hiç kimsede vicdan denen bir şey kalmamış, bugün insanlar çöpten yiyecek topluyorsa bunun sorumlularının utanması gerekiyor. 10 bin TL emekli maaşıyla, 17 bin lira asgari ücretle geçim olmuyor, verirken çay kaşığıyla veriyorlar, alırken kepçeyle alıyorlar, ondan sonra enflasyonu düşüreceğiz diyorlar, bu kafayla değil enflasyon hiç bir şey düşmez olan yine düşük gelirli vatandaşlara olur” dedi.

Bu durumun önlenmesi ve çözüm bulunması gerekliliği her geçen gün daha da önem kazanırken, önceden gizli kapalı yapılan çöp karıştırma eylemi şimdilerde artık açıktan yapılmaya başlandı.

Karabük’te ve ilçelerinde son günlerde artarak yaşanan insanların çöpten yiyecek toplamak zorunda kalmaları, bu durumun nasıl önlenebileceği ve çözüm bulunabileceği üzerinde düşünülmesi gerektiğinin altı çizilirken, artık insanların çöplerden değil, düzenli bir şekilde yardım alarak yaşamlarını sürdürmeleri gerektiği görüşü ön plana çıkıyor.