Karabük Haber Postası Karabük Haber Postası

Ramazan Fırsatçıları İşbaşında

Gündem Yayın: 24.05.2017 14:21
Yazar:
Ramazan Fırsatçıları İşbaşında

 

Ramazan’a sayılı günler kala gözler gıda fiyatlarına çevrildi. Her Ramazan olduğu gibi bu Ramazan’da da fırsatçılar ellerini ovuşturmaya başladı

Her yıl olduğu gibi bu yıl da Ramazan ayı öncesi bazı gerekçelerle başlatılan zamlara devam ediliyor. Et ve bakliyat fiyatlarının yanı sıra,  Ramazan ayında çok tüketilen zeytin-peynir gibi kahvaltılık yiyeceklerde de gözle görülür artışlar yaşanmaya başladı

Vatandaşlar, 27 Mayıs’ta başlayacak olan Ramazan öncesinde alışverişe başlarken, sahur ve iftariyelik ürünler, tezgahlardaki yerini aldı. Ramazana sayılı günler kala, vatandaşı Ramazan telaşı sardı. 27 Mayıs Cumartesi günü ilk sahura kalkılacak ve ilk iftar açılacak.  Fırsat kollayan bazı esnaflar, daha fazla para kazanabilme yolunu yine tercih etti. Özellikle et, tavuk ve bakliyat ürünlerinde fiyatlar yükseliyor.

Vatandaşlar son bir haftadır başta et olmak üzere Ramazan’da en çok tüketilen bakliyat ürünlerinde ve kahvaltılıklarda küçük küçük zamlar yapıldığını, etiketlerin her gün 1-2 lira değiştirildiğini belirtiyor.

Yapılan zamlara ve bu zamlara karşı yetkililerin bir türlü önlem almamasına tepki gösteren vatandaşlar; “Mutfak masraflarımızın iki katına çıktı bu mübarek ayı fırsatçılar eziyete çeviriyorlar ve bu mübarek günleri suiistimal edip  haksız kazanç elde ediyorlar. Kimi ibadet yapma derdindeyken kimi de vatandaşı nasıl soyabilirimin, cebinden nasıl para aşırabilirimin derdinde. Her sene yaşanan bu fırsatçılara yetkililerin ses çıkarmaması akıl alır gibi değil” dediler.

 

 

 

Paylaş:

Görüş Bildir

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

NE YAPSANIZ OLMUYOR, BARİ KOPYA ÇEKİN !

Manşet Yayın: 01.05.2024 18:06
NE YAPSANIZ OLMUYOR, BARİ KOPYA ÇEKİN !

Milli eğitimde harikalar yaratıyoruz!
Reformlar ardı ardına geliyor.
Son 22 yılda milli eğitimde 9 bakan değiştirmişiz. Her gelen müthiş reformlara(!) imza atmış. Şimdi yeni bir reform gündemde! ismi “Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli”

Milli Eğitim Bakanlığınca (MEB), kamuoyunun görüşüne açılan “Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli” adını taşıyan ve bütüncül eğitim yaklaşımını temel alan yeni müfredatta beceri odaklı, sadeleştirilmiş içerikte öğrencilerin derinlemesine öğrenmesine imkan sağlayacak yeni yaklaşımlar belirlenmiş.
Kulağa hoş gelen o kadar çok detay var ki, heyecanlanmamak mümkün değil!

“Ne milli eğitimmiş arkadaş!
1 asır geçti bir türlü rayına oturtamadık. Oturtacağımızda yok!” derken bu sefer oturttuk sanırım!

Çocuklar kolay öğrensin diye sadeleştirmişler, seyreltmişler.
Bu müfredat değişikliğine 10 yıllık bir çalışmanın sonucunda gidilmiş!
Daha öncede milli eğitim konusuna yazılarımda yer vermiştim. “Neredeyse her yıl bir bakan değişiyor. Üstelik çoğu eğitim kökenli değil. Birinin yaptığını yerine gelen bozuyor” diye haksızlık etmişim! Meğerse 10 yıldır müfredat değişikliği için harıl harıl çalışılıyormuş!
Al sana milli eğitimde bir devrim daha. Artık dünya sıralamasında hızla üst sıralara yükseliriz.!

Mesela, seyreltirken matematikten İntegrali çıkarmaya karar vermişler. Herhalde, “çocuklar integral öğrenecek de ne olacak, zaten bir işe yaradığı da yok” diye düşünmüşler.
Oysaki, İntegral hayatın içinde var. Kullandığımız otomobiller, ulaşım araçlarının tümü, iletişim araçları hep integral bilgisiyle sağlanıyor. Bir geminin, uçağın, trenin, binaların yüzeyi, ağırlığı hacmi dış etkilere mukavemeti ve bunun gibi farklı kuvvetler altındaki farklı tepkileri, integral hesabıyla bulunur.
Yani mühendisliğin temelinde integral vardır.
Eeee, ülkeye mühendis lazım değil demek ki!
Liyakat dediğin nedir ki? Mühendisin yapacağı bir işi herhangi biri de yapabilir. Mesela. İlkokul mezunu binlerce müteahhitimiz var. Adamlar integral mi biliyor?Koca koca binalar dikiyorlar. Bazıları küçük bir depremde yıkılıveriyor. O kadarcıkta olur artık!

Milli eğitimde gerçek bir reform yapmak istiyorsak, eğitim sistemini sil baştan değiştirmeliyiz. Öyle sadeleştirerek, seyrelterek olmaz. Yarın biri gelir senin çıkardığını tekrar koyar. Bu yap boz sürer gider. Bunun örnekleri çok.

Köy Enstitüleri benzeri projeleri hayata geçirmeliyiz. Küçük rütuşlarla, yap bozlarla kaybedecek zamanımız yok!
Bizim çağı yakalamak ve dünya ile rekabet gücümüzü artırmak için mesleki ve teknik eğitime ağırlık vermemiz gerekiyor. Almanya, Japonya böyle kalkındı.
Bu gerçeği neden görmezden geliyoruz.? Milli Eğitimde neden doğru düzgün proje üretemiyoruz? Anlamak mümkün değil.

Finlandiya’nın eğitim modeli dünya genelinde övgü topluyor. Ülkenin eğitim sistemi; öğrenci merkezli yaklaşımı, öğretmenlerin yüksek nitelikleri ve eşitlikçi politikalarıyla tanınıyor. Gidin inceleyin, kendi ülkemize nasıl uyarlarız? Olur mu, olmaz mı bakın.
Adamlar başarılı olmuş işte. bari onlardan kopya çekin.

İlyas Erbay