Karabük Haber Postası Karabük Haber Postası

Kestane Ağacı Altında ‘Vicdan Nöbeti…’

Bartın Yayın: 15.05.2014 07:32
Yazar:

BARTIN Manisa’nın Soma ilçesinde yaşanan maden faciası nedeniyle Bartın’da 24 saat ‘Vicdan Nöbeti’ tutuluyor. Bartın’da bulunan 8 sendika tarafından düzenlenen etkinlikte Soma şehitleri anılıyor. Hükümet Caddesi’nde bulunan kestane ağacının altında toplanan gönüllü sendika üyeleri ve vatandaşlar, yaşanan felaketin ardından can kayıpları için yas tutuyor. Sabaha kadar nöbetin devam edeceğini ve 3 saatte bir nöbeti farklı sendikadan arkadaşlarına devredeceklerini belirten BES Şube üyesi Metin Ergin, “Bartın Demokrasi Platformunun almış olduğu karar doğrultusunda buradayız. Vicdan nöbeti adı altında nöbet tutmaktayız. Sendikalar bu nöbete 24 saat boyunca 3’er saat arayla devam edecek. Burada Soma’daki maden şehitlerimizi anmak için toplandık. Acımız gerçekten çok büyük. En son öğrendiğimiz kadarıyla ölü sayısı 274 olmuş. Cumhuriyet tarihinin en büyük maden kazasıdır. İlimizin de özel bir durumu var. Bartın ve çevresi madenci yuvası durumundadır. Bartın iline gelen cenaze sayısı 3 ya da 4 olduğu söyleniyor. Buraya gelecek sayıda artacak gibi görünüyor. Tüm arkadaşlarımız adına toplumun başı sağ olsun. Herkesin dayanışma içinde olması gereken bir durumdayız. 3 günlük yas ilan edildi” dedi. Yaşanan olayın kader olmadığını ifade eden SES Şube Başkanı Mehmet Fehmi Yüksel ise, “Biz burada toplumsal duyarlılık oluşturmak adına nöbetleri tutuyoruz. Sabaha kadar burada dönüşümlü olarak duracağız. Tüm arkadaşlarımız adına toplumun başı sağ olsun. Bu tür durumlarda herkesin dayanışma içinde olması gerekir” dedi. Tutulan vicdan nöbetine yoldan geçen vatandaşlar da kayıtsız kalmayarak destek verdi.

Paylaş:

Görüş Bildir

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

‘Obezite, psikolojiyi olumsuz etkiliyor’

Sağlık Yayın: 05.05.2024 00:48
İhlas Haber Ajansı
‘Obezite, psikolojiyi olumsuz etkiliyor’

Obez kişilerin psikolojik ve ruhsal huzur açısından risk altında olduklarını belirten Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Recep Aktimur, “Birçok hastamız bu dönemlerde kilo almakta ve yaşanılan sorunlar nedeniyle kilo verememektedir. Bu kişilerde ilerleyen dönemde obezite ve psikolojik sorunlar iç içe geçmekte ve birçok hastamızda iş ve sosyal yaşamda ciddi bozulmalar görülmektedir” dedi.

Liv Hospital Samsun Genel Cerrahi Kliniği’nden Prof. Dr. Recep Aktimur, obezitenin psikolojiyi olumsuz etkilediğine dikkat çekti. Kendi deneyimlerini aktaran Prof. Dr. Aktimur, “Bizim kendi deneyimlerimizde gördüğümüz, kişilerin psikolojik olarak kendilerini boşlukta hissettikleri zamanlarda kilo almaya eğilimli olduğudur. Birçok hastamız bu dönemlerde kilo almakta ve yaşanılan sorunlar nedeniyle kilo verememektedir. Bu kişilerde ilerleyen dönemde obezite ve psikolojik sorunlar iç içe geçmekte ve birçok hastamızda iş ve sosyal yaşamda ciddi bozulmalar görülmektedir” diye konuştu.

“Obez kişiler psikolojik ve ruhsal huzur açısından risk altında”

Obez kişilerin psikolojik ve ruhsal huzur açısından risk altında olduklarını dile getiren Prof. Dr. Aktimur, “Obez bireylerde sosyal izolasyon oluşur ve bu durum obezitenin geri dönüşümsüz hale gelmesine yol açar. Obez bireyler hem fiziksel olarak hem de çok yüksek oranda görülen depresyon nedeniyle günlük işlerini yapmakta zorlanırlar, çabuk yorulurlar, kişisel bakımlarını yapmak bile onlar için çok zorlaşır. Diğer yandan obeziteye bağlı gelişen kronik hastalıklar, bireyleri bir çıkmaza sürükler ve birçok insan bu kısır döngü içinde kendine güvenini kaybeder” şeklinde konuştu.

“Obezite ameliyatı olduktan sonra psikolojik durum”

Obezite ameliyatlarından sonra kilo verme sürecinin başladığını ve uzun süre devam ettiğini belirten Prof. Dr. Aktimur, şu bilgileri paylaştı:

“Ameliyat edilen hastaların çoğunda obezite nedeniyle gelişen depresyon bulunduğundan ameliyat sonrasında kilo verme sürecinde hızlıca depresyonun gerileyeceği düşünülse de, durum her zaman bu şekilde seyretmeyebilir. Bu dönemde kilo veriyor olmanın oluşturacağı pozitif etki, ameliyat sonrası dönemde aslında önceden bir nevi tedavi yerine geçen yemek yeme alışkanlıklarının değişmesi ile negatif yönde etkilenebilir. Bu yüzden ameliyat için uygulanacak prosedürün yemek yeme konforunu çok bozmayacak şekilde seçilmesi ve hastalara cerrahi tarafından geniş destek verilmesi çok önemlidir. Biz kendi hastalarımızda uyguladığımız ‘Hızlandırılmış iyileşme protokolleri’ ile hasta konforunu artırarak, ‘liberal beslenme önerileri’ ile hastalarımızın bu süreci daha rahat geçirmesini sağlayarak ve onlara her an kendilerini koruyan ve sarmalayan bir aile içinde olduklarını göstererek bu dönemi çok daha rahat atlatmaktayız. Bu yaklaşım ile hastalarımızda ameliyat sonrası dönemde çok daha az depresyon gözlemlemekte ve mutluluk düzeyinin arttığını deneyim etmekteyiz.”

“En iyi psikolojik destek, hastaların uzman hekime rahat ulaşabilmesidir”

Doktora ulaşmanın hasta tarafından önemine değinen Prof. Dr. Aktimur, “Biz kendi protokolümüzde uyguladığımız ve çok başarılı sonuçlar elde ettiğimiz şekilde en iyi psikolojik desteğin, hastaların kendilerini ameliyat eden cerraha çok rahat ulaşabilmeleri olduğunun farkındayız. Doktorları ile olan sıkı ve pozitif bağlantıyı önceden ameliyat ettiğimiz hastalarımızla aralarında kurduğumuz aktif sosyal portallarla desteklemekteyiz” ifadelerini kullandı.