BEUN’da “Türkiye ve Avrupa Yeterlilikler Çerçevesi ve Mikroyeterlilikler” başlıklı konferans gerçekleştirildi
blank
Ihlas Haber Ajansı tarafından
25 Eylül, 2024 00:07 tarihinde yayınlandı
A+ A-

BEUN’da “Türkiye ve Avrupa Yeterlilikler Çerçevesi ve Mikroyeterlilikler” başlıklı konferans gerçekleştirildi

Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesinde (BEUN) Mesleki Yeterlilik Kurumu Yönetim Kurulu ve Kurum Başkanı Prof. Dr. Mustafa Necmi İlhan’ın konuşmacı olduğu “Türkiye ve Avrupa Yeterlilikler Çerçevesi ve Mikroyeterlilikler” başlıklı konferans gerçekleştirildi.
Sezai Karakoç Kültür Merkezinde gerçekleşen konferansa BEUN Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Şenol Hakan Kutoğlu ve Prof. Dr. Servet Karasu, BEUN Genel Sekreteri Prof. Dr. Zehra Safi Öz, akademik ve idari personel ile öğrenciler de katıldı. Konferansın açılış konuşmasında Rektör Prof. Dr. İsmail Hakkı Özölçer, günümüz dijital dünyasında eğitim ve kariyer alanında yeterliliklerin her geçen gün daha da arttığını belirterek Avrupa Yeterlilikler Çerçevesi’nin sunduğu fırsatların gençlerimizin uluslararası düzeyde rekabet etmelerinde kritik bir rol oynadığını vurguladı. Rektör Özölçer bununla birlikte Mesleki Yeterlilik Kurumunun kayda değer çalışmalarının, ülkemizin eğitim sistemini güçlendirmek ve iş gücü piyasasına nitelikli elemanlar kazandırmak açısından son derece önemli olduğuna dikkat çekerek özellikle mikroyeterliliklerin geliştirilmesi, bireylerin kısa süreli eğitimlerle spesifik beceriler kazanmasını sağlayarak istihdam süreçlerinde büyük avantajlar sunduğunu belirtti.
BEUN Rektörü Prof. Dr. İsmail Hakkı Özölçer, Yükseköğretim Kalite Kurulu tarafından iki yıl süreyle akredite edilmiş prestijli bir yükseköğretim kurulu olan Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesinin yenilikçi yaklaşımlarla birlikte öğrencilerini akademik kariyerlerinde çağın en donanımlı bireyleri olarak yetiştirmeyi hedef edindiklerini söyledi. Ayrıca uluslararasılaşmanın belirgin niteliklerinin nişanesi olan Yükseköğretim Kalite Kurulunca yetkilendirilmiş 16 akredite program ve Mesleki Yeterlilikler Kurumu tarafından Türkiye Yeterlilikler Çerçevesi Logosu almaya hak kazanan 7 program ile BEUN öğrencilerinin Avrupa ve Avrupa dışında mesleklerini icra edebileceklerini ve uluslararası tanınırlığını ortaya koyabileceklerini ifade etti.
Konuşmasının sonunda Rektör Özölçer, başta Türkiye ve Avrupa Yeterlilikler Çerçevesi ve Mikroyeterlilikler kapsamındaki engin bilgilerini sunan Başkan Prof. Dr. Mustafa Necmi İlhan olmak üzere tük akademik ve idari personel ile konferansa katılım gösteren öğrencilere teşekkürlerini sundu.
Rektör Özölçer’in açılış konuşmalarının ardından kürsüye çıkan Mesleki Yeterlilik Kurumu Yönetim Kurulu ve Kurum Başkanı Prof. Dr. Mustafa Necmi İlhan, iki sunum olarak gerçekleştirdiği konuşmalarının ilk bölümünde Mesleki Yeterlilik Kurumu ve kurumun çalışma alanlarından bahsetti. Akabinde Avrupa Yeterlilikler Çerçevesi ve Türkiye Yeterlilikler Çerçevesi’nin oluşum süreçlerine değinen Prof. Dr. Mustafa Necmi İlhan, üniversitelerin TYÇ Logolarına sahip olmalarının önemine değindi. MYK Başkanı İlhan, sunumunun ikinci bölümünde ise gerek iş dünyası gerekse akademik camia için önemli bir konu olan mikroyeterlilikler konusuna dikkat çekti. Bu sürecin Türkiye’deki ve Avrupa’daki örneklerini belirterek mikroyeterlilik sisteminin kurulması ve işletilmesi yönünde tavsiyelerde bulundu. Avrupa Yeterlilikler Çerçevesi, Türkiye Yeterlilikler Çerçevesi ve mikroyeterlilikler kapsamında kayda değer bilgiler aktaran İlhan’ın konuşması büyük beğeni topladı.
Sunum sonrasında Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İsmail Hakkı Özölçer, Mesleki Yeterlilik Kurumu ve Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Mustafa Necmi İlhan’a teşekkür belgesi takdim etti.
Konferans toplu fotoğraf çekimiyle son buldu.

YURTSEVERLER VATAN HAİNLERİYLE AYNI KEFEYE KONAMAZ
blank
Mustafa AKAY tarafından
20 Aralık, 2024 10:26 tarihinde yayınlandı
A+ A-

YURTSEVERLER VATAN HAİNLERİYLE AYNI KEFEYE KONAMAZ

MUSTAFA AKAY

DEM'in Bahçeli sosuyla demlenmiş, sözde genel başkanı Tuncer Bakırhan, bir konuşmasında, Şeyh Said, Seyit Rıza , Mazlum Doğan ve Sakine Cansız ile Deniz Gezmiş'i aynı kefeye koymuş ve demiş ki: " Şunu iyi bilsinler. Şeyh Saidler, Seyit Rızalar, Sakineler, Mazlumlar, Denizler ne yaptılarsa, Kürt Halkı da onu yapacaktır"
Şeyh Saidler, Seyit Rızalar, Sakine Cansızlar neler yapmışlar bir bakalım.
Bunların tümü tarihin tozlu sayfalarına vatan haini olarak geçmiş, Cumhuriyet karşıtı, hilafet yanlısı, İngilizlerin desteğiyle isyan çıkarmış karanlık tipler.
Ya Deniz Gezmiş?
Samsun'dan arkadaşlarıyla birlikte, " Tam Bağımsızlık için Mustafa Kemal Yürüyüşünü" yapan bir kahraman.
Ruhu tam bağımsızlık ateşiyle yanan bir devrimci. Deniz Gezmiş, ülkedeki Amerikan Üsleri’ne karşı ayaklanmış, işçi sınıfının yanında, yoksul köylünün refahı için savaşmış, 6. Filoyu kovmak için meşalesini yakmış bir efsanedir.
Bırakın bir emperyalist ülkenin işbirlikçisi olmayı, onlara diş bileyen katıksız bir yurtseverdir.
Kimsenin burnunu kanatmamış bir insan canlısıdır.
Sen, tut bunları vatan satıcılarıyla aynı kefeye koy. Bu tam anlamda tarihsel gerçeklerin de inkar edilmesidir.
İngilizlerin desteğiyle isyanlar çıkaran Şeyh Said'i ve Seyit Rıza'yı kutsamak, Cumhuriyeti yadsımaktan başka bir şey değil. Gerçi her ikisi de Cumhuriyet düşmanıdırlar.
Birisi, halifeliğin kaldırılması üzerine daha Cumhuriyet iki yaşındayken "Din elden gidiyor" yaygarasıyla aşiretleri kışkırtmış ve isyana kalkışmış bir zavallıdır. Diğeri de 1937 yılında Dersim İsyanları’nı başlatmış bir İngiliz Uşağıdır.
Şimdi, bunlar ne yaptıysa, Kürt Halkı da onu yapacakmış..
Bunun Türkçesi, "Kürt Halkı da isyan edecektir." demektir.
Haydi buyurun.
Zaten 40 yıldan beri Amerikan Uşağı olarak isyanlardansınız. Kürt-Türk, yaşlı-genç, kadın-erkek, bebe-çocuk demeden binlerce cana kıyan katiller sürüsü PKK'nın emir erisiniz.
Tuncer Bakırhan, boyundan büyük bir laf da Cumhuriyet için etmiş. Demiş ki; “CUMHURİYET HEDEFLERİNE ULAŞAMADI”
‘Cumhuriyet hedeflerine ulaşamadı, herkesin cumhuriyeti olamadı.’ , “Küçük bir azınlığın cumhuriyeti oldu. Cumhuriyet’in özü demokrasidir ancak olmadı. Yüz yıl süren cumhuriyet herkesin olmadı. Cumhuriyet’in ilk yüzyılında en çok da Kürtler büyük bir zulme uğradı. Hükümet ve iktidarlar değişse de cumhuriyet ve Kürtlerin ilişkisi bir türlü değişmiyor. İnkar ve baskı üzerine kurulu bir şekilde devam ediyor.”
O, Cumhuriyet çok şeyi başardı. En azından seni okuttu. Adam etti. Cumhuriyet, kurulduğunda neredeyse sıfır olan okuma yazma oranı şimdilerde %99'u buldu. Bu bile başlı başına bir başarıdır.
Cumhuriyet, tam bağımsızlık şiarıyla kurduğu ekonomik düzenle yurdun dört bir yanını fabrikalarla donattı.
Bölgedeki insanları feodalizmden kurtarmaya çalıştı. Okullar getirdi. Hastaneler, yollar yaptı. Birleştirici bir yolla, herkesi eşit kıldı. Sizleri, belediye başkanı, milletvekili, bakan, genelkurmay başkanı, cumhurbaşkanlığına taşıdı. Sizler, bölücüler ve gericiler, bir yandan halklar derken bir yandan ağaların marabası haline getirdiniz insanları. Ağalara karşı ağzınızı açamadınız ama Cumhuriyet'e laf atmayı ağababalarınızın desteğiyle iyi becerdiniz.
Sizler, Kürt Halkı’nı falan temsil etmiyorsunuz.
Sizler, Amerika'nın uşağısınız. Oralardan besleniyorsunuz.
Sizler, havamızı kirleten nankörlersiniz.

Görüş Bildir

blank

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.