ÖFKENİN ADRESİNDEKİ KURUM !
Devletin hiç bir kurumu, hiç bir dönemde bu kadar eleştirilmemişti. Bu kadar öfke de duyulmamıştı. Kurumlar devleti temsil eder.
Türkiye Cumhuriyeti egemen bir devlettir.
İktidarlar gelip geçici, devlet bakidir. Devlet ile hükümeti birbirine karıştırmayalım. Devlete ve kurumlarına olan güvenin sarsılmasının çok vahim sonuçları olabilir.
Bir hukuk devletinde, devletin kurumlarına talimatla iş yaptıramazsınız. Sipariş veremezsiniz. Bunu aklınızdan bile geçiremezsiniz. Devletin bürokratı, memuru iktidarların emir kulu olamaz, olmamalı.
Türkiye cumhuriyeti bir hukuk devleti olduğuna göre böyle bir ihtimal söz konusu dahi olamaz !
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Türkiye Cumhuriyeti Hazine ve Maliye Bakanlığıyla ilişkili bir araştırma kurumudur.
Türkiye İstatistik Kurumu;
ülkenin ihtiyaç duyduğu alanlarda, veri ve bilgileri derler. Gerekli istatistikleri üretir. Bunların yayım ve dağıtımını yaparak, devletin ilgili birimlerine ve kamuoyuna duyurur. TÜİK bireylerden, hanelerden, işyerlerinden araştırmalar ve sayımlar yoluyla veri toplar.
Bu günlerde devletin bu kurumuna çok büyük öfke var.
Nedeni malûm. Tüik in ortaya koyduğu enflasyon hesabı ve bu hesaba göre maaşlara yapılan zamlar. Kurumun, enflasyonu hesaplarken kayda aldığı bazı ürünlerin fiyatları vatandaşa hiç inandırıcı gelmedi. Rakamlar sosyal medyada, ortalıkta dolaşıyor. TÜİK ten herhangi bir yalanlama gelmediğine göre rakamların doğru olduğunu kabul edebiliriz.
Bu ay başında TÜİK yıllık enflasyonu yüzde 71,41 olarak açıklarken ENAG’a göre geçtiğimiz yılın aynı ayında yüzde 113,08 artış gerçekleşti. Bir başka enflasyon göstergesi olan İstanbul Ticaret Odası’nın İstanbul Ücretliler Geçinme Endeksi ise yüzde 82,14’di.
Üçü de emek harcamış, çalışmış, kılı kırk yarmış ortaya bir rakam koymuş. Hangisi doğru? Hangisine inanacağız? Bari bu 3 rakamın ortalaması alınıp , maaşlara ona göre zam yapılsaydı.
TÜİK’e yönelik tepkiler sadece bu farktan kaynaklanmıyor. Yirmi yıl boyunca enflasyona esas madde fiyatlarını TÜFE verileriyle birlikte kamuoyuna duyuran istatistik kurumu, 2022 yılının Haziran ayından itibaren 400’ü aşkın maddenin ortalama fiyatını ilan etmekten vazgeçti.
Olabilir, vardır bir bildikleri!
Buna rağmen, nasıl olduysa, TUİK'in enflasyon hesabında kullandığı madde fiyatları geçtiğimiz günlerde ortalığa saçıldı.
Ev kirası: 5.845 TL
Uzman doktor muayenesi: 34 TL
Çay-Kahve servisi: 18 TL
Ekmekarası döner: 77 TL
Zeytinyağı: 114 TL
Zeytin: 134 TL
Beyaz peynir: 147 TL
Krem peynir: 167 TL
İnternet faturası: 205 TL
Cep hattı faturası: 206 TL
Kaşar peyniri: 232 TL
Aylık yurt ücreti: 457 TL
Ev taşıma ücreti: 9.618 TL
İşte tepki çeken liste bu. Vatandaş haklı olarak; bu market neredeyse biz de oradan alışveriş yapalım diyor.
TÜİK 'e tepkiler yeni de değil. Geçmişte de tepkiler vardı. Fakat, bu defa durum farklı. Tepkiler öfke boyutunda. Devletin bir kurumunun bu kadar hedef olmasına ilk kez tanık oluyorum.
TUİK bir Devlet kurumudur. TUİK'e olan tepki neticede devletedir. Tehlikeli ve yanlış olanda budur.
Devlet ortak değerimizdir .
Devlet; toprak bütünlüğüne bağlı olarak siyasal örgütlü bir ulusun ya da uluslar topluluğunun oluşturduğu tüzel varlıktır.
Devlet, hükûmetten daha geniştir. Hükûmet ise devletin bir parçasıdır.
Devlet, devamlı ve süreklidir. Hükümetler ise gelip geçicidir
Hükûmet, devlet otoritesinin işletilmesini sağlayan bir araçtır.
Devlet, kişisel olmayan bir otoritedir.
Devlet, ortak iyiyi ve genel iradeyi temsil etmeye çalışır.
Hükümetler ideolojileri temsil eder.
Devletin memurlarının işe alınma usulleri bellidir. Devletin memuru sadece devletine bağlıdır.
Devletin memuru, hükûmetin ideolojik isteklerine duyarsız olmak zorundadır. Devlet, ortak iyiyi ve genel iradeyi temsil etmeye çalışır. Olması gereken budur.
İdeal devlet böyle olur.
Ne dersiniz? Biz ideal bir devlet yapısına sahip miyiz?
İlyas Erbay