Ihlas Haber Ajansı tarafından
03 Mart, 2024 08:24 tarihinde yayınlandı
A+ A-
Okuma Süresi: 4dk
Yorum Sayısı: 0

Adalet Bakanı Tunç: “İstikrarın yakalandığı, halkımızın alım gücünün eski seviyesini de aşacağı bir süreci hep beraber yaşayacağız”

Kastamonu’da konuşan Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, “Yerel seçimlerden sonra, seçimsiz geçecek 4 yıllık bir süreç önümüzde. İstikrarın yakalandığı, halkımızın alım gücümüzün eski seviyesini de aşacağı bir süreci inşallah hep beraber yaşayacağız” dedi.
Bir dizi programa katılmak için Kastamonu’yu ziyaret eden Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Kastamonu Ticaret ve Sanayi Odası’nda STK temsilcileri ile bir araya geldi. Programa Vali Meftun Dallı, AK Parti Milletvekili Serap Ekmekci, önceki dönem Kastamonu Milletvekili Metin Çelik, AK Parti İl Başkanı Hasan Yağcıoğlu, AK Parti Belediye Başkan Adayı Tahsin Babaş, KATSO Başkanı Oğuz Fındıkoğlu ve çok sayıda davetli katıldı.
Programda konuşan AK Parti Kastamonu Milletvekili Serap Ekmekci, bölge için Kastamonu’da bir istinaf mahkemesi yapılması talebinde bulunarak, “Türkiye yüzyılı dediğimiz bu dönemde bütün sivil toplum kuruluşlarımızla beraber Kastamonumuz için birlik olarak bakanlarımızın liderliğinde, öncülüğünde hep birlikte destan yazalım istiyorum, Kastamonumuzu Türkiye yüzyılının parlayan illerinden biri yapalım diyorum. Çünkü bu gerçekten zor bir şey değil. Birlik olursak bunu başarmamız hiç zor değil. Kastamonu’nun İstinaf Mahkemesi’ne acil bir şekilde ihtiyacı var. Sayın Bakanım, Kastamonu, Karabük, Bartın, Çankırı illerini kapsayan bir İstinaf Mahkemesi’nin kurulması, Kastamonu için olduğu kadar bölge içinde çok önemli. Bunu kaldıracak kapasitedeyiz. Hep beraber bu sivil toplum kuruluşlarımızla beraber desteklediğimiz bir istediğimiz bir talep. Bu konuda müjdelerseniz eğer çok mutlu oluruz” dedi.

“Kastamonu’nun gelişmesi, kalkınması için çalışmalarımıza devam edeceğiz”
Daha sonra konuşan Bakan Tunç, Kastamonu’nun önemli bir şehir olduğuna değinerek, “Kastamonu vatanseverlik konusunda gerek Cumhuriyet öncesinde gerek Cumhuriyet sonrasında en önemli vilayetlerden birisidir. Kastamonulu hemşehrilerimiz sadece doğdukları yerde değil, doydukları yerde de başarılı olmuşlardır, ülke ekonomisine katkı verme anlamında önemli başarılar elde etmişlerdir. Büyük şirketlerle ülkemizin istihdamına ekonomisine katkı vermeye devam ediyorlar. Kastamonumuz hükümütetimiz döneminde de çok önemli yatırımlar aldı. Ben 1980’li yıllarda burada eğitim görürken Kastamonu’nun merkez nüfusu 50 bin civarındaydı. Şimdi kamu binalarının tamamı yenilenmiş, yeni konut alanları açılmış, şehircilik konusunda özellikle Tahsin Babaş’ın belediye başkanlığı döneminde çok hamle yapıldı. Hükümetimizin önemli çalışmaları burada gerçekleştirildi. Havaalanından üniversitenin geliştirilmesine kadar çok önemli çalışmalara sahne oldu. Sayın Cumhurbaşkanımız da Kastamonu’ya çok ayrı bir değer verir, Kastamonulu çok dostları vardır. Dolayısıyla Kastamonu’nun bizim hem siyasetimizde hem de yönetimimizde ayrı bir yeri vardır. Bundan sonra da Kastamonu’nun gelişmesi, kalkınması için çalışmalarımıza devam edeceğiz” diye konuştu.

“İstikrarın yakalandığı, halkımızın alım gücümüzün eski seviyesini de aşacağı bir süreci inşallah hep beraber yaşayacağız”
Türkiye’nin son 22 yılda hedeflerine ulaşmak için kararlılıkla yoluna devam ettiğini kaydeden Bakan Tunç, “22 yıldan bu yana ülkemizi geliştirmenin, kalkındırmanın gayreti içerisinde olduk. 28 Şubat’ın yıldönümünü geride bıraktık, 90’lı yıllar çok sıkıntılı geçti. Faili meçhullerin, terörün azdırıldığı ekonomik krizlerin art arda geldiği, temel hak ve özgürlüklerin kısıtlandığı yılların arındırdından, 2000’li yılların başında ülkemizde yeni bir dönem başladı. Bu dönemde Türkiye her alanda büyümesini, gelişmesini, kalkınmasını sürdürdü, attırarak da devam ettirdi. Bu kalkınma hamlesinden rahatsız olanlar oldu. Vesayetçi anlayış, Türkiye istikrarı yakaladığında her zaman darbeye girer. Bu dönemde de girmeye çalıştı ama başarılı olamadı. Tüm engellemelere, bu darbeciyi anlayışın müdahalelerine rağmen, onları da aşarak milletimizin desteği ile Türkiye’nin gelişme ve kalkınma sürecini devam ettirdik ve devam ettirmeye çalışıyoruz. Geçmiş dönemde, özellikle 5 yılda bir pandeminin yaşanmış olması tüm dünyada ekonominin etkilenmesi, 6 Şubat’ta yaşanan depremler olumsuz etkileyen hususlardı. Ama şimdi toparlanma sürecindeyiz. Yerel seçimlerden sonra, seçimsiz geçecek 4 yıllık bir süreç önümüzde. İstikrarın yakalandığı, halkımızın alım gücümüzün eski seviyesini de aşacağı bir süreci inşallah hep beraber yaşayacağız. Siyasetimizin, yönetimimizin merkezine insanı koymaya devam edeceğiz. İnsanı yaşat ki devlet yaşasın derken, bir slogan olsun diye söylemedik. Her alanda insanımızı güçlendirmek için çalıştık. Hastanelerle, okullarla, üniversitelerle, ulaşım imkanlarından tutun her hamlemiz insanımız içindi. İnsanı yaşat ki devlet yaşasın derken, insanı güçlendirmek için eğitim politikalarına ağırlık verdik. Bütçede en fazla payı çocukların ve gençlerin yetişmesine ayırdık. Sağlığa önem verdik. Eğitimden sağlığa, sosyal politikalardan diğer alanlara varıncaya kadar insanı güçlendirmeye yönelik politikalara ağırlık verdik. Bundan sonra da vermeye devam edeceğiz ki insan, aile güçlü olsun. Aile güçlü olduğunda toplum olarak güçlü olalım” şeklinde konuştu.

“Bu güven devam ettiği müddet de Türkiye’nin aşamayacağı hiçbir zorluk yoktur”
Vatandaşların güveni sayesinde Türkiye yüzyılı için çalışmalarına devam ettiklerini kaydeden Tunç, “İstikrarlı kalkınma hamleleri ile ülkemizi tanıştırdık, geliştirmeye de devam ediyoruz. Enerjide bağımsız, savunma sanayide bağımsız, terörle mücadelede kararlı, terörün her türlüsünü temizleyerek Türkiye’yi huzurlu bir geleceğe kavuşturmanın gayreti içerisinde olduk ve olmaya devam edeceğiz. Ekonomide IMF’ye bağımlı olmayan, güçlü ülke olma noktasında çok mesafe aldık. Bundan sonra da alacağımız çok mesafe var. Dünyanın en güçlü ülkeleri arasında alma mücadelemizden ve önümüzdeki asrın Türkiye yüzyılı olabilmesi noktasındaki mücadelemizden hiçbir zaman geçmeden yolumuza devam edeceğiz. Tabii bu noktada en büyük desteği milletimizden gördük. Milletimiz hep yanımızda oldu, Sayın Cumhurbaşkanımıza güç verdi, Cumhurbaşkanımıza güvendi, o da milletimize güvendi. Bütün zorlukları bu karşılıklı güven sayesinde aşmayı başardık. Bu güven devam ettiği müddet de Türkiye’nin aşamayacağı hiçbir zorluk yoktur. İnşallah önümüzdeki yerel seçimlerde de şehirlere değer katan belediye başkanları seçildikten sonra hükümetle, bakanlarla, milletvekilleriyle uyumlu belediye başkanları seçildiğinde o şehirlerin daha çok projeye sahne olduğunu, daha çok geliştiğini, hükümetin eşit bir şekilde dağıttığı, uyum sayesinde kafa kafaya verilmesinin daha çok güzel eserlere sahne olacağını göreceğiz” ifadelerini kullandı.
Programın ardından Bakan Tunç, Kastamonu il merkezinde esnafları ziyaret ederek vatandaşlarla sohbet etti.

blank
Ihlas Haber Ajansı tarafından
11 Nisan, 2025 00:22 tarihinde yayınlandı
A+ A-
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin: “Türkiye genelinde derslik başına düşen öğrenci sayısı 20’li rakamlarda”

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, "Bir seferberlik şuuruyla 20 yılda Türkiye’nin tamamında milletlerarası göstergelerin üstünde bir sayıya erişmemiz sağlandı. Şu an Türkiye genelinde derslik başına düşen öğrenci sayısı, kademelere nazaran farklılık göstermekle birlikte 20’li rakamlarda" dedi.
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, Çorum temasları çerçevesinde Çorum Valiliği’ni ziyaret etti. Vali Ali Çalgan ile bir ortaya gelen Bakan Tekin, Çorum’daki çalışmalar ve yatırımlarla ilgili istişarelerde bulundu. Bakan Tekin daha sonra Çorum Valiliği’nde düzenlenen Vilayet Eğitim Kıymetlendirme Toplantısı’na katıldı. Toplantının akabinde açıklamalarda bulunan Tekin, Türkiye’nin son 20 yılda sınıf başına düşen öğrenci sayısı ve öğretmen başına düşen öğrenci sayısı istatistiklerinde dünya istatistiklerinin üzerinde bir sayıya ulaştığına dikkat çekti.
Büyük bir sorumlulukla çalıştıklarını belirten Bakan Tekin, "Türkiye’de eğitim ve öğretimin fiziki ve teknolojik alt yapısıyla ilgili son 20 yılda yapılanlar taraflı, tarafsız herkes tarafından takdir ediliyor. Yalnızca içeride değil, milletlerarası raporlarda da bu manada övgü dolu tabirlere yer veriliyor. Bundan 20 yıl evvel Türkiye’deki derslik, öğretmen sayısı ve öğretmen ile derslik başına düşen öğrenci istatistiklerine baktığımızda 20 yıl içerisinde Bakanlığımızın yaptığı hizmetler milletlerarası raporlarından övgüyle bahsedilen raporlar haline dönüşmüş durumda. Bu manada emeği geçen herkese teşekkür ediyoruz. Ulusal Eğitim Bakanlığı’nın yaptığı işler tabiatı gereği toplumun tamamını ilgilendiriyor ve toplumun tamamının sorumluluk üstlenmesi gereken bahisler. Bu çerçevede baktığımızda biz de ağır bir hayırsever takviyesiyle çalışıyoruz. Bu fiziki altyapının geliştirilmesi konusunda bize takviye olan hayırseverlerimize, lokal idarelerimize, meslek örgütlerine STK örgütlerine, mülki yönetim amirliklerine şükranlarımızı sunuyoruz. Bir seferberlik şuuruyla 20 yılda Türkiye’nin tamamında memleketler arası göstergelerin üstünde bir sayıya erişmemiz sağlandı. Şu an Türkiye genelinde derslik başına düşen öğrenci sayısı, kademelere nazaran farklılık göstermekle birlikte 20’li sayılarda. Bu çok kıymetli bir sayı. Öğretmen başına düşen öğrenci sayısına baktığımızda, o da memleketler arası göstergelerin üstünde. O noktada da çok değerli bir yerdeyiz. Çalışan öğretmenlerimizin yüzde 80’i son 20 yılda atanmış arkadaşlarımız. Bunların hepsi hoş şeyler. Birebir vakitte okullarımızın tamamı internet ağı, internet erişim hizmetine sahip durumda. Dersliklerimizin neredeyse tamamında etkileşimli tahtalarımız var. Etkileşimli tahtalarla bir arada EBA dediğimiz dünyanın en büyük eğitim portalına çocuklarımız erişip nitelikli, dünyanın birçok noktasında kullanılan eğitim ve öğretim oranlarına, teknolojik araçların kullanımına sahip olmuş durumdalar. Tüm bu imkanların sunulmasına takviye olan başta Sayın Cumhurbaşkanımız olmak üzere herkese teşekkür ediyoruz" dedi.
Çorum’daki Ulusal Eğitim Bakanlığı’nın çalışmalarına değinen Bakan Tekin, "Çorum’da da Türkiye ortalamalarının üstünde bir ortam gördük. Temel eğitim seviyesinde derslik başına düşen öğrenci sayısı 17. Bu çok âlâ bir sayı Ortaöğretimde de derslik başına düşen öğrenci sayısı 17. Münasebetiyle bu Türkiye ortalamasıyla kıyaslandığında çok uygun bir sayı Öğretmen başına düşen öğrenci sayısında ise ilkokul seviyesinde 16, ortaokul seviyesinde 11, ortaöğretim seviyesinde de 10. Bu da hem Türkiye ortalaması hem de genel geçer memleketler arası istatistikler açısından kıymetli bir rakam" diye konuştu.

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.