Karabük Postası tarafından
07 Aralık, 2023 13:49 tarihinde yayınlandı
A+ A-
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

Karabük Küçülüyor..!

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2022 yılı il bazında gayrisafi yurt içi hasıla verisini açıkladı. İl bazında Gayri Safi Yurtiçi Hasılatı verilerine göre, kişi başı gelirde ilk sırada Kocaeli, son sırada Van yer aldı. 2022'de en yüksek oranlı ekonomik büyüme Antalya'da, en yüksek oranlı küçülme Karabük'te oldu.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2022 yılı il bazında gayrisafi yurt içi hasıla verisini açıkladı. İl düzeyinde cari fiyatlarla GSYH hesaplamalarına göre; 2022 yılında İstanbul 4 trilyon 564 milyar 280 milyon TL ile en yüksek GSYH'ye ulaştı ve toplam GSYH'den yüzde 30,4 pay aldı. İstanbul'u, 1 trilyon 329 milyar 810 milyon TL ve yüzde 8,9 pay ile Ankara, 972 milyar 238 milyon TL ve yüzde 6,5 pay ile İzmir izledi. İl düzeyinde GSYH hesaplarında son üç sırada 11 milyar 288 milyon TL ile Tunceli, 10 milyar 539 milyon TL ile Ardahan ve 8 milyar 287 milyon TL ile Bayburt yer aldı. GSYH'den en yüksek payı alan ilk beş il, 2022 yılında toplam GSYH'nin yüzde 53,9'unu oluşturdu. Kocaeli, kişi başına GSYH'de 2022 yılında 302 bin 772 TL ile ilk sırada yer aldı Kişi başına GSYH'de 2022 yılında, Kocaeli 302 bin 772 TL ile ilk sırada yer aldı. Kocaeli'ni, 287 bin 524 TL ile İstanbul ve 253 bin 501 TL ile Tekirdağ izledi. İl düzeyinde kişi başına GSYH hesaplamalarında, 64 bin 416 TL ile Şanlıurfa, 55 bin 296 TL ile Ağrı ve 54 bin 272 TL ile Van son üç sırada yer aldı. Kişi başına GSYH, 2022 yılında on dört ilde Türkiye ortalamasının üzerinde gerçekleşti. İstanbul, ‘tarım, ormancılık, balıkçılık’ ve ‘diğer hizmet faaliyetleri’ hariç, tüm faaliyetlerde en yüksek payı aldı GSYH'yi oluşturan faaliyetler incelendiğinde; 2022 yılında cari fiyatlarla GSYH'den en yüksek payı alan İstanbul, tarım sektörü ve diğer hizmet faaliyetleri hariç, tüm faaliyetlerde de ilk sırada yer aldı. Bilgi ve iletişim faaliyetleri toplamı içinde İstanbul'un aldığı pay yüzde 65,4, finans ve sigorta faaliyetleri toplamından aldığı pay yüzde 59,0, mesleki, idari ve destek hizmet faaliyetleri toplamından aldığı pay yüzde 46,7, hizmetler sektörü toplamından aldığı pay yüzde 41,5, inşaat sektörü toplamından aldığı pay yüzde 32,6 olarak gerçekleşti. Konya yüzde 6,2 pay ile tarım, ormancılık, balıkçılık sektöründe 81 il içinde ilk sırada yer alırken, Ankara yüzde 43,4 pay ile diğer hizmet faaliyetlerinde ilk sırada yer aldı. İstanbul'un toplam GSYH'si içinde en yüksek payı yüzde 36,5 ile hizmetler sektörü aldı İstanbul, 2022 yılında hizmetler sektörü toplamından yüzde 41,5 pay alırken, ilin toplam GSYH'si içinde hizmetler sektörünün payı yüzde 36,5 olarak gerçekleşti. İstanbul'un toplam GSYH'si içinde sanayi sektörü yüzde 19,3 pay ile ikinci sırada, mesleki, idari ve destek hizmet faaliyetleri yüzde 7,0 pay ile üçüncü sırada yer aldı. Zincirlenmiş hacim endeksiyle GSYH, 26 ilde, bir önceki yıla göre Türkiye ortalamasının üzerinde büyüdü Yıllık GSYH, zincirlenmiş hacim endeksiyle 2022 yılında bir önceki yıla göre yüzde 5,5 artarken, 26 ilde Türkiye ortalamasının üzerinde artış gerçekleşti. Bir önceki yıla göre 2022 yılında en yüksek artış gösteren ilk üç il sırasıyla yüzde 21,8 değişim oranı ile Antalya, yüzde 21,4 ile Kırşehir ve yüzde 17,0 ile Kilis oldu. Bir önceki yıla göre en yüksek azalış gösteren üç il ise sırasıyla yüzde 9,4 ile Artvin, yüzde 9,5 ile Erzincan ve yüzde 11,0 değişim oranı ile KARABÜK oldu. İstanbul yüzde 2,46 ile, 2022 yılı Türkiye GSYH büyümesine (yüzde 5,5) en fazla katkı sağlayan il oldu Yıllık GSYH'nin, zincirlenmiş hacim endeksiyle bir önceki yıla göre yüzde 5,5 artışına en fazla katkı veren il, yüzde 2,46 ile İstanbul oldu. İstanbul'u yüzde 0,65 ile Antalya ve yüzde 0,55 ile Ankara izledi. Yıllık GSYH büyümesine 2022 yılında negatif yönlü katkı veren illerin başında yüzde 0,03 ile Osmaniye, yüzde 0,03 ile Elazığ, yüzde 0,06 ile Hatay yer aldı.  
blank
İsmail AKCA tarafından
10 Nisan, 2025 01:38 tarihinde yayınlandı
A+ A-
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

BİZE 3 NİSAN YETER..!

Uzun zamandır alışkın değildi bu şehir sazlı sözlü 3 Nisan kutlamalarına,

Yabancılaştık bu tür kutlamalara ama hatırlayacağız yeniden böyle etkinlikleri, birlikte eğlenmeyi ve bu durumu gelenek haline getirmeyi.

Şehrin sahipsizliği ve eşraf yokluğu hep konuşulur, yazılır, çizilir. Bu şehrin ekmeğini yiyen, suyunu içen, havasını soluyan ve ben Karabüklüyüm diyen bir halkın şehir olma savaşını görmek isterdik. Lakin maalesef henüz görebilmiş değiliz o arzuyu, isteği, hevesi.

Yine de, Teşekkürler Özkan Başkan…

Türkiye’de ağır sanayinin odak noktası Karabük Demir Çelik İşletmelerinin ve şehrin kuruluşunun yıldönümünü belleğine yerleştiremeyen Karabük, Karabüklüler gününü nasıl kutlayacak anlamış değilim.

Ticaret ve Sanayi Odasındaki toplantıda Vali Mustafa Yavuz’un önerisi ile 7 Ağustos günü Karabüklüler günü olarak kabul edilmiş, çok tuhaf!

Bana kalsa özentiden başka bir şey değil…

Ağustos ayı nereden çıktı ayrı mesele, o tarihte bu şehirde kimi bulacaksında bu günü Karabüklüler günü olarak kutlayacaksın ayrı mesele.

Şunu diyorsanız belki anlarım, Karabüklüler Günü şehirde değil de sosyal medyada kutlansın, sanal kutlansın, halk katılmasa da olur, o da başka bir garabet.

3 Nisan her platformda Karabük ve Kardemir’in kuruluş günü olarak kabul edildiğine göre, ayrıca bir başka tarihte Karabüklüler gününe ne gerek var? Şayet illa Karabüklüler Günü diye bir gün kutlamak istiyorsanız buyurun 3 Nisan’da kutlayalım.

Bu plaka merakı nereden geliyor. Tuhaf..!

Bakın bizim bir Üniversitemiz var.

Bu şehrin üniversitesi ve bünyesinde binlerce öğrenci ve öğretmeni barındıran Karabük’ün bacasız fabrikası.

Bu sözüm, bu şehri ve üniversiteyi şekilden şekle sokan bir zihniyete dur demek yerine alkış tutan ve susanlaradır, bana dokunmayan yılan bin yaşasın diyenleredir.

Bu şehre, bu şehrin halkına, değerlerine dil uzatanlara sessiz kalanlar, bu şehrin dilsiz şeytanlarıdır.

Karabük Üniversitesi şehir merkezine bir fakülte açma kararı aldı.

Karabük Belediye Başkanı Özkan Çetinkaya ile Rektör Fatih Kırışık inisiyatif alarak şehir merkezine fakülte ya da fakülteler kurma kararı aldı. Tartışılabilir lakin bizce güzel karar, günden güne ölüp giden şehri canlandırabilir.

Eften-püften işlerle uğraşacağınıza şehrin ağır abilerini bir araya getirip şehir merkezini canlandırın. Öğrenciyi şehir merkezine çekecek projeler üretin, şehir bambaşka bir havaya bürünsün, cıvıl cıvıl, rengarenk görüntüler ortaya çıksın.

Safranbolu önümüzde en güzel örnektir.

Bir Sağlık Meslek Yüksekokulu Üniversite kampüs alanına geri gidiyor diye ilçe ayağa kalktı, şehrine sahip çıkıyor.

Neden..?

Esnafın en önemli gelir kapısından biri kapanmasın diye.

Peki biz ne yapıyoruz..?

İpe sapa gelmez işlerle uğraşmaktan şehre faydası olacak asıl konulara değinmiyoruz, değinemiyoruz..!

Ne 3 Nisan’da, ne 23 Nisan’da, ne 19 Mayıs’ta, ne 30 Ağustos’ta, ne de 29 Ekim’de yapılan törenlerde zoraki katılan protokol ve öğrencilerin haricinde kimseler olmuyor, halkı bu tür etkinliklere çekemiyoruz.

Lütfen kendimizi kandırmayalım.

Allah aşkına boş işlerle uğraşmayalım,

Bu şehir ve bu şehrin insanı için neler yapabiliriz bunu konuşalım, buna kafa yoralım.

Yaygın basında “3 Nisan Sanayi Günü” değerlendirmesi yapılıyor,

Çok güzel, ama

Bu şehrin üniversitesini düşürdüğümüz hale bir bakmamız gerekmiyor mu?

Dün, Burhanettin Uysal vardı, Refik Polat vardı.

Bugün Fatih Kırışık var

Yarın o da gider. Karabük Üniversitesi kalır.

Bu şehrin kıymetini ve değerlerini bilmek lazım…

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.