Karabük Haber Postası Karabük Haber Postası

Hem Bordro Yaktılar, Hem de Isındılar

Gündem Yayın: 15.01.2015 15:32
Yazar:
Hem Bordro Yaktılar, Hem de Isındılar

Türkiye Kamu-Sen’e bağlı sendika üyeleri maaş zamlarını protesto ederek, maaş bordrolarını yaktılar, ardından da ateşin etrafında ısındılar.
Öğle saatlerinde Karabük Belediyesi önünde toplanan Türkiye Kamu-Sen’e bağlı çeşitli iş kollarındaki sendikalara üye memurlar, hükümetin 2015 yılı için memur ve emeklilere verdiği maaş zammını protesto etti. Burada konuşan Türk Sağlık – Sen Karabük Şube Başkan Yardımcısı Ali Ünal, 2014 yılında maaşlara yapılan 123 liralık zammın; ortalama memur maaşında yüzde 5,2; en düşük memur maaşında yüzde 7,2; mühendis maaşında yüzde 3,7; avukat maaşında yüzde 4; doktor maaşında yüzde 3 artış anlamına gelmesine karşın yıllık enflasyonun yüzde 8,17 olduğunu ve buna göre 2014 yılında aylık olmak üzere, bir doktor 182 lira, mühendis 175 lira, avukat 156 lira, imam 69 lira, hemşire 56, düz memur 42, şoför 36, 15inci derecenin 1inci kademesindeki hizmetlinin ise, 24 lira enflasyon nedeniyle zarara uğradığını söyledi.
Ünal, “Geçtiğimiz yıl, bizleri 123 liraya mahkûm edenler, bu yıl da yüzde 3+3’e mahkûm ediyorlar. Memurları enflasyonun altında ezdiniz; biliniz ki, memurlar bir darbeyi daha kaldıramaz. Ekonomi iyi yolda, istikrar sürüyor, enflasyon düşüyor masalı, çarşı pazardaki gerçek fiyatlarla kâbusa döndü. Hükümet, her yıl hedef enflasyonu bilinçli olarak düşük göstererek memurlarımızı düşük ücret artışına mahkûm ederken, milletimizi zorunlu harcamalarında dahi enflasyon canavarına teslim ediyor. İktidar, 10 yıldır hiçbir enflasyon hedefine ulaşamadı. Bütün hesaplarında yanıldı. Bu yıl da enflasyon hedefi tutmayacak. Geride kalan sürede, bir zamanlar fakirin yemeği olan kuru fasulye, pilav lüks gıda maddesi haline geldi. Kırmızı etin yalnızca adı kaldı. Sebze, meyve el yakıyor. Bugün memurlarımız sözde zamlı maaşlarını aldılar ve acı gerçekle bir kez daha yüzleştiler. Biz, Türkiye Kamu-Sen olarak 2013 Ağustos’undan beri, gerçekleri dile getiriyoruz. İmzalanan toplu sözleşmenin defolu olduğunu, memurların haklarının gasp edildiğini ifade ediyoruz. Malum konfederasyon ise 123 lirayı, yüzde 3+3 zammı anlata anlata bitiremiyor. Gerçekler ortada; 2014 memurlarımız ve emeklilerimiz için kara bir yıl odu. 2015 daha da zor olacak.
Şimdi malum konfederasyon, iktidarın arkasına saklanmış, Başbakan’a perde arkasından sufle yapıyorlar, Başbakan da “Memurlara %17 zam yaptık” diyor. Maliye Bakanı’na sufle yapıyorlar, Maliye Bakanı, “Memura 8,5 zam yaptık; zam işini abarttık” diyor. Sözde yetkili konfederasyonun 1,5 yıldır, memur maaşları ile ilgili bir tek açıklama yaptığını görmedik. Allah için çıkıp da Başbakan’ı; Maliye Bakanı’nı dahi düzeltmediler. “Hayır, bizim imza attığımız maaş artışı, ortalama memur maaşına %5,2 zam demek.” diyemediler. Bunlar, %12 ek zam talebimize de karşı çıktılar. Sanırsınız, bunlar memur sendikası değil de Maliye Bakanlığı yetkilisi. Biz istiyoruz, herkesten önce onlar karşı çıkıyor. Ama iş konuşmaya geldiğinde, sendikacıyız diye ortalıkta dolaşıyorlar. Lafla peynir gemisi yürümez.Yalanla hiç yürümez. Artık memurlar da gerçeği görmelidir: Bunların sendikacılık gemisi yalanla, lafla yürümüyor. Gemi su alıyor; 2015 yılında batacak ama kendileriyle birlikte memurları da batıracaklar. Memurlar adına bir tek açıklamaya imza atmayanlar, Memuru unutup, yolsuzluğa, hırsızlığa destek verenler, Bir yılda ailenin zorunlu harcamaları 403 lira artmışken, 123 lira zamma “Evet” diyenler, Hizmetlileri yok sayanlar, 4/C’lilere; vekil ebe, hemşire, imam ve aile sağlığı elemanlarına üvey evlat muamelesi yapıp kadroya geçirmeyenler, öğretmeni, akademisyeni, sağlık çalışanını, maliyeciyi, adliye çalışanını unutanlar, Postacıya, ormancıya, belediye çalışanına, diyanet çalışanına kör bakanlar, Emeklileri, ek gösterge sorunlarını, ek ödeme sorunlarını, fazla mesaileri, döner sermayeleri bir kenara bırakıp, 2 gün içinde memuru masada satıp kaçanlar, “Ben sendikacıyım” diyemezler. “Milli iradeye saygı” kisvesi altında, milletin kaynaklarını sömürenlere yardım ve yataklık eden ama memurun iradesini yerle bir edenler, “Sendikacıyım” diyemezler. Bunlar olsa olsa, yancı, yalancı olurlar. Millete ait değerleri atıp, satıp peşkeş çekenler, Arazileri, ormanları, madenleri yakıp, yıkıp yok edenler, Milyonlarca vatandaşın hakkını çalıp, çırpıp iç edenler, Çalışmadan zengin olma hevesiyle, memurların alın terini gasp edenler, Mevki, makam ve siyasi çıkarları uğruna kamu görevlilerini masada satanlar, Şu soğuk günlerde evinde battaniyeyle ısınmaya çalışanların, ellerini otomobil egzozlarında ısıtanların, soğuktan donan bebeklerin ahını aldılar. Bunlar elbette yalan söyleyecekler, suçlarını, hesap bilmezliklerini kapatmaya çalışacaklar. İş bilmeyen, sözde sendikaların, iktidarla el birliği yapıp, memurlara verdiği zararı, bizzat yaşayarak görüyoruz. Bir yıl sonrasını dahi göremeyen ve memurların kazanılmış haklarını bile savunmaktan aciz bir konfederasyonun, 2 milyon 600 bin kamu görevlisi ile 1 milyon 900 bin dolayındaki emekliyi temsil edemediği açıktır. Bizim, memurların zarara uğramaması hassasiyetiyle yaptığımız haberlerden dahi kendilerine paye çıkararak Türkiye Kamu-Sen’i suçlamaya çalışanlar, memurları uğrattıkları zararın hesabını vermek, pişkinliklerinin bedelini ödemek zorundadırlar. Artık memurlarımızın, gözlerini bile kırpmadan haklarını gasp eden bu zevatı, silkinip, sırtından atma vakti çoktan gelmiştir. 2015 yılının yeni bir toplu sözleşme sürecine sahne olacağı düşünüldüğünde, memurlarımızın bugünkü kayıplarının ve ellerinden uçup giden 730 günün hesabını yaparak sendikal taraflarını belirlemeleri, hayati derecede önem kazanmıştır. İktidar, sarı sendika işbirliği, 730 günümüzü cehenneme çevirmiştir. Memurlarımızın artık kaybedecek, feda edecek, heba edecek bir tek günü dahi kalmamıştır. Bu bakımdan, memur ve emeklilerin kayıplarının telafisi hayati derecede önemlidir. Biz, %12 ek zam talebimizi sonuna kadar dile getireceğiz. Biz, memurlarımızın haklarını sonuna kadar müdafaa edeceğiz. Biz, gerçekleri, her şeye rağmen, her platformda, her ortamda söyleyeceğiz. Milyonlarca memurun, emeklinin, masumun hakkını yiyenler, ek zam talebimize herkesten önce itiraz eden, hesap bilmez sözde sendikalar, yüzleri kızarmadan, “Memura %17 zam yaptık” yalanını söyleyenler ise, yarattıkları ekonomik yangının ateşini, milyonlarca memurun bordrolarında görecekler. Ay sonunu getiremeyen, borç batağında çırpınan, masada pazarlanan milyonlarca memurun, bordrosundan yükselen bu ateş, hem bu dünyada, hem öteki dünyada yalancıları, arsızları ve memur pazarlamacılarını saracaktır” dedi.

Paylaş:

Görüş Bildir

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

Torpille bomba düzeneği kuran genç adliyeye sevk edildi

Gündem Yayın: 03.05.2024 04:48
İhlas Haber Ajansı
Torpille bomba düzeneği kuran genç adliyeye sevk edildi

Zonguldak’ın Ereğli ilçesinde, eski kız arkadaşının sevgilisinin aracına torpil ile bomba düzeneği kurduğu iddiasıyla gözaltına alınan Serdar E., emniyetteki işlemlerinin ardından Karadeniz Ereğli Adliyesi’ne sevk edildi.

İlçede yaşayan Batuhan Y.’nin babası, oğluna ait park halindeki aracı yağ kaçırdığı için Kışla Sanayi Sitesi’ne götürmüş, burada yapılan incelemede aracın altına torpil ile bomba düzeneği kurulduğu tespit edilmişti. Düzeneği kurduğu gerekçesiyle gözaltına alınan Serdar E.’nin emniyetteki işlemleri tamamlandı.

Eski kız arkadaşının sevgilisinin aracına bomba düzeneği kuran ve mühendislik mezunu olduğu öğrenilen Serdar E., ifadesinin alınmasının ardından Karadeniz Ereğli Adliyesi’ne sevk edildi.

“Patlasaydı dükkan bile havaya uçabilirdi”

Sahibinin yağ kaçağı şikayetiyle getirdiği aracın altına baktığında bomba düzeneğini fark ettiğini anlatan usta Ercan Yılmaz, düzeneğe yağ döküldüğünü söyleyerek şöyle dedi:

“Aracı bana müşterim getirdi. Yağ kaçırıyor şikayetiyle geldi. Aracı kaldırdım, yağ damlaması vardı. O anda üstten bir parça olduğunu tespit ettik. Far beyni zannettik. Tekrar baktığımızda iki torpil şeklinde fünyesi olduğunu, uzaktan kumandalı bomba şeklinde gördük. Parçayı alıp dışarı bıraktık. Arabanın sahibi polis ekiplerine haber verdi. Araç sahibi de şok tepki verdi. Gerekli yerlere bildirdiler. Yanık yağ da dökmüş muhafazanın üzerine. Yağ kaçağı falan yok. Isınmadan dolayı ateşleyeceğini düşünüyoruz. Patlasaydı sonuçta burada benzin boruları geçiyor. Büyük bir sıkıntıdan kurtulduk. Dükkan bile havaya uçabilirdi.”