Karabük Postası tarafından
21 Şubat, 2023 15:13 tarihinde yayınlandı
A+ A-
Okuma Süresi: 1dk
Yorum Sayısı: 0

Safranbolu’da 20 Bin Tohum Toprakla Buluşacak

Safranbolu Belediyesi Park ve Bahçeler Müdürlüğü Uygulama ve Üretim Birimi kendini yenilemeye ve büyütmeye devam ediyor. Belediye Başkanı Elif Köse’nin ‘Üreten Belediye’ mottosu ile yola çıkan ve kuruluşundan bu yana binlerce tohumu ve fidanı toprakla buluşturan birim bu yıl 20 bin maniye tohumunu yine üretime sunacak. "TÜKETEN DEĞİL, ÜRETEN BELEDİYE" Konu ile ilgili bir açıklama yapan Safranbolu Belediye Başkanı Elif Köse, “ Burada amacımız verimli topraklara sahip Safranbolu’muzda hem belediyemiz bütçesine katkı sağlamak hem de üreterek vatandaşımıza da örnek olmak. Özellikle son yıllarda neredeyse köylerimizde bile üretimin durduğu bir zamanda biz buna dur demek istedik ve güzel bir adım atarak seramızı kurduk. Çok şükür her geçen gün büyüyor ve gelişiyoruz. Tüketen Değil Üreten Belediye olarak çalışmalarımıza devam ediyoruz ” dedi. Üretimin yalnızca maniye ile sınırlı olmadığını sözlerine ekleyen Başkan Köse, “Hemen her türlü sebzeden verim alıyoruz. İhtiyaç sahibi vatandaşlarımıza sıcak aş pişiyor, Sosyal Tesisimizde kullanılıyor. Bununla birlikte güzel bir tohum bankası da şu an müdürlüğümüz tesislerinde. Burada 150’nin üzeninde tohum çeşidi saklanıyor” diye konuştu. Tüm bunların yanı sıra çeşitli il ve ilçelerden de tohumların getirildiğini ifade eden Başkan Elif Köse, Çanakkale -Ayaş domatesi, çardak domatesi -Denizli -patlıcan, köstekli fasülye, domates, endize börülcesi, Mersin Mezitli - bakla , Macaristan domatesi, Siirt - Sarı karpuz, Mersin kök kereviz gibi ürünlerinde yetiştirileceğini, bu yıl birimde hazır olan 20 bin maniye tohumunun bir kısmının yine Safranbolulu vatandaşlarla paylaşılacağını söyledi. (Halil Kızılyer)

blank
İsmail AKCA tarafından
10 Nisan, 2025 01:38 tarihinde yayınlandı
A+ A-
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

BİZE 3 NİSAN YETER..!

Uzun zamandır alışkın değildi bu şehir sazlı sözlü 3 Nisan kutlamalarına,

Yabancılaştık bu tür kutlamalara ama hatırlayacağız yeniden böyle etkinlikleri, birlikte eğlenmeyi ve bu durumu gelenek haline getirmeyi.

Şehrin sahipsizliği ve eşraf yokluğu hep konuşulur, yazılır, çizilir. Bu şehrin ekmeğini yiyen, suyunu içen, havasını soluyan ve ben Karabüklüyüm diyen bir halkın şehir olma savaşını görmek isterdik. Lakin maalesef henüz görebilmiş değiliz o arzuyu, isteği, hevesi.

Yine de, Teşekkürler Özkan Başkan…

Türkiye’de ağır sanayinin odak noktası Karabük Demir Çelik İşletmelerinin ve şehrin kuruluşunun yıldönümünü belleğine yerleştiremeyen Karabük, Karabüklüler gününü nasıl kutlayacak anlamış değilim.

Ticaret ve Sanayi Odasındaki toplantıda Vali Mustafa Yavuz’un önerisi ile 7 Ağustos günü Karabüklüler günü olarak kabul edilmiş, çok tuhaf!

Bana kalsa özentiden başka bir şey değil…

Ağustos ayı nereden çıktı ayrı mesele, o tarihte bu şehirde kimi bulacaksında bu günü Karabüklüler günü olarak kutlayacaksın ayrı mesele.

Şunu diyorsanız belki anlarım, Karabüklüler Günü şehirde değil de sosyal medyada kutlansın, sanal kutlansın, halk katılmasa da olur, o da başka bir garabet.

3 Nisan her platformda Karabük ve Kardemir’in kuruluş günü olarak kabul edildiğine göre, ayrıca bir başka tarihte Karabüklüler gününe ne gerek var? Şayet illa Karabüklüler Günü diye bir gün kutlamak istiyorsanız buyurun 3 Nisan’da kutlayalım.

Bu plaka merakı nereden geliyor. Tuhaf..!

Bakın bizim bir Üniversitemiz var.

Bu şehrin üniversitesi ve bünyesinde binlerce öğrenci ve öğretmeni barındıran Karabük’ün bacasız fabrikası.

Bu sözüm, bu şehri ve üniversiteyi şekilden şekle sokan bir zihniyete dur demek yerine alkış tutan ve susanlaradır, bana dokunmayan yılan bin yaşasın diyenleredir.

Bu şehre, bu şehrin halkına, değerlerine dil uzatanlara sessiz kalanlar, bu şehrin dilsiz şeytanlarıdır.

Karabük Üniversitesi şehir merkezine bir fakülte açma kararı aldı.

Karabük Belediye Başkanı Özkan Çetinkaya ile Rektör Fatih Kırışık inisiyatif alarak şehir merkezine fakülte ya da fakülteler kurma kararı aldı. Tartışılabilir lakin bizce güzel karar, günden güne ölüp giden şehri canlandırabilir.

Eften-püften işlerle uğraşacağınıza şehrin ağır abilerini bir araya getirip şehir merkezini canlandırın. Öğrenciyi şehir merkezine çekecek projeler üretin, şehir bambaşka bir havaya bürünsün, cıvıl cıvıl, rengarenk görüntüler ortaya çıksın.

Safranbolu önümüzde en güzel örnektir.

Bir Sağlık Meslek Yüksekokulu Üniversite kampüs alanına geri gidiyor diye ilçe ayağa kalktı, şehrine sahip çıkıyor.

Neden..?

Esnafın en önemli gelir kapısından biri kapanmasın diye.

Peki biz ne yapıyoruz..?

İpe sapa gelmez işlerle uğraşmaktan şehre faydası olacak asıl konulara değinmiyoruz, değinemiyoruz..!

Ne 3 Nisan’da, ne 23 Nisan’da, ne 19 Mayıs’ta, ne 30 Ağustos’ta, ne de 29 Ekim’de yapılan törenlerde zoraki katılan protokol ve öğrencilerin haricinde kimseler olmuyor, halkı bu tür etkinliklere çekemiyoruz.

Lütfen kendimizi kandırmayalım.

Allah aşkına boş işlerle uğraşmayalım,

Bu şehir ve bu şehrin insanı için neler yapabiliriz bunu konuşalım, buna kafa yoralım.

Yaygın basında “3 Nisan Sanayi Günü” değerlendirmesi yapılıyor,

Çok güzel, ama

Bu şehrin üniversitesini düşürdüğümüz hale bir bakmamız gerekmiyor mu?

Dün, Burhanettin Uysal vardı, Refik Polat vardı.

Bugün Fatih Kırışık var

Yarın o da gider. Karabük Üniversitesi kalır.

Bu şehrin kıymetini ve değerlerini bilmek lazım…

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.