Karabük Haber Postası Karabük Haber Postası

Grip Salgını Aktarlara İlgiyi Artırdı

Gündem Yayın: 16.12.2022 10:49
Yazar:
Grip Salgını Aktarlara İlgiyi Artırdı

Kış mevsimi ile birlikte grip vakalarındaki artış nedeniyle vücut direncini artırmak ve hastalıklardan korunmak isteyen vatandaşlar çareyi aktarlarda satılan şifalı bitkilerde aramaya başladı.

Karabük’te gribal enfeksiyon salgının artmasıyla ve kış mevsimi nedeniyle halkın, bitkisel ürünlere ilgisi arttı.
Covid-19 salgınının ardından havaların soğumasıyla artan gribal enfeksiyona yakalanan vatandaşlar aktarlara yöneldi. Kışın özellikle bitkisel ürünler tüketmeyi tercih eden vatandaşlar öksürük için de içerisinde zencefil, zerdeçal, tarçın ve çörek otu gibi ürünlerin yer aldığı özel yapım macunları tercih ediyor.
Konuyla ilgili konuşan aktar Harun Akbulut, son günlerde hem yetişkinlerde hem çocuklarda ciddi anlamda bir salgın söz konusu olduğunu belirterek, “Özellikle gelen şikayetler arasında öksürük, ciğerlerde hırıltı, vücutta kırgınlık ve boğaz yollarında enfeksiyon çok fazla yer almaya başladı. Şu an hem Covid-19 hem normal grip hem de çocuklarda RSV dediğimiz virüs var. Çocuklar okulda virüsü kaparak eve geliyor. Evde de yetişkinlerde halsizliğe neden oluyor. Maskelerin atılması ile beraber de insanlar daha fazla iç içe oldukları için de bu virüsler yayılmaya başladı” dedi.
“ÇOCUKLARIN ÖKSÜRÜKLERİ İÇİNSE ÖZEL MACUNLARIMIZ VAR”
Vatandaşların hastalıklardan korunmak için genelde zencefil, zerdeçal, havlıcan, tarçın ve çörek otunu keçiboynuzu ve dut pekmezi ile beraber tükettiklerini ifade eden Akbulut, “Çocuklarda arı sütü, bal, polen ve propolis gibi vücut direncini arttıracak, bağışıklık güçlendirecek, okula gittikleri zaman hastalığa minimum derecede fırsat verecek ürünler tüketiliyor. Çocukların öksürükleri içinse özel macunlarımız var. Bunların da üst solunum yollarını rahatlatması, gece uykusunda hırıltıyı dindirmesi, öksürüğü kesmesi ve ufak tefek balgam söktürmesi gibi konularda kullanılan ürünlerimiz var” diye konuştu.
Çocuklar için yapılan macunların içerisindeki ürünlerden bahseden Akbulut, “Ağırlıklı olarak keçiboynuzu özü içerisinde yapılıyor. Alerjik reaksiyon göstermemesi için çok fazla bal kullanılmıyor. Zencefil, zerdeçal, havlıcan ile birlikte mümkün mertebe arı sütü ve polen koyuyorlar. Propolis ekliyorlar. B2 vitamini, B6 vitamini, demir ve çinko ekleniyor. İçine de keçiboynuzu tozu ve kakao koyuyorlar ki tadı güzel olsun ve çocuklar rahat tüketebilsin diye. Bütün aktarlar tarafından bu tarz karışımlar tavsiye ediliyor” ifadelerine yer verdi.
Salgın nedeniyle hastanelere başvuranların çok olduğunu anlatan Akbulut, işlerinde yoğunluk yaşadıklarını kaydederek şunları söyledi: “Yoğunluk var. Bilindiği üzere hastanelerde de doluluk var. Hem özel hastanede hem de devlet hastanelerinde yoğunluk var. Acil servislerde sıra bekleyen vatandaşlarımız var. Bu yoğunluktan biz de nasibimizi alıyoruz. Çok fazla benzer şikayetlerle gelen müşterilerimiz oluyor. Hastaneyi tercih etmeyen ya da hastaneye giden ama sıra beklemek istemeyerek gelen çok müşterimiz oluyor. Onlara da kış çayı, macun gibi ürünlerle takviye yapıyoruz. İnsanlar evlerinde mümkün oldukça ilaç kullanmadan, vücut direncini artırarak ve bünyeyi güçlendirerek kış aylarını geçirmeye özen gösterirlerse daha iyi olur.” (İHA)

Görüş Bildir

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

Geleceğin Baristaları ve Kahve Tutkunları KBÜ’de “Temel Barista Eğitimi” Aldı

Eğitim Yayın: 06.05.2024 04:48
İhlas Haber Ajansı

Karabük Üniversitesi Sürekli Eğitim Uygulama ve Araştırma Merkezi (KABÜSEM) bünyesinde Safranbolu Turizm Fakültesi akademisyenleri tarafından kahve sektöründe kariyer yapmayı hedefleyenler ve kahve severler için “Temel Barista Eğitimi” verildi.
KABÜSEM bünyesinde Safranbolu Turizm Fakültesi Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü Dr. Öğr. Üyesi İrfan Yurt ve Dr. Öğr. Üyesi Mustafa Yılmaz tarafından kahveye ilgi duyan her bireye alanında önemli bir başlangıç yapmak amacıyla 17 kişiye “Temel Barista Eğitimi” verildi.
Kursiyerler, kahve sanatları ve endüstri: yetiştirme, işleme, kavurma ve sunum, makine ekipman eğitimi, temel barista hijyen kuralları, espresso alım tekniklerini kavrama, aspresso bazlı sıcak kahveler yapım ve sunum teknikleri, espresso bazlı soğuk kahveler yapım ve sunum teknikleri, 3. nesil kahve yapım ve sunum teknikleri, latte art teknikleri ve uygulamaları, milkshake, smoothie ve kokteyl grubu içeceklerin yapım ve sunum teknikleri, yöresel kahvelerin yapım ve sunum teknikleri ile gıda güvenliği ve hijyen eğitim gibi konularda toplamda 38 saat eğitim aldı.
Karabük Üniversitesi bünyesinde KBÜ Rektörü Prof. Dr. Fatih Kırışık’ın destekleriyle kurulan atölyede Safranbolu Turizm Fakültesi Dekan Yardımcısı Dr. Öğr. Üyesi İrfan Yurt ile beraber barista eğiticiliği yaptıklarını ifade eden Safranbolu Turizm Fakültesi Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü Dr. Öğr. Üyesi Mustafa Yılmaz, geçekleşen eğitim süreci ile ilgili konuştu.
Yılmaz, “Burada birinci nesil, ikinci nesil ve üçüncü nesil olmak üzere kahvelerimiz var. Bunları tek tek bizzat kursiyerlerimize gösteriyoruz, yapıyoruz, yaptırıyoruz” dedi.
Yılmaz, bütün kursiyerlere ilgi gösterdiklerini dile getirerek, “Espresso makinesinde yeni olarak öğüttüğümüz kahveyi temperlemesinden, espressonu nasıl alınacağına kadar bütün aşamaları tek tek göstererek kursiyerlerimize öğretiyoruz. Aynı zamanda da ‘Süt nasıl köpürtülür, kreması nasıl alınır, latte kreması, cappuccino kreması nasıl olur?’ Bunların hepsini tek tek detaylı bir şekilde izah ediyoruz” diye konuştu.
17 kursiyerin eğitim aldığını ve taleplerin her geçen gün arttığını, farklı alanlardan ve bölümlerden kursiyerlerin olduğunu, kahveye ilgi duyan, kahve kültürünü benimsemiş herkesin ilgi ve talepte bulunduğunu söyleyen Yılmaz, “Bu kursta kahve üzerine kahve hazırlama noktasında birçok deneyimi elde ediyorlar. e-Devlet’ten taranan sertifikalarımız var. Üniversite bünyesinde bunları biz veriyoruz. Bu sertifikayla kafelerde barista olarak çok rahat bir şekilde kursiyerlerimiz çalışabiliyorlar, iş bulabiliyorlar. Şu anda kahve yeni bir trend, ciddi bir eğilim var bu alanda. Öğrenci nüfusunun yoğun olduğu yerlerde birçok kafe mevcut. İnsanlar buralara gidip zaman geçiriyorlar. Dolayısıyla bu yoğun olan kafelerde kursiyerlerimiz de çok rahat iş bulabilme imkanına sahip oluyorlar. Kalifiyeli eleman yetiştiriyoruz. Bütün kahvelerimizi her şeyi tek tek gösteriyoruz, yaptırıyoruz. Dolayısıyla onlar da deneyim kazanmak kaydıyla çok rahat bir şekilde iyi bir barista olabiliyorlar” dedi.
Safranbolu Turizm Fakültesi Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü 2. sınıf öğrencisi Fatma Güler, 38 saatlik bir eğitim aldıklarını ifade ederek, “Burada her çeşit kahve türünü öğrendik. Sıcakları, soğukları, frozenları, meyvelileri, smoothieleri hepsini öğrendik. Kahveleri çok seviyorum. Hepsinin nasıl yapıldığını öğrenmek istedim. Böylelikle hocalarımızın sayesinde bir eğitime tabi tutuldum. Kahvelerin aslında zor bir şekilde yapılmadığını, kolay bir şekilde olduğunu ama el becerisi gerektirdiğini görmüş oldum. Aslında biz tüm öğrenciler için bu, avantaj oldu. Çünkü baristalık ilerideki mesleklerin başında geliyor. Herkes artık kahve içmeye başladı ve ileride büyük bir alanı kaplayacağını düşünüyorum. Bu yüzden iş imkânının daha fazla olduğunu, bu alanda ilerlemek isteyen kişilere öncülük ettiğini, hocalarımızın sayesinde büyük bir şekilde bize katkıda bulunduklarını düşünüyorum. O yüzden ileride iş hayatında önemli yere sahip olacağını düşünüyorum” diye konuştu.
(YE-