Karabük Haber Postası Karabük Haber Postası

BU GÖREVİ BEN İSTEMEMİŞTİM…

Köşe Yazıları Yayın: 10.06.2022 12:30
BU GÖREVİ BEN İSTEMEMİŞTİM…

1973 yılı nisan ayında vatani görevimi yapmak üzere 6 aylık yedek subaylık eğitimi için İstanbul Tuzla Piyade Okulu’na teslim olmuştum.  Ağır Silah Bölüğü olan 4. Bölükteydim. Bizden bir dönem önce, 117. dönemde burada olan ama eğitimi tamamlanmadan er olarak Ağrı/Patnos’a gönderilen “SAKINCALI PİYADE” Rahmetli Uğur MUMCU’nun koğuşumuzdaki ranzasında yatıyordum. Bütün eğitim sürecinde hepimiz böyle bir olay acaba bizim de başımıza gelir mi endişesi yaşamıştık. Takım komutanımız  sevilen arkadaşımız, DÇ Karabüksporlu futbolcu, asteğmen Mete KUZUCU disiplinli, adil ve prensipli bir askerdi.

 

Silahlı eğitim başladığında hepimize Amerikalıların Kore’de kullandığı birer M 1 piyade tüfeği verdiler. Atış eğitimi yaptığımız bir gün hepimize üçer mermi verilmişti. Benim sıktığım mermiler 11-12-11’den vurmuş, isabetli bir atış olmuştu, Diğer arkadaşların atışları da iyi olduğundan bizim bölük birinci olmuştu.

 

O yıl haziran ayında CENTO Hafif Silah Müsabakaları yapılacaktı. Türkiye, ABD, İngiltere, İran ve Pakistan silahlı kuvvetleri arasında yapılacak bu yarışmada bizi de görevlendirdiler.

 

CENTO, Ortadoğu’da güvenliği sağlamayı ve Sovyetlerin bölgeye nüfuz etmesini engellemeyi, esasta İsrail’i korumayı amaçlayan, Bağdat Paktı’nın dağılmasından sonra 1959 yılında kurulan, merkezi Ankara’da bulunan siyasi bir örgüttü. (Ulus’ta ikinci Meclis Binası)  Emperyalist amaçlarını gerçekleştirmek için, ABD ve İngiltere güdümündeki bu örgütün 1962-1968 yılları arasında Genel Sekreterliği’ni yapan İranlı Abbas Ali KHALATBARİ zamanında  “Writers Panels” adlı gizlenen bir oluşumla Sovyetlere karşı yürütülen propagandalarda yararlanılan gazetelerin köşe yazarlarına  yüksek paralar ödendiği, ayrıca 1979’da faaliyetine son verilen CENTO sayesinde ABD ve İngiliz ajanlarının üye ülkelerde cirit attığı sonradan ortaya çıkmıştı.. Türk Halkı o yıllarda bu bilgilerden yoksundu. CENTO, ABD ve İngiltere’nin asıl amaçlarından habersiz, onları dost ve müttefikimiz sanıyordu.

fiko

Müsabakalardan bir gün önce bayrak çekme töreni provası vardı. İş insanı arkadaşım Erol KASAPOĞLU ile bana ABD bayrağını göndere çekme görevi verildi. Atış alanındaki trübinde 1. Ordu Komutanı Org. Faik TÜRÜN ile Türk ve diğer ülkelerin generalleri yerlerini almışlardı. Tören başlarken Okul Komutanımız Tümg. Mustafa FETHAN bandoya İstiklal Marşımızı ve ardından CENTO marşını çaldırınca diğer komutanlarla birlikte esas duruşta beklemek zorunda kalan Faik TÜRÜN, bandoya Dağ Başını Duman Almış marşını çalmasını emrettikten sonra Fethan Paşa’yı yüksek sesle fırçalaması üzerine Paşa bir iki sallandı ve yüzükoyun beton piste düştü. Bayılmıştı. Bu hata O’na pahalıya mal olmuş Ağustos’ta korgeneralliğe terfi edememiş, yerine Kıbrıs Harekatı’na Bolu Komando Tugay Komutanı olarak katılan Tuğg. Sabri DEMİRBAĞ  okul komutanımız olarak atanmıştı.

 

ARADAN 50 YILA YAKIN BİR SÜRE GEÇMESİNE KARŞIN, BUGÜN BİLE “DOST, MÜTTEFİK VE STRATEJİK ORTAĞIMIZ” SANILAN ABD’nin BAYRAĞINI GÖNDERE ÇEKMENİN ACI VE ÜZÜNTÜSÜ HALA İÇİMDE BİR ATEŞ GİBİ DURUYOR.

 

Şükürler olsun ki;  15 Ağustos 1974’te Rahmetli Tabur Komutanım P. Yarbay Burhanettin KANIT’ın emriyle Lefkoşa Sanayi Bölgesi’nin karşısındaki tepede konuşlu, eski Magosa yolu üzerindeki komando birliğini ele geçirdikten sonra, yanımdaki askerimle gönderdeki Yunan Bayrağını indirip Şanlı Bayrağımızı çekmek bu konuda en büyük tesellim oluyor. Bu emrin yerine getirilmesi için benimle birlikte olan cobra roketlerini kullanan Erol SAYGI ve Muzaffer Başçavuşlarım ile hepsi de vatansever, cesur ve kahraman askerlerimi saygıyla yad ediyorum.

Paylaş:

Görüş Bildir

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

Karabük’te uygarlığın izleri keşfedilecek

Eğitim Yayın: 09.05.2024 00:12
İhlas Haber Ajansı
Karabük’te uygarlığın izleri keşfedilecek

Batı Karadeniz Bölgesinde Paphlagonia ve Btinya olarak adlandırılan bölgelerdeki kentlerde uygarlığın izlerini keşfetmek “Miras Kentlerden Öğrenmek, Geleceği Tasarlamak” temalı Erasmus+ Blended Intensive Programmes (BIP) kapsamındaki proje Karabük Üniversitesi (KBÜ) ev sahipliğinde başladı.

KBÜ ev sahipliğinde düzenlenen Erasmus+ BIP kapsamındaki projeyle Litvanya, Romanya, Almanya ve Hırvatistan’dan Karabük’e gelen 5 öğretim üyesi ve 15 öğrenci, 6-10 Mayıs 2024 tarihlerinde Eskipazar Hadrianapolis Antik Kenti, UNES Dünya Miras Listesi’nde yer alan Safranbolu Yörük köyü, Amasra Tieos bölgesi ele alınacak.

Erasmus+ BIP projesi ile Anadolu’nun Batı Karadeniz Bölgesinde M.Ö. 1200’lü yıllarda “Paphlagonia” ve “Btinya” olarak adlandırılan bölgelerdeki kentlerde bu uygarlığın izlerini keşfetmek, bu kentlerin kuruluş modellerini incelemek, tespit edilen durumlardan neticelendirmeler yapmak ve bu yerleşim alanlarının mevcut koruma sorunlarını gözlemlemek, öğrencilerin sürdürülebilirliği için hayal kurmalarını sağlamak ve bu hayalleri tasarımlarında kullanmalarını sağlamak amaçlanıyor.

Atölye çalışmaları “Miras Şehirlerinde Sürdürülebilir ve Ekolojik Tasarım”, “Miras Şehirlerinde Erişilebilirlik/Hareketlilik”, “Heritege Şehirlerinde Yenilikçi Tasarım” olmak üzere üç ana tema altında yürütülecek.

Erasmus projesi hakkında bilgi veren Başak Cengiz Mimarlık Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Aysun Özköse, “Miras kentlerinden öğrenmek ve bunu sürdürülebilir planlamada kullanmak amacıyla yoğunlaştırılmış bir eğitim programı başlattık. 17 ve 24’ünde toplamda bir hafta yüz yüze ve ardından iki hafta online olarak devam ettik. Miras kentlerini öğrenmek ve sürdürülebilir planlamada kullanmak isteyen Litvanya, Romanya, Almanya ve Hırvatistan’daki üniversitelerden öğretim üyeleri ve öğrenciler katılmaya gönüllü oldu. Proje kapsamında hem alan çalışmaları yürütecek hem de öğrencilerin miras kentlerinden başlayıp Safranbolu olmak üzere arkeolojik alanlar ve kentsel alanlar Amasra, Zonguldak, Hadrianapolis ve Yörük Köyü gibi farklı nitelikteki kültürel miraslardan ne hissettiklerini, ne öğrendiklerini ve hangi sorunları hissettiklerini değerlendirecekler” dedi.

Özköse, turizmin getirdiği sorunların ele alınacağını ve bu bölgeler için öneriler ve projelerin sunulacağını dile getirerek, “Yüz yüze eğitim olan workshop ve tartışma ortamlarında katılımcılar, kısa sürede projeler üretecekler. Dört ülkeden gelen öğrenciler, aynı zamanda Karabük Üniversitesi Başak Cengiz Mimarlık Fakültesi öğrencileriyle ortak grup çalışmaları yapacak ve elde ettikleri fikirleri sunacaklar. Üniversitemiz, uluslararası ilişkiler alanında sağladığı destekle katılımcıları İstanbul’dan alıp buraya getirdi ve konaklamalarını sağladı. Değerli bilim insanları, Üniversitemiz dışından da destek sağlayarak konferanslar verdi. Böylelikle elimizdeki imkanları iyi tanıtarak katılımcıların kafalarında olumlu hatıralar ve fikirler bırakmayı amaçlıyoruz” diye konuştu.