Avatarı
Ihlas Haber Ajansı tarafından
29 Temmuz, 2024 12:30 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 1dk
Yorum: 0

219 yıllık ahşap caminin çivileri bile ahşap

Samsun’da 219 yıldır dimdik ayakta duran ahşap caminin çivileri bile ahşaptan yapılmış.
Ahşap cami ve yapılar bakımından sadece Türkiye’de değil dünyada önemli bir yere sahip olan Samsun’da, Kavak ilçesi Değirmencili Mahallesi’nde 1805 yılında ‘cuma camisi’ olarak inşa edilen tarihi Dere Camisi, mimari özelliği ile göz dolduruyor. 219 yaşındaki caminin çivilerinde bile ahşap kullanılmış.
2011 yılında sit kapsamında 1. derecede koruma altına alınan Kavak ilçesi Değirmencili Mahallesi’nde (Köyü) 1805 yılında ‘cuma camisi’ olarak inşa edilen tarihi Dere Camisi, mimari özelliği ile dikkat çekiyor. Tamamıyla ahşap malzemeden inşa edilen cami dimdik ayakta duruyor.
Değirmencili Mahallesi yolunun 3’üncü kilometresinde yolun altında mezarlık içerisinde yer alan Dere Camisi, günümüze kadar korunmuş. Tamamen ahşap malzemeden yontma tahtadan, çatma başı geçme olarak yapılan camide yer yer ahşap çivi kullanıldığı bildirildi. Dört yanını revak çevreleyen caminin, orta direğinin başlık kısımları ise mukarnas taklidi üçgenler ve ortada rozetle süslendiği belirtiliyor. Camide ayrıca dikdörtgen bir form gösteren dış kapısı kemerli, iki yana kanadı baklava dilimi, ortada ise boğum ve aralarında rozet şeklinde yıldızların oluşturduğu kabartmalar mevcut. Cami kapısında Hz. Süleyman mührü de yer alıyor.
Bir kitabeye rastlanmayan Dere Camisi’nde kapının sol tarafında hicri 1221 (1805), sağ tarafında ise hicri 1258 (1842), hicri 1297 (1881), hicri 1345 (1929) tarihleri mevcut. Bu tarihlerin ilkinin yapım, diğerlerinin onarım olduğu tahmin ediliyor. Yapıldığı dönemin özelliklerini taşıyan önemli bir eser olan Dere Camisi, halen bölge sakinleri tarafından kullanılıyor.

Bizi sosyal medyadan takip edin
blank
Avatarı
İlyas Erbay tarafından
14 Ekim, 2025 11:26 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 2dk
Yorum: 0

YILLARDIR AYNI NAKARAT, YETER ARTIK, GEREĞİNİ YAPIN, ELİNİZİ TUTAN MI VAR?

Hazine ve Maliye Bakanımız;

"Önümüzdeki dönemde de vergi adaletini güçlendirmek ve az kazanandan az, çok kazanandan çok vergi alınmasını sağlamak için çalışmalara devam edilecektir”
demiş.
Bu hep söylenir, fakat bir türlü uygulan(a)maz 23 yıldır ülkeyi yöneten bir iktidar var. Şimdide bu iktidarın Maliye Bakanı aynı nakaratı tekrarlıyor?
Kabak tadı verdi artık!

Gelirde ve paylaşımda adaleti sağlayamadığımız sürece toplumsal barışın sağlanması mümkün değil.
Gelir dağılımı eşitsizliğinde Avrupa’da ilk sıradayız. Dünyadaki 130 ülke içinde ise 28. sırada yer alıyoruz. Kimin eseri bu tablo?

Zenginle fakirin aynı vergiyi verdiği bir ülkede toplumsal barıştan ve adaletten söz edilebilir mi?
Ülkemizde, gelire göre vergilendirme yerine toplumun tümünün vergilendirilmesi gibi kolay bir yol tercih edilmiş. Vergi sisteminin ağırlık merkezini oluşturan dolaylı vergiler eliyle, başta sabit gelirliler olmak üzere geliri olsun ya da olmasın toplumun tümü vergilendiriliyor. En temel ihtiyaçlar için bile gelir durumuna bakılmaksızın vergilendirme yapılması insani ve adil olmadığı gibi, gelir durumuna bakılmaksızın vergilendirme uygulaması zenginle fakirin aynı vergiyi vermesine neden oluyor.

Varlıklı bir iş adamıyla, geliri olmayan bir vatandaş markette, pazarda aynı KDV’yi ödüyor. Bu mudur adalet?
Dolaylı vergiler nedeniyle vergi yükü dar ve sabit gelirlinin sırtında.

Meslek gruplarının geçen yıl beyan ettikleri şu aylık brüt, ortalama gelirlere bakın. Yazık hepsi de sürünüyor!

  • Aktör, aktris 157 bin 265 TL
  • Müzisyen, ses sanatçısı ve sunucular 136 bin 900 TL
  • Eczacılar 66 bin 236 TL
  • Doktorlar 61 bin 31 TL
  • Kuyumcular 42 bin 360 TL
  • Avukatlar 33 bin 641 TL
  • Taksiciler 12 bin 961 TL
  • Bakkal ve marketler 10 bin 149 TL
  • Emlakçılar 5 bin 226 TL
  • Berberler 3 bin 633 TL

Sordunuz mu bunlara, açlık sınırının 30 bin liralara dayandığı bir ülkede bu gelirlerle nasıl yaşıyorsunuz diye?
Çoğunun günlük kazançları bile bu rakamların çok üzerindedir.
Özel muayenehanesi olan bir profesörün hasta başına aldığı rakamdan haberiniz var mı?
Günde kaç hasta muayene ediyor, biliyor musunuz?

Şu, ikide bir milyarlarca vergi borcunu affettiğiniz müteahhitler konusuna da girip
Okuyucularımın sinirini zıplatmak istemiyorum.

Hadi dediğinizi yapın. Az kazanandan az, çok kazanandan çok vergi alında alkışlayalım sizi !

İlyas Erbay

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.