Ihlas Haber Ajansı tarafından
14 Ekim, 2023 04:12 tarihinde yayınlandı
A+ A-
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

17 yaşındaki Ahmet Efe’nin öldüğü kazada sanığa 5 yıl hapis

Zonguldak’ta geçen 2 Nisan günü sabaha karşı Miraç K.’nın yaralanması 17 yaşındaki Ahmet Efe Çalık’ın da ölümüne sebep olan taksi sürücüsü Bayram Barış Yılmaz, bilinçli taksirle ölüme ve yaralanmaya sebep verme suçundan 5 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Ölen Ahmet Efe Çalık’ın ailesi kararı istinaf mahkemesine taşıyacaklarını belirtirken ailenin avukatı Zafer Özer, "Bizce adil bir karar olmamıştır. Ölenin yakınları perişan haldedir. Adeta bir cinayet işlenmiştir" dedi.
Kaza 2 Nisan günü saat 04.50 sıralarında Zonguldak-Kilimli istikameti Teoman Duralı Tüneli çıkışında yaşandı. Bayram Barış Sağlam idaresindeki 67 T 0158 plakalı ticari taksi tek taraflı kaza yaptı. Kazada araçta yolcu olarak bulunan 17 yaşındaki Ahmet Efe Çalık olay yerinde hayatını kaybederken Miraç K. ise yaralandı. Kazadan yaralanan ve tedavisinin ardından gözaltına alınan sürücü Bayram Barış Sağlam tutuklanarak cezaevine gönderildi.
Cumhuriyet Savcısı’nın iddianame 3. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilerek yargılama başladı. İlk duruşmada adli tıp kurumundan alınan raporlar ve sanığın savunması ile katılanların talepleri görüşüldü. İkinci duruşmada ise yargılama tamamlanarak karar verildi.
Duruşmada söz verilen Ahmet Efe Çalık’ın annesi ve babası sanığın en ağır ceza ile cezalandırılmasını talep etti. Baba Ayhan Çalık, "Resmen bir cinayet işledi. Geride çok büyük bir acı bıraktı" dedi.
Eşi ve çocuğuna bakmakla yükümlü olduğunu ve kimseye bilerek ve isteyerek bir zarar vermediğini söyleyen tutuklu sanık Bayram Barış Yılmaz savunmasında "Benim bakmakla yükümlü olduğum eşim ve çocuğum var. Çalıştığım sırada böyle bir kaza oldu. Ben kimseye bilerek ve isteyerek zarar vermedim. Mahkeme huzurunda ailelerinden binlerce kez özür dilerim. Tutuklu bulunduğum sürece elimden başka bir şey gelmiyor. O araçta bende vardım. Üçümüz birden ölmüş olabilirdik" dedi.
Mahkeme, sanığın bilinçli taksirle bir kişinin ölümü, bir kişinin yaralanmasına sebebiyet vermek suçundan 5 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verdi. Sanık tutuklulukta geçirdiği süre ile muhtemel yasa yolunda geçireceği süre göz önüne alınarak tahliye edildi.

"5 yıl ceza tayin edilmesi adil olmamıştır"
Ölen Ahmet Efe Çalık’ın ailesinin avukatı Zafer Özer, sanığın 70 kilometre hız sınırı olan yolda yaklaşık 160 kilometre hızla giderek kazada asli ve tam kusurlu olduğunu söyledi. Verilen 5 yıllık hapis cezasını değerlendiren Özer şöyle dedi:
"2 Nisan 2023 günü sanık Barış Sağlam’ın sevk ve idaresindeki ticari taksinin tek taraflı kazası sonucu Ahmet Efe Çalık ki 17 yaşındadır. 17 yaşındaki Miraç Kundakçı’nın yaralanmasına sebebiyet verilen olayla ilgili bugün karar duruşması yapıldı. Sanık Bayram Barış neticeden 5 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Verilen kararı istinaf edeceğiz. Bizce adil bir karar olmamıştır. Ölenin yakınları perişan haldedir. Aynı şekilde Miraç Kundakçı ömür boyu unutamayacağı bir travma yaşamaktadır. Kazanın oluşuna saatte 160 kilometre seyretmesi sonucu asli ve tam kusurlu olarak sanık sebebiyet vermiştir. Adeta bir cinayet işlenmiştir. Mahkemenin verdiği karar son derece yetersiz kalmıştır. Bu tür suçlarda Türk Ceza Kanunu’nun 85. madde gereği ceza aralığı 2 yıldan 15 yıladır. Netice ceza 5 yıl olarak tayin edilmesi bizce adil olmamıştır."
Amca Orhan Çalık da "Taksirle adam öldürmekten yargılanan bir taksi şoförü beş yılla dışarı çıkmıştır. 160 kilometre hızla giderken gencecik bir çocuğu öldürmüştür. Bu bir katliamdır. Bu bir katildir. Beş yıl ile ceza alması izana sığmayacak bir yerdedir" şeklinde konuştu.
Aile, sanığın üst sınırdan cezalandırılması için verilen kararı istinafa taşıyacağını açıkladı.

Bizi sosyal medyadan takip edin
blank
Ihlas Haber Ajansı tarafından
03 Mayıs, 2025 21:35 tarihinde yayınlandı
A+ A-
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

Öğr. Gör. Eroğlu: “Dezenformasyon artık ulusal güvenlik meselesidir”

Karabük Üniversitesi Adalet Meslek Yüksekokulu Hukuk Bölümü'nden Öğr. Gör. Dr. Hülya Özçağlar Eroğlu, dezenformasyonun artık ulusal güvenlik meselesi olduğunu ifade etti.
Öğr. Gör. Dr. Hülya Özçağlar Eroğlu, dezenformasyonun bir zihin manipülasyonu aracı olduğunu ve çağın en sinsi tehditlerinden biri olduğunu belirtti.
Öğr. Gör. Dr. Hülya Özçağlar Eroğlu, dijital şiddetin bir türü olarak dezenformasyonun bireyleri, kurumları ve hatta devletleri nasıl etkilediğini detaylı bir şekilde değerlendirdi.
Eroğlu, dezenformasyonun kasıtlı olarak yayılan yanıltıcı bilgilerle kamuoyunu yönlendirme amacı taşıdığını belirterek, bu kavramın günümüzde dijital şiddetin bir türü hâline geldiğini söyledi.
Birbirine kelime olarak benzeyen kavramların anlamlarının farklı olduğunu belirten Eroğlu, "Dezenformasyon, mezenformasyon ve malenformasyon kavramları sıklıkla birbirine karıştırılsa da her birinin farklı anlamlar taşıdığını ifade eden Eroğlu, şöyle konuştu: "Mezenformasyon kötü niyet olmadan yapılan yanlış bilgi paylaşımıdır. Malenformasyon ise doğru bilginin, kamuoyunu yanıltmak amacıyla fikrinden koparılarak sunulmasıdır" dedi.
Yapılan araştırmalara göre yalan haberlerin, doğru içeriklere kıyasla altı kat daha hızlı yayıldığını vurgulayan Eroğlu, bunun nedeninin bireylerin bilgiye kolay erişme arzusuyla doğrulama zahmetinden kaçınmaları olduğunu söyledi.
"Dijital medya çalışanları da basın mensubu statüsüne alındı"
Dijitalleşmenin medya üzerindeki etkilerine de değinen Özçağlar, artık haberlerin büyük oranda dijital ortamda üretildiğini ve yayıldığını, bu durumun ise basın mensuplarına daha fazla sorumluluk yüklediğini belirtti. Kamuoyunda "Dezenformasyon Yasası" olarak bilinen 7418 Sayılı "Basın Kanunu İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun''un da bu süreçte önemli bir yasal düzenleme olduğuna dikkat çeken Özçağlar, internet haberciliğinin "süreli yayın" olarak kabul edilmesinin ardından dijital medya çalışanlarının da basın mensubu statüsüne alındığını söyledi.
Dezenformasyonla mücadelede bireylerin de sorumluluk üstlenmesi gerektiğini kaydeden Eroğlu, dijital içeriklerin hızla silinebildiğine dikkat çekerek, "Ekran görüntüsü almak ve Noterler Birliğinin e-Tespit sistemi gibi araçlar, yalan haberlere karşı delil oluşturmak açısından büyük önem taşıyor." dedi.

Bizi sosyal medyadan takip edin

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.