Karabük Postası tarafından
27 Mart, 2023 16:21 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 1dk
Yorum Sayısı: 0

Karabük’te 168 Bin Dekar Alanda Hububat Tohumu Ekildi

Tarım ve Orman İl Müdürü Çetin Ayvalık, Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından sertifikalı hububat ve yem bitkileri tohumlarında Karabük'te yüzde 75 üretim desteği verildiğini belirterek, bu destekle birlikte Karabük'te 168 bin dekar alanda hububat tohumu ekildiğini söyledi. Bu desteklerle 168 bin dekar alanda ekilen hububat ile 71 bin dekar alanda toprakla buluşan yem bitkilerinin çıkışlarıyla üreticileri sevindirdiğini ifade eden Müdür Ayvalık, "Buğday, arpa ve yem bitkileri başta olmak üzere ekili mahsulün gelişimine katkı sağlayan yağışlar, üreticiyi memnun etti. Toprağa adeta can suyu olan son yağışlar, tarımsal ürünlerde yüksek rekolte umudunu da yükseltti" dedi. Bitkisel Üretim Genel Müdürlüğünün 2021’de Tarım Arazilerinin Kullanımının Etkinleştirilmesi Projesini (TAKEP) başlattığını hatırlatan İl Tarım ve Orman Müdürü Çetin Ayvalık, "Proje kapsamında ülke genelinde başta hububat tohumluğu olmak üzere bir dizi projelere yüzde 75 oranında destek verildi. İlimizde de başta hububat tohumluğu olmak üzere üreticilerimize dağıtım yaptık. Şu an ilimizde 168 bin dekar alanda hububat tohumu ekildi. Bu ekilen hububatın çok büyük bir kısmında Bakanlığımızın imkanlarıyla sağlanan tohumları dağıttık" dedi. Müdür Ayvalık, Karabük genelinde 71 bin dekar alanda da yem bitkisi ekimi gerçekleştirildiğini belirterek, “Şu an çıkışlarımız iyi. Bu sene bölge çok fazla kar yağışı alamadı fakat gerek aralık ayında yağan yağmurlar gerekse son 1 ay içinde alınan yağışlarla şu an için çıkışımız özellikle hububat ve yem bitkilerinde iyi. Böyle olacağını inşallah umut ediyoruz. İnşallah bereketli bir yıl olur" diye konuştu. (Nurettin Acar)
Bizi sosyal medyadan takip edin
blank
Avatarı
İlyas Erbay tarafından
27 Temmuz, 2025 13:11 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

BİR ÜLKE İÇİN EN TEHLİKELİSİ !

Bir ülke için en tehlikelisi hedef kitlesi yığın olan yönetimlerdir!
Olayları analiz edebilen, yanlışın ortağı olmayı reddeden, hesap sorabilen, farkındalığı yüksek, eğitimli ve bilinçli bir toplum bu tür yönetimlerin işine gelmez. Onlar varlıklarını sürdürebilmek için, kendilerine kayıtsız, şartsız biat eden yığınlar yaratmaya çaba gösterirler.

Floransalı düşünür, İtalyan Rönesans hareketinin en önemli figürlerinden
Niccolò Machiavelli, toplum ve yığın'ı şöyle tanımlıyor;
"İnsan aklı kadar görür.
Soru sormayan, sorgulamayan, araştırmayan insan manipüle edilebilir bir karakterdedir.
Cahilde, kendini geliştirmeyen sığ insanlarda; alt beyin ve vahşi dürtüler baskındır.
İnsan yığınları yalancıya kızmaz.
Kendiside yalancıdır da ondan.
İnsan yığınları yoksula kızar. "Aptallığından" der.
"Yığın", "toplum" değildir.
Yığın, otoriteye itaat ederek hareket eder. Yığın'ı etkilemek, manipüle etmek, yönlendirmek daha kolaydır."

Bilinçli toplum; Farkındalığı yüksek, olayları analiz edebilen, yanlışa tepki veren, nereye gittiğini düşünen, yanlışın ortağı olmayı reddeden, hesap sorabilen, yaşamı kendi iradesiyle yönlendirebilme yetisine sahip, kişisel sorumluluğunun farkında olan insanlardan meydana gelir..
Toplumsal bilinç, yüksek insani değerlere sahip olmayı gerektirir. Okuyan, araştıran, sorgulayan, analitik düşünebilen insanlar, bilinçli toplumun değerli bireyleridir.

Kişisel değerler; karşılıklı ilişkilerde doğrudan veya dolaylı olarak ortaya çıkan sevgi, dürüst olma, bağlılık, saygı, nezaket, adil olma, açık düşünebilme, kontroller kurabilme, empati yapabilme ve farkındalık gibi kavramlar bütünüdür. Tüm bunlar, uyumlu ve huzurlu yaşamın olmazsa olmazlarıdır. Üstün İnsani değerler; yaşamı güzelleştirir ve hayatı anlamlı kılar.

Siyasetin, siyasetçinin sık sık başvurduğu; algı yönetimi, gündem değiştirme, yönlendirme gibi yöntemler Yığınlar üzerinde etkili olur.
Toplum ise, bilinçli bireylerden oluştuğu için, araştırır, sorgular, örgütlenir. Ülkesi ve geleceği sözkonusu olduğunda daha cesaretlidir.Siyasetçinin oyuncağı olmaz.
Bilinçli bireylerden oluşan toplumlar asla bu tür tuzaklara düşmezler. Bilinçli toplumları, manipüle edemezsin, güdemezsin!

Toplum ile yığını birbirinden ayıran faktörlerden biri de eğitimdir. Yığınlar, çoğunlukla eğitimsiz, cahil insan topluluklarıdır. Okuyan, araştıran, sorgulayan insanı kolay kolay kandıramazsınız. Hedef kitlesi yığın olan siyasi oluşumlar bu yüzden eğitimli insanlardan, bilinçli toplumlardan hazetmezler.
Tercihi yığın olan yönetimler; ülkesini ve insanını düşünmez!
Onlar için önemli olan kendi ikballeridir!

Şimdi şu soruyu kendi kendimize soralım. Toplum muyuz?
Yığın mıyız?

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.