Karabük Postası tarafından
07 Mart, 2016 15:56 tarihinde yayınlandı
A+ A-
Okuma Süresi: 1dk
Yorum Sayısı: 0

Safranbolu TSO’dan Aile İçi Kurumsallaşma Eğitimi

Safranbolu Ticaret ve Sanayi Odası tarafından üyelerine ücretsiz olarak “Aile Şirketlerinde Kurumsallaşma” eğitimi düzenlendi. Eğitime çok sayıda üyenin yanı sıra Safranbolu Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ali Sami Acar katıldı. Argestar Danışmanlık Şirketi Genel Müdürü Dr. M. Naci Çuhacı’nın verdiği eğitimde sonunda konuşan Yönetim Kurulu Başkanı Ali Sami Acar; “Üyelerin sektörlerinde daha da başarılı olmaları için birçok ücretsiz eğitim veriyoruz. “Aile Şirketlerinde Kurumsallaşma” eğitiminin de bu eğitimlerden biri. Gerek dünyada, gerek ülkemizde başarılı olmuş şirketlerin yapısına baktığımızda çok büyük oranda aile şirketleri olduklarını görüyoruz. Yapılan araştırmalara göre bu oran ülkemizde %95 civarı iken, ABD’de %96 , İtalya’da % 98, İspanya'da yüzde 80, İngiltere'de % 75, Portekiz'de % 70, İsviçre'de ise % 90’lara yaklaşmaktadır. Ancak acı olan şudur ki dünyada ikinci kuşağın yönetiminde yaşamını sürdürebilen aile şirketlerinin ortalaması yüzde 5'i geçmemektedir. Türk aile şirketlerinin karşılaştığı en temel sorun kurumsal yönetim eksikliğidir. Bizde üyelerimizin işlerinde daha başarılı olmaları, kurumsallaşmaları yolunda adımlarını daha sağlam atmaları için böyle bir eğitim verdik. Eğitimimize katılan tüm üyelerimize eğitimin verimli olmasını diliyor. Üyelerimize katkı sağlayacak eğitimler vermeye devam edeceğiz ”dedi.

blank
Sevgi Özdemir tarafından
23 Nisan, 2025 16:56 tarihinde yayınlandı
A+ A-
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

Faturalarımız tam, hizmet yarım

Bugün İstanbul bir kez daha sallandı. Kandilli Rasathanesi'ne göre 6.2 büyüklüğündeki deprem kısa sürdü ama etkisi derin oldu. Panik, endişe ve en önemlisi iletişimsizlik. Deprem olur olmaz herkes telefonu eline aldı, sevdiklerine ulaşmak istedi. Ama çoğumuz, sevdiklerimizi aradığımızda telefonlarımızda sadece sessizlikle karşılaştık. GSM operatörleri yine sınıfta kaldı.

Her ay düzenli olarak ödediğimiz yüzlerce liralık fatura, yalnızca konuşma ve internet değil, ihtiyaç anında çalışacak bir sistemin bedeli olmalı. Ama bugün gördük ki, o sistem en gerekli anda iflas ediyor. Bu sadece birkaç dakikalık bir kesintiden ibaret değil; milyonlarca insanın aynı anda sessizliğe mahkum edilmesi demek. Afet anında en çok ihtiyaç duyulan şey iletişimken, sesimizi duyuramamak demek yalnızca teknik bir sorun değil, bu yaşama tutunmaya çalışan insanların hayati bir bağdan koparılması demek.

Hatırlarsanız 6 Şubat 2023’teki Kahramanmaraş merkezli depremlerde de aynı sorunu yaşadık. O gün yüz binlerce insan enkaz altında sevdiklerine ulaşmaya çalıştı. O gün de aynı tablo karşıladı bizleri. Yani bu bir ilk değil, ama ne yazık ki hâlâ bir son da değil.

6.2 büyüklüğündeki bugünkü depremde iletişim altyapısı bu kadar kolay çöktüyse, olası büyük İstanbul depreminde neyle karşılaşacağız?

Uzmanlar yıllardır bu depremin 7’nin üzerinde olacağını söylüyor. Durum böyleyken, GSM operatörleri hâlâ bu yükü kaldıramıyorsa, esas felakette sistem tamamen devre dışı mı kalacak? O zaman sadece binalar mı yıkılacak, yoksa iletişimsizlik yüzünden umutlarımız da mı enkaz altında kalacak?

Devamlı artan fiyatlar, paketlere eklenen "katma değerli hizmetler", 5G vaatleri… Hepsi güzel. Ama bu hizmetlerin en temel işlevi, acil durumlarda çalışması değil mi? İletişimin en çok gerektiği anda yok oluşu insanların can güvenliğine karşı işlenmiş ciddi bir ihmaldir.

Bu saatten sonra "yoğunluktan dolayı hatlar kilitlendi" bahanesi kimseyi tatmin etmiyor. Çünkü biz bu yoğunluğun ne zaman geleceğini biliyoruz: her depremde, her afette, her kriz anında. Bilinmeyen değil, beklenen bir senaryoya karşı hazırlıksız olmak, affedilir bir şey değildir.

Reklam filmlerinizdeki "gelecek burada" sözleriyle değil, kriz anlarında göstereceğiniz dayanıklılıkla güven kazanın. Çünkü biz artık her ay farklı bahanelerle artan fatura değil, karşılık istiyoruz.

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.