Karabük CHP İl Başkanı Yaşar, Eğitimde ki Sorunlara Değindi

Haber Merkezi tarafından
03 Şubat, 2025 14:18 tarihinde yayınlandı
A+ A-
Okuma Süresi: 4dk
Yorum Sayısı: 0

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), Türkiye genelinde 81 ilde eş zamanlı olarak basın toplantıları düzenleyerek 2024-2025 Eğitim Öğretim Yılı'nın ikinci dönemine yönelik önemli mesajlar verdi. Karabük’te gerçekleştirilen basın açıklamasında, eğitimde yaşanan sorunlar ve güvenlik konuları ön plana çıktı.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) genel merkezi, 2024-2025 Eğitim Öğretim yılı ikinci dönem başlangıcı olan 3 Şubat pazartesi günü ortak bir basın açıklaması düzenledi.

CHP Karabük İl Başkanı Vedat Yaşar, eğitim sisteminin devam eden sorunları hakkında şu açıklamalarda bulundu: “2024-2025 Eğitim Öğretim Yılı'nın ikinci yarısı bugün başladı. Maalesef bugün ihmalkârlık ve denetimsizlik yüzünden okulunda ikinci döneme başlayamayan 36 çocuğumuz var. Onlar yarıyıl tatilinde aileleriyle birlikte gittikleri Kartalkaya'da yanarak can verdiler. Yetkililerin sorumluluk almayı kabul etmediği ihmaller yüzünden hayatını kaybeden 78 vatandaşımıza bir kez daha Allah'tan rahmet, sevenlerine ve ülkemize başsağlığı diliyoruz.

Bu felaketle birlikte okulların ve yurtların güvenliğini bir kez daha düşünmeliyiz. Defalarca uyarmamıza rağmen hiçbir tedbir alınmaması nedeniyle, okul kazaları, afetler, acil durumlar, is güvenliği, trafik güvenliği, okul güvenliği ve dış alan güvenliği gibi konulardaki yetersizlikler çocuklarımızın ve öğretmenlerimizin canına mal oluyor. Müfettişlik sisteminin tarumar edilmesiyle birlikte de okullarımız yeterince denetlenmiyor.

Çocuklar için en güvenilir alanlardan biri olması gereken okullar, maalesef birçok kaza, yaralanma, şiddet ve ölüme sahne oluyor. Öyle ki, 2 Eylül’de birinci sınıfa başlayacak olan Miray Aslan çocuğumuz okul bahçesinde geçirdiği trafik kazasında hayatını kaybetti. 16 Yaşındaki Mehmet Eren Parlak arkadaşı tarafından okulda tabanca ile vurularak olduruldu. Sibel Turan öğretmenimiz iş güvenliği ve yeterli personel olmadığı, İbrahim Oktugan öğretmenimiz ise okul güvenliği olmadığı için hayatını kaybetti.

Bu hafta aynı zamanda 6 Şubat Kahramanmaraş ve Hatay depremlerinin ikinci yıl dönümü. Buradan bir kez daha depremde hayatını kaybeden tüm vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet, sevenlerine ve ülkemize başsağlığı diliyoruz. Depremin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen bölgede yaşayan yurttaşlarımızın, öğretmenlerimizin ve öğrencilerimizin sorunları çözülmedi. Hükümet bir yıl içinde evlere yerleşilecek sözünü tutmadı, halkın dörtte biri hala konteyner kentlerde yaşıyor. Yetmezmiş gibi, burada yaşayan öğretmenlerimizin borç yüzünden elektrikleri kesildi.

Depremde sağlam kalan okullar, kamu kurumları tarafından kullanılmaya devam etti, bu da imkânsızlıklar içerisinde verilmeye çalışılan eğitimi, birleştirilmiş okullarla daha da zora soktu. Enkaz kaldırma çalışmaları sonlanmadı. Asbest, çevre, su, hava ve toprak kirliliği devam etti. Çocuklarımız eğitim hakkına erişimde sıkıntı yaşadı çünkü ulaşım sorunu hala çözülmedi.

Bunun gibi nice üzücü olayla birlikte bir yarıyılı geride bırakmış bulunuyoruz.

Geçtiğimiz dönem; çocuklar, öğretmenler, yöneticiler, eğitim çalışanları, veliler kısacası eğitimin tüm paydaşları ve ülkemiz için zor bir dönem oldu. Okullar fiziki olarak eğitime uygun hale getirilmedi, temizlenemedi, Çocuklarımız nitelikli eğitim alamadı, okulların güvenliği sağlanamadı. Öğretmenlerimiz atanmadı, mülakatla mağdur edildi. Yoksulluk sınırı altında maaşlarla, can güvenliği olmadan eğitim vermeye devam etti. Çocuklarımız okullara aç gitti, temiz suya erişemedi ve MESEM'lerde hayatlarını kaybetti.

19 milyon öğrencimiz ve 1,2 milyon öğretmenimiz bu sorunlarla karşı karşıyayken Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, eğitim sistemimizin sorunlarını çözmek bir yana her geçen gün bir yeni sorun daha çıkarmakta ve hiçbir olumsuzlukta sorumluluk almayarak eğitim için beka sorunu olmaya devam etmektedir. Milli Eğitim Bakanı'na sorumluluklarını ve çözülmeyi bekleyen sorunları bir kez daha hatırlatıyoruz:

1. Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli adı verilen, pilot çalışması bile yapılmadan okullarda uygulanmaya başlayan öğretim programlarını geri çekin.

2. CEDES protokolü ile pedagojik formasyonu olmayan kişilerin okullara girmesini, çocuklarımıza uygun olmayan etkinlikler yaptırmasını engelleyin.

3. Çocuklarımızın okullarda temiz içme suyuna erişimini sağlayın. Bir öğün ücretsiz okul yemeği verin. Kantinlerde satılan yiyecekleri ve fiyatlarını kontrol altına alın.

4. Asgari ücretin yarısına, yarı zamanlı çalışan temizlik personeli ile okulları temizleyemezsiniz. Çocuklarımızın sağlığı ve güvenliği için kadrolu temizlik personeli ataması yapın.

5. Çocuklarımızın ve öğretmenlerimizin okullardaki güvenliğini sağlayın. Her okula bir güvenlik görevlisi görevlendirin.

6. Çocuklarımızın ucuz işgücü olarak kullanıldığı, yaralandığı ve olduğu MESEM programına son verin.

7. Birleştirilmiş okul uygulaması ve ikili eğitim yüzünden çocuklarımız hem ders saatlerinden kayıp yaşıyor hem de karanlıkta okula gidip gelmek zorunda kalıyor. İkili eğitimi sonlandırın, tüm okullarda tam gün eğitime geçilmesini sağlayın.

8. Kapatılan köy okulları yüzünden taşımalı eğitime mahkum edilen çocuklarımız, taşımalı eğitimin kapsamının daraltıldığı yönetmelik değişikliğiyle bir kez daha mağdur edildi, yurtlarda kalmaya mecbur bırakıldı. Her çocuğun okula güvenle ulaşmasını sağlayın, köy okullarını açın.

9. En az bir yıl okul öncesi eğitim her çocuk için zorunlu ve ücretsiz olmalıdır. Okul öncesi eğitimde katkı payı uygulamasını kaldırın.

10. Devlet okullarında yaşanan sorunlar yüzünden özel okullara mecbur bırakılan velilere dayatılan fahiş ücretleri denetleyin, kontrol altına alın.

11. Özel okullarda emeği sömürülen, asgari ücrete çalıştırılan öğretmenlerimiz için taban maaş düzenlemesi yapın.

12. Engelli öğretmenlere, rehber öğretmenlere, KPSS mağduru öğretmenlere, mülakat mağduru öğretmenlere, depremzede öğretmenlere verdiğiniz sözleri yerine getirin, Gerçek ihtiyaç kadar kadrolu öğretmen ataması yapın.

13. Diplomasını almış öğretmenler yeniden aday statüsüne düşürülemez. Milli Eğitim Akademisi adı verilen öğretmenlerin diplomasını çalma projesinden derhal vazgeçin.

2024-2025 Eğitim Öğretim Yılının ikinci dönemine başlarken çözülmeyi bekleyen bu ve benzeri çok sayıda sorun var ancak sorumluluk alan ve çözüm üreten yok. Cumhuriyet Halk Partisi olarak tüm çocuklarımızın laik, bilimsel, kamusal, parasız ve eşit eğitim hakkı için, hem görevde olan hem atama bekleyen öğretmenlerimizin hakları için, çocuklarının nitelikli eğitim alabilmesi için maddi ve manevi olarak yıpranan velilerimiz için çalışmaya ve mücadele etmeye, tüm bu sorunları gündeme getirmeye, Bakanlığa görev ve sorumluluklarını hatırlatmaya devam edeceğiz. Tüm öğrencilerimize ve öğretmenlerimize başarılı ve mutlu bir dönem dileriz.”

Cevap Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

CHP Karabük İlçe Başkanı Yavuz: Ne Mutlu Türk’üm Diyene!

blank
Haber Merkezi tarafından
03 Şubat, 2025 15:01 tarihinde yayınlandı
A+ A-
Okuma Süresi: 1dk
Yorum Sayısı: 0

CHP Karabük İlçe Başkanı Ali Yavuz, Türk Silahlı Kuvvetleri'nde beş teğmenin ve üç disiplinli amirinin Atatürk'e olan bağlılıkları nedeniyle ordudan ihraç edilmelerini şu şekilde ifade etti. Yavuz, "Bu vatanın namusunu korumak için yemin eden genç subaylar, 'Mustafa Kemal'in askerleriyiz' dedikleri için ordudan atıldılar!" diyerek, kararın yalnızca bu subayları değil, tüm Türk milletini hedeflediğini vurguladı.

Cumhuriyet Değerlerine Saldırı!

Ali Yavuz, söz konusu kararın Cumhuriyet'in temel değerlerine yönelik bir saldırı olduğunu belirterek, "Bu karar sadece bir haksızlık değil, Cumhuriyet'in temel değerlerine bir saldırıdır!" Ayrıca Atatürk'e bağlılık göstermenin ve Cumhuriyet'e sahip çıkmanın suç haline getirilmesini kınıyoruz. "Ey Türk Milleti! Atatürk'e bağlılığı göstermek ne zamandan beri suç oldu? Cumhuriyet'e sahip çıkmak ne zamandan beri cezalandırılıyor?" diyerek, halkın bu adaletsizliğe karşı duyarlı olmaya sesleniyorum "dedi.

Bu Vatan Sahipsiz Değildir!

Yavuz, "Bu zulmü kabul edecek misin? Bu haksızlığa boyun eğecek misin?" Türk milletine seslendi. "Hayır! Asla! Bu vatana sahipsiz değildir! Bu Cumhuriyet'e burada bırakmaktır!" dedi. Ayrıca Mustafa Kemal Atatürk'ün giden milyonların bu zulme karşı dimdik duracağını ifade etti. "Mustafa Kemal'in askerleri bitmez!" diyerek, bu mücadelede halkın birlik içinde yücelik ve adaletsizliğe boyun eğmeyeceğiz" dedi.

Şimdi Sesini Yükseltme Zamanı!

Yavuz, Cumhuriyet'in değerlerini savunmak ve bu haksızlığa karşı durmak için artık bölünmenin zamanının geldiğini söyledi. "Bu haksızlığa karşı dimdik durma zamanı! Cumhuriyet'e, onun değerlerine, şerefine sahip çıkma zamanı!" dedi.

Ne Mutlu Türk'üm Diyene!

Ali Yavuz, açıklamasını "Ne Mutlu Türk'üm Diyene!" sözleriyle sonlandırarak, Cumhuriyet'e sahip olacaklarını ve bu adaletsizliğe karşı mücadele edeceklerini bir kez daha dile getirdi.

Haberin videosu için tıklayınız...

Cevap Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.