Aylin Sarıoğlu tarafından
25 Aralık, 2024 15:16 tarihinde yayınlandı
A+ A-
Okuma Süresi: 3dk
Yorum Sayısı: 0

Asgari Ücrette Hayal Kırıklığı!

Milyonların gözü, işçi, işveren ve hükümet temsilcilerinden oluşan Asgari Ücret Tespit Komisyonu'nun açıklayacağı rakamdaydı. Yapılan son toplantının ardından rakam yüzde 30'luk zamla 22 bin 104 TL olarak açıklandı. Asgari ücretin bu seviyede tutulması ise  tepkileri beraberinde getirdi.

Milyonlarca çalışanın merakla beklediği yeni yıldan itibaren geçerli olacak asgari ücret için sürpriz karar çıktı. Yeni asgari ücretin yüzde 30 zamla 22 bin 104 TL olarak açıklanması emekçi kesim tarafından yeterli görünmezken, patronların taleplerinin önceliklendirildiği bu düzenleme çalışanların yaşam koşullarını iyileştirmekten uzak olarak değerlendirildi. Emeğiyle geçinen milyonlar, yine zorlu bir ekonomik mücadeleyle karşı karşıya kaldı.

CHP'DEN YENİ ASGARİ ÜCRETE TEPKİ

Asgari ücretin 22 bin 104 TL olarak açıklanmasına Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Karabük Milletvekili Cevdet Akay ile CHP İl Başkanı Vedat Yaşar ve Merkez İlçe Başkanı Ali Yavuz, sert tepki gösterdi.

AKAY: "ÖLÜMÜ GÖSTERİP SITMAYA RAZI ETTİLER"

CHP Karabük Milletvekili Cevdet Akay, hükümeti eleştirerek, “İktidar, vatandaşlara ölümü gösterip sıtmaya razı etmeye çalışıyor. Biz buna asla izin vermeyeceğiz. Asgari ücretle yaşamaya mahkum edilen milyonların yanındayız,” dedi.

Akay, "Vatandaşları enflasyona ezdirmeyeceğiz" naraları atan İktidarın vatandaşları ezim ezim ezdiğini ifade ederek, Türkiye’de ciddi bir enflasyon ve hayat pahalılığı sorunu olduğunu söyledi. “Türkiye'de ciddi bir enflasyon ve hayat pahalılığı sorunu var.” diyen Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’e de tepki gösteren Akay, Bakan Şimşek'e  “Bu krizi vatandaşın cebinde koca bir delik açarak mı çözmeyi düşünüyorsunuz?” diye sordu.

VEDAT YAŞAR: “BU ÜCRET SEFALETİN RESMİDİR”

CHP Karabük İl Başkanı Vedat Yaşar da yaptığı açıklamada; 22 bin 104 TL olarak açıklanan asgari ücretin kabul görmediğini belirterek, "Bu açıklanan ücret resmen sefalet ücretidir Gerçek enflasyonun % 80'lerde olduğu, TUİK'in açıkladığı enflasyonun bile % 47 olduğu bir ortamda verilen bu % 30’luk zam asgari ücretle çalışanları, Emekli, dul ve yetimleri iyice kuyunun dibine itmek açlık sınırının altına mahkum etmektir. Suriye üzerinden yapılan hamaset, mutfaktaki, çarşıdaki ekonomik yangını söndürmeye yetmeyecektir. Belirlediğiniz bu 22 bin 104 TL'lik sefalet ücreti altında halkımız yapılacak ilk erken seçimlerde sizleri de sandığın dibine kazanamayacağınız şekilde yerleştirecektir" dedi.

ALİ YAVUZ: “BU SİSTEM EKONOMİK KÖLELİKTİR”

CHP Merkez İlçe Başkanı Ali Yavuz da açıklanan asgari ücrete tepki göstererek,

"Bu ülkenin yönetiminde bir şey çok net: zenginler ödüllendirilir, emekçiler ezilir. 22.104 TL’lik asgari ücret kararı, çalışan kesimin açıkça hiçe sayıldığını ve sefalet içinde yaşamaya mahkum edildiğini kanıtlıyor. Bu karar, milyonların alın terine, emeğine, onuruna atılmış bir tokattır. İnsanca yaşama hakkını gasp eden bu sistemin adı, düpedüz ekonomik köleliktir.

%30’luk zam oranı, %47’yi aşan enflasyonun yanında komik bile değildir. Bu kararı alanlar, bir aileyi geçindirmek için gıda, kira, enerji ve diğer temel ihtiyaçlar için kaç para gerektiğini gerçekten biliyor mu? Yoksa saraylardan halka bakıp, "Bu kadarı yeter," mi diyorlar? Sormazlar mı: Siz bir ay boyunca bu parayla geçinmeyi dener misiniz?

Asgari ücretli, günün 12 saati, haftanın 6 günü çalışıyor ve karşılığında eline geçen parayla temel ihtiyaçlarını bile karşılayamıyor. Kirasını ödedikten sonra mutfağına ekmek koymaya mı çalışsın, çocuğunun eğitim masraflarını mı karşılasın? Elektrik ve doğalgaz faturalarını ödeyemeyen insanlar karanlıkta mı otursun, soğukta mı donsun? Bu mudur sosyal devlet anlayışı?

Gelir dağılımı uçurumu, bu ülkenin utanç kaynağıdır. Lüks araçlar, devasa malikâneler içinde yaşayanlar için %30 zam, bir akşam yemeğinin hesabıdır. Ama asgari ücretle geçinen için bu rakam, bir ay boyunca karnını doyurup doyuramayacağını belirler. Zenginler servetlerine servet katarken, milyonlarca insanın sefalet içinde yaşamasını izlemek hangi vicdana sığar?

Hükümet, büyük sermayeye teşvikler dağıtırken, asgari ücretliye “sabır” öneriyor. Zenginlerin cennetinde sefahat sürerken, halkın cehenneme mahkûm edilmesi hangi adaletin ürünüdür?

CHP’nin asgari ücretin 30.000 TL olması gerektiği önerisi, haklı bir taleptir. Ama karşı çıkanlar hemen devreye giriyor: "Ekonomi bunu kaldıramaz!" İşçilerin emeğini sömürerek büyüyen bir ekonomi, insanlık onurunu zaten taşımıyordur. Büyük şirketlerin ve zenginlerin vergilerini artırmak yerine, işçinin sırtına daha fazla yük bindiren bir sistem, adaletsizlik ve açgözlülükten başka bir şey değildir.

Bu düzen böyle devam edemez. İnsanlar açlık sınırının altında yaşamaya, çocuklarına bir gelecek sunamamaya, borç batağında nefes alamamaya mecbur bırakılmış durumda. Bu sadece bir ekonomik kriz değil, insanlık onuruna karşı işlenmiş bir suçtur. Bu suça ortak olanlar, tarihe halkın emeğini sömürenler olarak geçecektir. Bu halk köle değildir. İnsanlar, sadaka değil, emeğinin karşılığını ister. Ekmek parası için çırpınırken yaşamaya değil, insanca yaşamaya hakkı vardır. Ve bu hak, söke söke alınacaktır" dedi.

blank
Fevzi Aydın tarafından
15 Nisan, 2025 13:28 tarihinde yayınlandı
A+ A-
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

AZ DA OLSA DEMOKRASİ…

Genel kabul gören tanımıyla demokrasi, "halkın halk tarafından halk için yönetimi.
Bu tanım, genel olarak benimsenmekle birlikte, çatışan iki demokrasi anlayışından "sosyalist demokrasi” olarak sunulan uygulama iflas ettiğine göre, geriye, demokrasi deyince, "liberal demokrasi" anlayışı kalmakta.
Demokrasi türleri ise; halkın doğrudan veya temsili olarak eşit şekilde katılımını sağlayan hükûmet biçimi ya da toplumsal yapılar.
Temel demokrasi kavramı, ülkelerin çeşitli etnik özelliklerine göre farklılık göstermekte.
Eğitim sistemi, laik, anti-laik, muhafazakâr, anti-muhafazakâr gibi eğilimler, toplumlarda kutuplaşma ve ayrıştırmaya yol açmakta.
Ülkelerde, eğitim sistemleri ve halkın eğitim durumları, toplumla birlikte, ülkelerin sosyo-ekonomik kalkınmalarında temel faktör olarak görülmekte.
Aynı zamanda ülke siyasetinin oluşmasında, eğitim sisteminin etkisi gözden uzak tutulmamalı.
Geçmişin demokrasi havarileri, küresel güçler, bugün otoriter ve radikal siyasetin pençesine düşmüş durumda.
Dünyadaki siyasi değişime Türkiye’de ayak uydurmuş durumda.
Bugün, ABD, Rusya, Çin, Avrupa Birliği, dünyayı yönetme savaşı veren ülkeler, otoriter ve radikal siyasetin pençesine düştü.
Geçtiğimiz yıl sonu yapılan seçimlerde, ABD’de ikinci dönemini kazanan Donald Trump, dünya siyasetine ekonomik tehdit, savaşan ülkelere şartlı destek, bazı ülkelere işgal tehdidi ile adeta dünyanın kimyasını bozdu.
İslam dünyasını hedef alarak İsrail’in arkasında, Filistin’i işgal ederek yayılmacı politika izleyen ABD; Trump ile birlikte bir adım daha atarak, Müslümanları Filistin’den atma peşinde…
Göreve gelir gelmez, Dünya Sağlık Örgütünden, iklim anlaşmasında ayrılan, Meksika Körfezinin ismini Amerika Körfezi olarak değiştiren, Rusya ile savaşan Ukrayna’ya desteği karşılığında, değerli madenlerini talep ederek ülke liderlerine gözdağı vermeye başladı…
Başlattığı ticaret savaşları ile dünya ekonomisini sarsan Trump, ek vergi, gümrük tarifesini yükseltti.
ABD’nin de üye olduğu NATO üyesi ülkeleri tehdit ederek, payların artırılmasını isteyerek, aksi halde güvenliklerinin sağlanamayacağı tehdidini savurdu.
Ülkeleri ve liderleri küçük gören Trump, ülkelerin stratejik ve ekonomik ihtiyaçlarını ABD’nin karşıladığı edasıyla, siyasi ve ekonomik terör estirmeye hız verdi.
Ekonomileri güçlü olan ülkelerin otoriterleşerek, gelişmekte olan ülkeleri tehdit etmeleri, demokrasinin değerini bir kez daha ortaya koymakta.
Demokrasiyi askıya alarak, otoriter veya radikal siyaseti düşünen liderler, halkın iktidardan uzak durmalarını hedeflemekte…
Ülkelerini nasıl bir bataklığa sürüklediklerinden habersiz, sözde küresel liderler, otoriter veya radikal siyasete geçiş yapmaya çalışarak, dünyayı kaosa sürüklemekte…
Demokrasiden vazgeçen ülkeler ve Dünya’yı kaosun beklediği unutulmamalı, Az da Olsa Demokrasi, bir tarafta kalmalı…
Düşünce ve görüşlerin ışık olması dileğiyle…

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.