Karabük Haber Postası Karabük Haber Postası

Çaylı: “İş İnsanlarımıza 200 Bin m2 Arsa Ürettik”

Manşet Yayın: 27.03.2024 12:10
Çaylı: “İş İnsanlarımıza 200 Bin m2 Arsa Ürettik”

Yenice Belediye Başkanı ve MHP Adayı Zeki Çaylı, yüzde 87’si orman olan ilçede iş insanları için 200 bin metrekare arsa ürettiklerini belirterek, “Yenice’mizin işsizlik sorununu çözme adına devrim niteliğinde bu projemizi gerçekleştirdik” dedi.

29 Mart 2009 tarihinde görevi devir alır almaz Yenice’deki işsizliği ortadan kaldırmak için iş insanlarına  fabrika kurmaları için arsa üretme çalışmalarına başladıklarını ifade eden Belediye Başkanı ve MHP Adayı Zeki Çaylı;  “İki ay gibi kısa bir sürede belirlediğimiz alanların imar planlarını gerçekleştirdik. Daha sonra parselasyon haritaları ve imar kanunun 18’nci maddesi uygulanarak hazine adına tapu tescil işlemlerini gerçekleştirdik. Bütün bu çalışmaların tamamına ait masraflar belediyemiz tarafından karşılanmış olup halkımıza iş, aş, ekmek verebilmek için fabrikaların kurulmasının önünü açma gayret ve çabamız olmuştur. Yaptığımız bu çalışmayla Yenice’mizdeki işsizliği ortadan kaldırmak, gençlerimize iş, aş ve gelecek kaygısı olmadan yarınlara umutla bakabileceği bir nesil yetiştirmek amacıyla iş insanlarımızın ilçemize yatırım yapmaları için hizmetine sunduk.

Ayrıca 2014 yılında tamamlanan ve Yenice Tapu Müdürlüğü’ne tescili yapılan sanayi, küçük sanayi ve tarım ve hayvancılık alanları üreterek Yenice’ye yatırımcıların gelmesinin önünü açtık” dedi.

“YENİCE’DE İLKLERİN YAPICISI OLDUK BUNDAN SONRA DA DEVAM EDECEĞİZ”

Yenice’de ilklerin yapıcısı olduklarını, bundan sonra da olmaya devam edeceklerini belirten Çaylı; “Seçildiğimiz günden beri mesai tanımaksızın çalışma arkadaşlarımızla birlikte Yenice’mizin hizmetinde olduk. Yenice’mizin önünü açacak adımlar attık. % 87 orman olan ilçemizde bu kadar tapulu ve parselli sanayi alanı üreterek Yenice’mizin işsizlik sorununu çözme adına devrim niteliğinde bu projemizi gerçekleştirdik. Bundan sonra da inşallah Yenice’miz yararına mesai mefhumu tanımadan sizlere hizmet etmek ve hizmetinizde bulunmanın gayret ve çabası içerisinde olacağız. Yenice’de ilklerin yapıcısı olduk bundan sonra da devam edeceğiz” diye konuştu. (Ramazan Öztürk)

cayli2

Görüş Bildir

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

Kız çocuğuna cinsel istismar iddiasıyla yargılanan kuaföre tahliye

Gündem Yayın: 09.05.2024 08:00
İhlas Haber Ajansı

Zonguldak’ta 14 yaşındaki kız çocuğuna cinsel istismarda bulunduğu iddiasıyla tutuklanan ve hakkında 48 yıl 3 ay hapis cezası talep edilen kuaför ilk duruşmada tahliye edildi.

İddialara göre, kadın kuaföründe stajyer olarak çalışan 14 yaşındaki kız çocuğu, işletme sahibi H.E. tarafından cinsel istismara uğradığını ve kendisine mesajlar gönderdiğini öne sürerek durumu ailesine bildirdi. Aile durumu polise anlatarak, işletme sahibi H.E.’den şikayetçi oldu. Pedagog eşliğinde kız çocuğunun ifadesine başvuruldu. H.E., ekiplerce yakalanarak gözaltına alındı. Tutuklanan H.E. hakkında hazırlanan iddianame 1. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edildi. Tutuklu sanık H.E. hakkında çocuğun cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve çocuğa karşı cinsel taciz suçlarından 48 yıl 3 ay hapis cezası talep edildi.

Zonguldak 1. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki ilk duruşmada hakim karşısına çıkan H.E., suçlamaları reddederek, kendisine iftira atıldığını öne sürdü. Kız çocuğu Ö.T.’nin iş yerinde stajyer olarak çalıştığını, kendisine fazladan harçlık da verdiğini söyleyen H.E., “Bizde çalışması için onay verdik. Şartları kabul ettiler. Bunlara devlet para ödüyor. Hesabına yatan parayı ailesi elinden alıyormuş. Sonrasında kendi parasız kaldığı için benden harçlık istedi. Bizde diğer stajyerlere harçlık verdiğimiz gibi kendisine de harçlık verdik. Sonrasında ise parasız kaldığında bizden harçlık alamadığında iş yerinde huzursuzluk çıkarmaya başladı. Verilen işleri yapmamaya başladı. Tartışmaya başladı. Kendisiyle konuştuk, ‘Bu şekilde yapmaya devam edersen işini sonlandıracağız’ dedik. Bu konuşmaların üzerine bir ara iyi oldu, yine agresif hareketlerine tekrar başladı” dedi.

Ö.T.’nin bir ara ailesiyle tartıştığını ve işe gelemeyeceği yönünde mesajlar attığını söyleyen H.E., “Bana WhatsApp üzerinden kollarını jiletlediği fotoğraf attı. ‘Ben yarın işe gelemeyeceğim’ dedi. Ailesiyle tartışmış. Sonrasında işe geldi. Bizde dedik ki ‘Böyle şeyler’ yapma. Psikologdan destek alması gerektiğini söyledik. Agresif hareketler yapmaya devam etti. Tekrar konuştuk. ‘Senin stajını yakacağız’ dedik. Ondan sonrasında şahsın psikolojik sorunları olduğu ve ailesine bu durumları anlatamayacağı için ailesinden de şiddet görüyormuş, bu iftiraları bize attı” diye konuştu.

“Üzerimize atılan tamamen iftiradır”

Ö.T.’yi iş yerine kilitlemediğini ve cinsel tacizde bulunmadığını öne süren H.E., “İş yerine kilitleme yoktur. İş yerimin kapısı camdır, içerisi görülür. İş yerimizin anahtarı tektir. Son çıkan anahtarı çıkışta askılığa asar. Kendisinin ‘Göğsümü tuttu, öptü’ gibi bu iddialar doğru değildir. Bu olaylar hiç yaşanmamıştır. Böyle bir olay yaşanmamıştır. Bizim koridorumuzda avukat, hukuk büroları var. Geç saate kadar çalışırlar. 23 yıldır kendi iş yerimi işletiyorum. Çok sayıda stajyer çalıştırdım. Bu zamana kadar böyle bir olay olmamıştır. Üzerimize atılan tamamen iftarıdır” ifadelerini kullandı.

Ö.T. ile aralarındaki mesajlaşmalar ve ses kaydıyla ilgili mahkeme başkanının sorusuna da yanıt veren H.E., “Şahsın bahsettiği konuşmalar tamamen işle alakalıdır. Cinsel içerikli hiçbir konu yoktur. Ses kaydı almış. Orada işle ilgili konuştuk. O ses kaydından da haberim yok. Kendi kafasında hikaye kurgulamış. Kurguladığı şeye inanmış. Hakkımda şikayetçi olmuştur. Şahıs bu stajını yakma olayını anlatamayacağı için bu iftirayı üzerime atmıştır. Çünkü bir sene sınıf tekrarı yapmak durumunda kalacaktı” şeklinde kendini savundu.

Sosyal çalışmacı eşliğinde ifadesi alındı

Sosyal çalışmacı eşliğinde ifadesi alınan Ö.T. ise otele gelin saçı yapmaya gittikleri gün H.E.’nin kendisine “Seninle olmak istiyorum” diye mesaj attığını öne sürdü. Bu mesajları staja başlamasına referans olan ve tanık olarak dinlenilen Z.P.’ye de gösterdiğini söyleyen Ö.T., şöyle devam etti:

“Geçen aralık ayında göğsüme dokundu. Kıyafetlerin üzerinden dokunuyordu. Sürekli ‘Seninle birlikte olmak istiyorum. Sen benimsin’ gibi cümleler kullanıyordu. Onu istemediğimi, ondan uzaklaşmaya çalıştığımı söyledim. Bana daha çok yakınlaşmaya çalışıyordu. Her fırsatta bana dokunmaya çalışıyordu. Okulumla tehdit etti. Diğer elemanları çıkartmıştı, tehdit ettiği için çıkamadım. Kapıyı kilitledi. Kendi soyundu. Ben uzaklaşınca ‘Git o zaman’ dedi. ‘Seni istemiyorum, bana zorla dokunuyorsun’ dedim.”

“Şahit olsam engellemeye çalışır, müdahale ederdim”

Duruşmada Ö.T.’nin babası T.T. ile annesi Ş.T. de dinlendi. Baba T.T. olayı öğrenince polis merkezine giderek şikayetçi olduğunu söylerken, anne Ş.T. de “Kızım gergindi, nedenini sorduğumda o da bana taciz olaylarını anlattı. Kızımın karşısında soyunmuş ve kendini dokundurmak istemiş. Kızım kendini savunmak amacıyla bıçak çektiğini söyledi. Kızım bana ses kaydını gösterdi” ifadelerine yer verdi.

H.E.’nin Ö.T.’ye yönelik iddialarıyla ilgili dinlenen tanık Z.P., “Böyle bir şey varsa ailesine anlatması gerektiğini söyledim. Eğer korkuyorsa beraber anlatabileceğimizi söyledim. Birkaç gün sonra ailesine anlattı. Şikayette bulundular. O sıra bende sanık H.E.’ye mağdur Ö.T.’nin anlattıklarını sormuştum. O da bana ‘Böyle bir şey yok’ dedi. Gözümle gördüğüm bir olay yoktur. Şahit olsam engellemeye çalışır ve müdahale ederdim. Sanığın ‘Seni istiyorum, çok güzelsin’ şeklinde mesajlar attığını gördüm” dedi.

Sanık avukatı, söz konusu iddiaların hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, mağdurun beyanlarının çelişkili olduğunu savundu. Cumhuriyet savcısının tahliye talebinin ardından karar veren mahkeme heyeti, suçun niteliğinin değişme ihtimali, tutuklulukta geçirdiği süreyi ve tutuklamanın tedbir niteliğini dikkate alarak yurtdışı çıkış yasağı koyarak, sanık H.E.’nin tahliyesine karar verdi.