Türkiye’nin demokrasisini güçlendirmek için çalıştıklarını, bunları yapmaya çalışırken de her türlü engellemelerle karşı karşıya kaldıklarını söyleyen Tunç, Anayasa’daki vesayetçi anlayışın bir daha devreye girememesi için önemli yapısal reformları hayata geçirdiklerini kaydetti.
15 Temmuz hain darbe girişimine de değinen Tunç şöyle devam etti:
“Türkiye'nin demokrasisini güçlendirmek için çalıştık. Bakınız 22 yıldan bu yana ülkemiz ekonomide 3-4 kat büyürken dünya projelerine adım atarken milletimizin refahını artırmaya yönelik icraatları yapmaya çalışırken, her türlü türlü engellemelerle karşı karşıya kaldık. 367 krizleri, e muhtıralar, parti kapatma davaları, gezi olayları ki Türkiye’nin enflasyonun yüzde 5’e düştüğü faizlerin yüzde 5’e düştüğü dünya projelerini konuştuğumuz, dünyanın en büyük hava alanlarını konuştuğumuz köprülerini konuştuğumuz nükleer santralini konuştuğumuz enerjide bağımsızlığımızı ilan ettiğimiz savunma sanayinde yüzde 80’lere varan yerlilik oranını yakalamaya çalıştığımız ve İMF defterini kapatarak bize artık dünyaya ekonomide de kimseye muhtaç değiliz diye ilan ettiğimiz bir dönemde o gezi olaylarını başlattılar. Sokakları ateşe vererek adeta bir sokak darbesiyle hükümeti değiştirmeye çalıştılar. Başaramadılar sonrasında 17-25 Aralık emniyet-yargı darbesiyle başarabileceklerini zannettiler. Orada da başaramadılar. Terörü azdırmaya çalıştılar. Hendekler kazdılar başarılı olamadılar. Son darbeyi 15 Temmuz karanlık gecesinde vurabileceklerini ve Türkiye’nin yönetimini birilerine küresel güçlere devredebileceklerini düşündüler ama milletimizin şanlı direnişiyle Sayın Cumhurbaşkanımızın kararlı duruşuyla karşı karşıya kaldılar. O darbecileri o karanlık geceyi darbecilere darbe yaparak aydınlığa çevirmeyi milletimizle başardı. Şimdi tabii ondan sonraki süreçte bir yönetim reformu yaptık. Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçerek Cumhuriyetimizi güçlendiren demokrasimizi güçlendiren halkın yürütmeyi doğrudan belirlediği istikrar sistemine adım attık. O istikrarsız yönetim koalisyonlar devri olan parlamenter sistemi bırakarak Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçtik. Anayasamızda önemli bir yönetim reformuydu. Bunun dışında anayasamızda temel hak ve özgürlükleri genişleten, hak arama yollarını artıran kadın hakları çocuk hakları dezavantajlı kesimlerde dediğimiz engellilerimiz şehit, gazilerimiz tüm bunlara pozitif ayrımcılık getiren düzenlemeleri hayata geçirdik. Anayasamızda vesayetçi ve darbeci ruhu taşıyan maddeleri ortadan kaldırmaya ve anayasamızı vesayetçi ruhtan arındırmaya çalıştık. Milletimizin desteğiyle bunları yaptık. Anayasamızda bir daha bu ülkede darbe olmasın vesayetçi anlayış bir daha devreye giremesin diye önemli yapısal reformları hayata geçirdik.”
“İnşallah parlamentomuz da bu uzlaşma sağlanır”
YAŞ, MGK, HSK, Anayasa Mahkemesi’nin yapısına varıncaya kadar demokratik hukuk devleti ilkesine uygun hale getirdiklerini belirten Yılmaz Tunç, “Yüksek Askeri şuranın yapısından, Milli Güvenlik Kurulunun yapısına varıncaya kadar, hakimler savcılar kurulunun yapısından Anayasa Mahkemesi'nin yapısına varıncaya kadar tüm bunları demokratik hukuk devleti ilkesine uygun hale getirdik. Devlet Güvenlik Mahkemelerini kaldırdık. Özel yetkili mahkemeleri kaldırdık. Askeri mahkemeleri kaldırdık. Askeri, Yargıtay'dan. Askeri Yüksek İdare Mahkemesi'ne varıncaya kadar, tüm bunlar anayasamızda temizlendi. Darbeciler yargılanamaz diye bir madde vardı anayasamızda kaldırdık. Sıkıyönetim gerektiğinde ilan edilebilir diye bir madde vardı anayasamızda kaldırdık. Anayasamızın vesayetçi ruhunu azalttık ama tabii tüm bu değişiklikler önceki dönemlerde yapılan değişikliklerde anayasadaki vesayetçi ruhun azalmasını sağladı. Tamamen ortadan kalkmasını o maddelere sinen ruh bakımından tam diyemeyiz. O zaman şimdi önümüzdeki hedefimiz Türkiye vizyonunun başında, ülkemizi milletimizi demokratik, sivil, katılımcı, temel hak ve özgürlükleri öne alan yeni bir anayasaya kavuşturmak inşallah parlamentomuz da bu uzlaşma sağlanır ve özellikle temel hak ve özgürlükleri insan haklarını güvenceye alan bir anayasayla yolumuza inşallah Türkiye vizyonunda devam ederiz” diye sözlerini tamamladı.