Bugüne kadar Cumhurbaşkanlarımız Süleyman DEMİREL, Rauf R. DENKTAŞ, Başbakan Bülent ECEVİT dahil bir çok devlet büyüğümüzün, şehit ve gazilerimizin ve askeri zevatın cenaze törenlerine katıldım ama bugünkü kadar üzülmedim, yüreğim yanmadı. 2011 yılında şu anda tutuklu bulunan FETÖ Savcısı Mustafa BİLGİLİ tarafından başlatılan soruşturma sonucunda 2012 de yapılan tutuklamalardan sonra Eylül 2013 te duruşmalar başlamıştı. Yaklaşık beş yıl süren yargılama sonunda 21 üst rütbeli subaya ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verildi. Bugün ebediyete uğurladığımız Hv. Plt. Korgeneral Vural AVAR'da bunların arasındaydı ve iki yılı aşkın süredir Sincan Cezaevi'nde tutuklu bulunuyordu. Parkinson ve alzheimer hastası olan AVAR Paşa'nın düşme sonucunda kaburgaları kırılmış ve ciğerleri de hasar görmüştü. Su toplayan ciğerlerinin yarattığı sorun nedeniyle Kasım ayında tekrar Şehir Hastanesi'ne getirilmiş, yoğun bakım devam ederken birkaç gün önce eşiyle dahi görüştürülmeyerek cezaevi revirine geri gönderilmişti. Dün orada vefat etti. "MUSTAFA KEMAL'İN ASKERLERİYİZ" haykırışlarıyla Kocatepe Camiinden uğurladığımız AVAR Paşa'nın cenaze töreninde yüzlerce asker arkadaşının ve halkın yanı sıra siyasiler de bulunuyordu. Gözleri yaşlı emekli askerler arasında üniformalı bir asker aradım ama bir askeri bırakın bir çok kuruluş ve kişiden gelen çelenkler arasında Türk Silahlı Kuvvetleri'nin bir çiçeği dahi yoktu. Oysa bu konuda uygulanan mevzuata göre emekli general ve albaylar top arabası, bando ve tören kıtası eşliğinde camiden alınır, törene katılanların saygı duruşundan sonra cenaze takip edilerek uğurlanır. Bir gazi olarak beni çok üzen bu manzara nedeniyle gönderilen çelenklerin bir kısmının görsellerini çektikten sonra bu durumu ve duygularımı Özgür ÖZEL, Ufuk SÖYLEMEZ, Abidin ÜNAL ve Hurşit TOLON Paşalarla ve Barış TERKOĞLU ile paylaştım. Çanakkale'de destan yazılırken yer altında devam eden ve Zonguldaklı madencilerin de yer aldığı tünel savaşlarında yaşanan bir olayı hatırlatarak yazımı sonlandırmak istiyorum. Albay Mustafa Kemal'in 57. Alayına bağlı 1. Taburu ile Avustralya 7. Piyade Taburu arasında Arıburnu cephesinde her iki taraftan karşılıklı açılan tüneller siperlerin altına gelindiğinde patlatılıyor ve yukarıda bulunan her şey havaya uçuruluyordu. Birinci tabur komutanı Zeki Bey ile Avustralya taburu komutanı Yarbay Elliott'un askerleri arasında 13 Haziran'da başlayan bu tünel savaşı sırasında tüneller defalarca patlatılmış en son 12 Temmuz günü tüneller buluşmuş ve her iki tarafın askerleri yer altında korkunç bir boğuşmaya başlamışlardı. Bir süre sonra düşman püskürtüldü ama, aristokrat bir ailenin çocuğu olan İngiliz Teğmen Craig Harkness sırtını kayaya yaslamış yaralı bir halde elindeki tabancasını bizimkilere doğrultmuştu. Teslim ol çağrılarını kabul etmeyen teğmen silahını ateşledi ve karşı ateşle orada yaşamını kaybetti. Cenazesi Zeki Bey tarafından tünelden çıkarılan teğmene Kolordu Komutanı Esat Paşa'nın emriyle askeri tören düzenlendi ve bir kahramana yakışan şekilde toprağa verildi. Düşmanına bile böyle davranan, O'nun kahramanlığına saygısını esirgemeyen Türk Ordusu bugün 40 yılı aşkın hizmet veren bir korgeneraline bir taziye mesajı yayınlayamamış, bir çiçek dahi gönderememişti. AVAR Paşa düşman askeri bile değildi. 84 yaşında vefat eden bu askerin yaşadığı ağır sağlık sorunlarına karşın, "cezaevinde kalmasının hayati bakımdan bir tehlike arzetmediği" yönünde rapor veren Ankara Şehir Hastanesi'nin doktorları, göz göre göre gelen bu ölüm karşısında şimdi vicdanlarınız rahat mı ? Ruhun şad olsun Sayın Paşam., Mekanın cennet olsun... Fikret GÖKÇE Kıbrıs Gazisi - Mak. Müh.